26 Temmuz 2021 08:56
Fenerbahçe’nin genç kalecisi Altay Bayındır, EURO 2020’de Milli takım kadrosundayken oynamayı çok istediğini ifade ederken önümüzdeki sezon için hazır olduklarını ve taraftarında bu pozitif ortamın parçası olması gerektiğini söyledi. Bayındır ayrıca Fenerbahçe Teknik Direktörü Vitor Pereira’nın "yarım kalan hikayeyi" tamamlamaya geldiğini ve herkesin hedeflerinin bir olduğunu vurguladı.
Fenerbahçe'nin genç kalecisi Altay Bayındır, FB TV'ye açıklamalarda bulundu. Sezon öncesi dönem hakkında kısa bir bilgilendirme yaparak sözlerine başlayan Altay Bayındır, “Milli takımdan dolayı takıma biraz geç katıldık. Aynı şekilde ülkesinin milli takımlarında olup da geç katlan başka arkadaşlarımız da oldu. Şimdi bir aradayız ve birlikteliği takım olma durumunu oluşturduk. Çalışmalarımız iyi gidiyor, her şey yolunda. Yeni hocamızla sezona hazırlanıyoruz. Elimizden geleni bu süre zarfında çok çalışarak yapacağız. İnşallah sezona güzel bir şekilde başlar, daha da önemlisi sezonu güzel bir şekilde bitiririz” dedi.
Yeni sezon öncesi çalışmaların oldukça verimli olduğunu ifade eden Altay Bayındır, “Sezon öncesi hazırlık süreci her zaman önemlidir. Çünkü uzunca bir süre çalışmaya vakit bulabiliyorsunuz. Maçlar başladığında çok fazla tempolu çalışamayabiliyorsunuz çünkü maçların da bir temposu söz konusu. Biz de bu süreyi en sağlıklı, en iyi şekilde geçirmenin mücadelesinin içerisindeyiz. İyi de çalışıyoruz, hocamız da elinden geleni yapıyor. Herkes katkı veriyor. Çalışmalarımız verimli bir şekilde geçiyor” şeklinde konuştu.
Büyük bir camianın futbolcuları olarak daima bu bilinçle hareket ettiklerinin altını çizen başarılı file bekçisi, “Kendimi çok iyi hissediyorum. Her zamanki gibi iyiyim ve yeni sezona konsantre oluyorum. Çünkü geride bıraktığımız iki sezon var. Çıkarmamız gereken dersler var. Nitekim bunları da gerek bireysel gerekse de genel olarak konuşuyoruz, tartışıyoruz. İnşallah bizim için güzel bir sezon olur. Çalışıp yeni sezona elimizden geldiğince sağlıklı bir şekilde hazırlanacağız ve başlayacağız. Başlangıç çok önemli. Ama son daha da önemli. Buradaki herkes de bu bilinçte. Elimizden geleni yapacağız ve inşallah taraftarlarımızla da daima çünkü futbol oynuyoruz ve futbol müsabakaları üç sonuçlu bir oyun; bazen kazanacaksın, bazen kaybedeceksin, bazen berabere kalacaksın, tabii ki de önemli olan iyi futbol oynamak. Fakat her ne kadar iyi futbol da oynasak bazen talihsizlikler, aksilikler olabiliyor. Dolayısıyla bunlara da sağlıklı bir psikolojiyle yani evet, işin saha içinde çalışma kısmı var ama saha dışında da bu konularla alakalı mental olarak kendini geliştirmen gerekiyor. Çünkü gerçek anlamda çok çok büyük bir camianın içindeyiz ve bu camianın oyuncularıyız ve bunun bilincindeyiz. İnşallah bu bilinçle devam ederiz. Sezonu da sağlıklı bir şekilde ilerletip sonunu iyi bitiririz” dedi.
Büyük sorumluluk isteyen bir işi büyük bir camiada yaptığına da değinen milli kaleci, “Ağır sorumluluk isteyen bir şey, özellikle de kaleci mevkiindeysen. Keza geçmişe baktığımız zaman çok önemli, değerli, efsanevi isimlerin koruduğu kalenin şu anda mevcut durumda pozisyonunda bulunuyorsunuz. Dolayısıyla büyük sorumluluk istiyor. Bu sorumluluğu taşımak için de bazı şeylerden taviz vermek gerekiyor. Benim buraya olan hazırlıklarım çok eski zaman diliminde başladı. Hazırlıklarımı her zaman devam ettiriyorum, sürdürüyorum. Fakat büyük bir camianın getirdiği zor şeyler de var. Önemli olan bu zorluklarla ne olursa olsun dimdik ayakta olarak devam etmek. Çünkü bazen hata yapıyorsun, bazen sıkıntılı geçiyor ve sonuç itibariyle insanız. Dolayısıyla normal sosyal hayatta da saha içinde de odaklı yaşayarak işimizi sürdürmemiz gerektiğini düşünüyorum. İnşallah bu sene de elimizden gelen mücadeleyi terimizin son damlasına kadar vereceğiz. Her sezon gibi önemli bir sezon, bu sezon daha çok önemli. Fakat şu anda ben mevcut koşullarda bir son düşünmeden çünkü sağlıklı bir sona ulaşmak için anı doğru yaşamak gerekiyor. Dolayısıyla anı iyi, sağlıklı yaşayıp, iyi çalışıp hatta önümüzdeki ilk hazırlık maçına bile bu şekilde gitmemiz gerekiyor. Çünkü bir maç oynuyorsun, o maç sezon sonunda ‘bu maçı kazansaydık' ya da berabere kalıyorsun vs. konuşuluyor. Bu konuşulan şeylerin sağlıklı ve mutlu edici olması için ana odaklanıp dört dörtlük saha içinde çalışıp saha dışındaki hayata da dikkat etmek gerekiyor. Dolayısıyla bunların hepsi birlikte olduğu zaman da bir sonuç doğuyor. Bizler futbolcular olarak anlık yaşayan insanlarız. Anımızı sağlıklı değerlendirmemiz gerekiyor. Bizim için çok önemli. Fakat benim açımdan çok önemli bir şey ve bu benim hayat felsefem, şu anda bir son söyleyemem, bir son konuşamam ve bu doğru değil. Hiç kimse için doğru değil. O yüzden inşallah sağlıklı bir şekilde anı götürüp sonunu da iyi bir şekilde getiririz. Tüm mücadelemizi bunun için vereceğiz” diye konuştu.
Takım olarak hazır olduklarına, takımdaki birlikte ve beraberlik ortamına da vurgu yapan Bayındır, “Biz, hazırız. Kafa olarak da hazırız. Yeni hocamızla birlik, bütünlük içerisinde elinden çabayı herkes, burada tüm çalışanlar, hoca özelinde değil herkes bunu gösteriyor. Pozitif bir ortam var. Pozitif ortamı devam ettirmek bizlerin elinde. Taraftarlarımızdan da beklentimiz, ricamız bu pozitif ortamın bir parçası olmaları, bu sinerjiyi hep birlikte sağlamamız. Çünkü sahada sonuç aldığın zaman pozitiflik her zaman devam ediyor, her yerde devam ediyor, insanların yüzü gülüyor. Az önce de ifade ettiğim gibi çok çok büyük bir camiayız. Bunu dışarıda da içeride de yaşıyorsunuz. Dolayısıyla bunun değerlerinin farkında olup ona göre sürdürülebilir bir başarı elde etmek gerekiyor. Bu da ana odaklanmaktan, anı sağlıklı bir şekilde geçirmekten geçiyor. Bizim bu şekilde yapmamız gerekiyor, başarıya ve sonuca ulaşmak için.. Her zaman ana konsantre, maça konsantre bir şekilde gitmemiz gerekiyor. Bunu yaptığımız sürece de her zaman sonuca ulaşacağız diye düşünüyorum” İfadelerini kullandı.
Teknik Direktör Vitor Pereira'nın camianın havasını bilen bir isim olduğuna değinen tecrübeli kaleci, hocası hakkındaki görüşlerini ise şöyle sıraladı: “Saha içinde disiplin olmazsa olmaz. Hocamız da bu disiplini sağlamak için mücadele veriyor, gayret gösteriyor. Keza başarılı da oluyor. Mesela biz yemeklerde vs. bir disiplin içerisindeyiz. Çalışmalarımızı disiplinli bir şekilde sürdürüyoruz. Hocamız çok iyi niyetli. Yarım kalan hikayesini tamamlamaya geldi, inşallah tamamlar. Bizler de aracı olmuş oluruz bu hedefler doğrultusunda. Çünkü hepimizin hedefi bir, hepimiz başarıya aç bir vaziyetteyiz.
Fenerbahçe camiası için, bizim için ikincilik bile çok iyi bir başarı, bir şey değil. Bizim hedefimiz her zaman, her yerde bu sadece futbol açısından değil, her branşta başarılı olmak. Bizim için başarılı olmak da nedir? Birinci olmak! Zafere ulaşmak! Zaferi kazanmak! Dolayısıyla hocamız da bununla alakalı bilinçli bir şekilde mücadele veriyor. Daha önce de burada, kulübümüzde çalışmış bir isim hocamız. Buranın şartlarını, durumunu, baskısını, saha içini ve saha dışını biliyor. Bir antrenör için bu da zaten çok önemli. Türkiye'deki futbol diğer liglere göre daha farklı bir seviyede, daha farklı bir boyutta. Dolayısıyla bunu bilen bir hocamız var. Bu konsepte saha içi hazırlıklarımızı yapıyor. Keza yardımcı hocalarımız, aynı şekilde kaleci hocamız ki iki yıldır kaleci hocamızla beraberiz. Herkesin yoğun bir mücadelesi var. Herkes içten bir şekilde mücadele veriyor. Umarım bu mücadelenin sonu güzel biter. Kaleciler genel anlamda takımı arkadan iyi gördüğü ve uyardığı için bir takım kaptanı niteliğindedir. Arkadan iyi gördükleri, yönlendirdikleri, konuştukları için dolayısıyla hocamız da bunu gerekli anlarda, gerekli zamanlarda bize söylüyor, aşılıyor. Bu konuşmalar önemli. İletişim çok önemli. İnsanların arasındaki doğru iletişim çok önemli. Biz de hem saha içinde hem de saha dışında bunu yapıyoruz, hocamız bize bunu sağlıyor. Pozitif anlamda dışarıda, disiplin bir şekilde çalışma anımızda, çalışmayla alakalı konuşmaları yapıyoruz. İnşallah iyi bir şekilde yaptığımız konuşmaları sahaya yansıtır güzel sonuçlar alırız.”
Altay Bayındır, kaleci antrenörü Michael Kraft ile ilgiliyse şu ifadeleri kullandı: “Kraft hocamız çok iyi niyetli bir insan, gerçekten de iyi bir insan. Saha içindeki çalışmalar bir yana saha dışında da öyle. Özverili, işini disiplinli bir şekilde yapmanın mücadelesi içerisinde olan bir hocamız. Saha içinde o da bize gerekli uyarılarda bulunuyor. Antrenmanlarda da elimizden geldiğince çalışıyoruz. Her gün üstüne koymaya özen gösteriyoruz. Saha içinde olduğu kadar fitness'ta da çalışıyoruz. Antrenmanlarda 2-3 tane kameramız oluyor. Kendimizi her açıdan görüyoruz. Bu şekilde daha iyi oluyor çünkü o an bakış açısı olarak çok yönünü göremiyorsun. Sadece tek yönlü görüyorsun ama kameradan izlediğimizde eksikler, doğrular her şeyi görüyorsunuz. Önemli olan doğrulardan ziyade eksiklere odaklanmak ki onları kapatalım. Bütün kaleciler için geçerli bu, bakıyoruz kim, nerede, ne yapmış vs. Bunları konuşuyoruz. Bunun da bize sağlıklı bir şekilde getirisi oluyor. Eksikten ziyade eksikten kastım şu; eksik olarak gördüğüm bir durum yok fakat geliştirilmesi gereken şeyler her şeydir. Çünkü burada bir şey olmasa, ‘oldum moduna' girersen, futbolda antrenman olmaz o zaman. Her gün çalışıyorsun ve yeni bir şeyler öğreniyorsun. Okul gibi öğreniyorsun ve tecrübe ediniyorsun. Çeşitli pozisyonlar oluyor bunun da maçta meyvesini yemek için antrenmanda çalışmalarını sürdürmek gerekiyor.
Sahada antrenmanları 4×4'lük yapmak gerekiyor. Bunun bilincindeyiz ve bu şekilde çalışıyoruz. İnşallah iyi olur. Ben kendimi antrenmanda iken de tatilde gibi hissediyorum. Bundan kastım, burada olmaktan mutluyum. İşten sıkılan insanlar tatil yapmaya gider ama burada ortam güzel olunca, yaptığın işten zevk alıyorsun. İşini seviyorsan o da sana tatil gibi. Benim açımdan öyle. Yorgunluk oluyor ama yorgunluk tatlı bir yorgunluk. Tatilin kısa bitmesi erken dönmemiz, uzun süre belki benim için daha büyük sıkıntı olurdu. Çünkü özlüyorsun, devam etmek istiyorsun.
Geçen sene de ciddi bir sakatlık yaşamıştım, çok şükür onu da atlattım. Doktorum sağ olsun, ilgilendi. Hızlı bir şekilde, hatta 2.5 hafta sonra maça çıkma durumum oldu. Şu anda 4×4'lük iyiyim. Hiçbir sıkıntımız yok. Yaşadığın her şey olgunlaştırıyor. Gördüğün tanıştığın insanlar sana artı veya eksisiyle sana bir şeyler katıyor. “
Milli takımla ilgili Altay, “Milli takım süreci de sonuna kadar konsantre bir şekilde geçti. Oynamayı da bekledim açıkçası, oynamayı çok istedim; kim oynamayı istemez. Bütün futbolcular için geçerli sadece benim özelimde değil. Böyle önemli bir organizasyon içinde bulunmayı çok istedim, arzuladım, mücadele verdim. Fakat hocalarımızın takdiridir. Sonuçta 11 kişi oynayabiliyor. Bizim üstümüze vazife olan çalışmaktır, her gün daha fazla çalışmaktır. Bugün iyi çalıştığın zaman yarınlar sana sağlıklı bir şekilde geliyor. Bunun bilincinde olmak çok önemli. Çalışacağız, çalışacağız” ifadelerini kullandı.
Hazırlık maçlarının önemine değinen genç file bekçisi, “Sezon öncesi hazırlık maçları çok önemli fakat şu açıdan önemli; skor anlamında değil. Kasımpaşa maçını kazandık, bol gollü maçtı ama önemli olan iyi oyun. Hazırlık maçında attığın ya da yediğin golün bir getirisi ya da götürüsü olmuyor. Kendi seviyeni görme açısından ya da çalıştığımız sistemin uygulama aşaması olarak baktığımız zaman ciddi karşılaşmalar oluyor. Hazırlık maçlarının en güzel yanı, bittiği zaman; doğruları ve yanlışları, bu resmi maçlar için de geçerli. Resmi maçların hazırlığındaki hazırlık maçları için daha da önemli. Resmi maçın seviyesi ve boyutu farklı. Bu armayla çıktığımız her maç kazanmak üzerine olur ama iyi futbol, doğru futbolla çünkü çok gördük, izledik. Futbol anlamında iyi futbol olmuyor fakat rakip takım üstünlüğe geçebiliyor. Bu futbolun doğasında var. Biz de hatalarımızdan, eksiklerimizden, doğrularımızdan, yaptığımız iyi şeylerden ders çıkararak; doğruları çoğaltma çalışmalarımızı devam edeceğiz.” dedi.
Son olarak takımın gidişatına değinen Bayındır şu ifadeleri kullandı:
Süreç çok iyi gidiyor. Futbol sahada 11 kişi ile oynanıyor. Her maçın atmosferi, hikayesi, rakip takım bireysel oyuncuların analizi, her maçın ki farklı. Bununla alakalı hocamız her şeyi düşünüyordur, yapacaktır da. Antrenmanlarda sistemimizce çalışıyoruz. İnşallah bu sistemi sahaya yansıttığımızda ki aldığımız verimi lig başladıktan sonrada 4×4'lük bir şekilde alırız. Fenerbahçe camiasının oyuncularıyız. Sorumluluklarımızın bilincindeyiz. Yensek de yenilsek de sonuna kadar devam edeceğiz. İnançlı bir şekilde. Ne olursa olsun önemli olan sonu iyi olsun. Bunun hazırlığını geçen sene yaptık. Korona dolayısıyla yoğun bir programda mücadele ettik. Geçen sene bizim için bir açıdan zor geçen bir seneydi. Yoğun maç oynadık, bizim özelimizde değil bütün futbolcular için. Sık aralığı olmayan süre zarflarında maçlar oynadık. Sakatlıklar, rahatsızlıklar olabiliyordu. En kötüsü zaten hastalıktı. İyileşiyorsun ama halen septom var. Yorgunsun. Çok şükür yaşamadım, o duyguları anlatıyorum ama. Aşı da olduk. İnşallah iyi bir şekilde başlar ve götürürüz. Başlangıçlar bence son kadar önemlidir. Rahatlık, mutluluk açısından ama her şeyin dozajını bilmek lazım. Yendiğin zaman sevinmesini, yenildiğinde üzülmesini. Çünkü daha maçların olacak ve bu maç zarfı biraz sıkı olacak. Konsantrasyonumuzu yüksek tutacağız. Her maça yüksek ciddiyet ve farklı konsantrasyonlarla, oyuncular farklı. Hangi oyuncu ne yapıyor. Nerden şut atıyor, orta açıyor. Bir sürü ayrıntı var. Onlara iyi çalışıp, iyi analiz edip; inşallah güzel bir şekilde başlayacağımız sezonu iyi bir şekilde bitiririz. Dediğim gibi mücadele edeceğiz.
Özlem var. Taraftarlarla bütünleşmek, güzel biten bir maçın ardından taraftarlarla sevinmek çok güzel duygular. Tarif edilemez. Özlem duygusu fazla. Güzel bir bütünlükle, taraftarlarımızla her zamanki gibi iç içe destekleriyle güzel bir şekilde götürürüz.
Hepimiz bir olduğumuz zaman başarılı oluyoruz. Ne olursa olsun, skorlar, sonuçlar, futbol. Tabi futbol her zaman tartışılır, tartışılıyor. Biz her şeye açık insanlarız. Birlik bütünlük içerisinde sağlıklı bir şekilde sonuna kadar bugün yaptığımız gibi başarılı bir biçimde başlamak istediğimiz ve başlamayı hedeflediğimiz sezonu bu düşünceler içerisinde sona erdiririz.
Sonuna kadar ne olursa olsun, düştüğümüzde ayağa kalkacak bir biçimde, desteği her zaman arkamızda hissedebilecek bir şekilde savaşımızı sonuna kadar sürdüreceğimiz, güzel bir savaş. Futbol oyunu, savaştan ziyade. Biz bir oyun oynuyoruz. Bu oyun bizim işimiz. En doğru şekilde oynamaya çalışıyoruz. Bu söylediklerimizi sahada 4×4'lük bir şekilde uygulayarak, sezon sonunda herkesin özlediği; istediği ve hedeflediği hedeflere kavuşur, ulaşırız. Bu camiada herkesin gülmeye ihtiyacı var ve herkes de hak ediyor.”
© Tüm hakları saklıdır.