Politika

Almanya'ya göre Türkiye'nin ekseni kaydı mı?

Alman uzmanlar ve siyasetçiler, Türkiye'nin Batı'dan uzaklaşmadığı görüşünü savunuyor.

04 Temmuz 2010 03:00

T24 - Türkiye'nin dış politikada aktifleşerek Batı'dan görece bağımsız hareket etmesi, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun önderliğinde "komşularla sıfır sorun" politikasının uygulanması ve Türkiye'nin Orta Doğu'da liderliğe oynaması Batı'da, Türkiye'ye yönelik eksen kaynması tartışmalarına neden oluyor. Bu tartışmaların Almanya ayağında ise Türkiye'nin Batı'dan uzaklaşmadığı görüşü hâkim.

Deutsche Welle'den Jülide Danışman'ın Alman uzman ve siyasetçilerle gerçekleştirdiği ve Türkiye'nin dış politik hamlelerinin değerlendirildiği  "Türkiye, Batı’dan uzaklaşıyor mu?" başlıklı (4 Temmuz 2010) haberi şöyle:


Türkiye, Batı’dan uzaklaşıyor mu?


Türkiye’nin dış politikasında bir değişim yaşanıyor mu? Alman siyasetçi ve uzmanlar bu soruya ”evet” şeklinde yanıt veriyor. ”Komşularla sıfır sorun” şeklinde özetlenebilecek bu politika takdirle karşılanıyor. Uzmanlar, Türkiye komşularla problemlerini tam olarak çözemese de, sorunların aşılması için çaba gösterdiğini belirtiyor.

Duisburg-Essen Üniversitesi Siyasal Bilimler Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Heinz-Jürgen Axt, Türkiye’nin uluslararası arenada kendine güvenen bir ülke haline geldiğini belirtiyor ve şu değerlendirmeyi yapıyor:

"Türkiye kendine daha güvenen bir ülke haline geldi, ekonomik açıdan öneminin farkına vardı. Ve Türkiye’nin dış politikasına uyarladığı bu durum bir yandan kendine güveni yansıtıyor. Ama diğer yandan da dış politikadaki bu yeni yön Avrupa’daki ortakları ve Amerika Birleşik Devletleri ile ilişkilerde soruna yol açabilir mi sorusunu beraberinde getiriyor.”

  

Türkiye-İsrail ilişkileri

Bu sorunun sorulmasına yol açan etkenlerden biri Türkiye ile İsrail arasında yaşanan gerilim... Gazze’ye insani yardım götüren Mavi Marmara gemisine İsrail askerlerinin düzenlediği baskının ardından kopma noktasına gelen ilişkiler yeniden tamir edilmeye çalışılıyor. Federal Alman Meclisi’nin Avrupa Birliği İşleri Komisyonu Türkiye Raportörü Hrıstiyan Demokrat Birlik Partili (CDU) Thomas Bareiss, Türkiye ile İsrail arasındaki gerginliği kaygıyla izlediğini belirtiyor:

"Kanımca Türkiye’nin İsrail ile on yıllardır devam eden ortaklığını tehlikeye atmamak için dikkat etmesi gerekiyor. Bu nedenle Almanya açısından bakılınca da, iki ülke arasındaki ilişkilerin iyi bir düzeye gelebilmesi için gereken katkıyı sağlamak istiyoruz.”

'İsrail'in Türkiye'ye ihtiyacı var'

Sosyal Demokrat Parti (SPD) Türkiye Koordinasyon Grubu Başkanı Dietmar Nietan ise Türkiye ile İsrail arasındaki gerginliğin nedenlerinden birinin, Ankara’nın İsrail’in komşuları ile ilişkilerinin düzelmesi için gösterdiği çabaların sonuçsuz kalması olduğunu söylüyor. Nietan, Ortadoğu sorununun çözülebilmesi için İsrail’in Türkiye ile ilişkilerini düzeltmesi gerektiğine işaret ediyor:

”İsrailliler ile Filistinliler arasında yaşanan çatışmanın Suriye ve İran’ın izlediği siyaset ile çözülmesi ile mümkün değil. İşte bu nedenle soruna akılcı bir çözüm bulunabilmesi için  Türkiye gibi güçlü ortaklara ihtiyaç var. Bu tüm bölgenin çıkarına olur. Her iki ülkenin de harekete geçmesi gerekiyor. Eninde sonunda Türkiye’nin İsrail’e ihtiyacı olduğundan daha çok İsrail’in Türkiye’ye ihtiyacı bulunuyor.”

  

'İran siyaseti nedeniyle hayal kırıklığı'

Türkiye’nin Ortadoğu’da izlediği dış politikanın Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bazı yorumlarda kaygıyla karşılaşmasının bir diğer nedeni ise İran ile ilişkiler... Zira Türkiye son olarak Birleşik Milletler Güvenlik Konseyi’nde tartışmalı nükleer programı nedeniyle İran’a yönelik yaptırımlara karşı çıktı. Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği’ni karşısına alma pahasına İran’a yaptırımlara Brezilya ile birlikte hayır oyu verdi. Federal Alman Meclisi Dışişleri Komisyonu Başkanı Ruprecht Polenz (CDU), Türkiye’nin bu tavrı nedeniyle hayal kırıklığına uğradıklarını dile getiriyor:

”Kanımca bu bir hataydı, hatta ağır bir hataydı. Türkiye’nin Güvenlik Konseyi’nde ‘hayır’ oyu kullanması, İran hükümetine uluslararası toplum sanki hiç endişe duymuyormuş gibi davranma olanağı sağladı. Ama uluslararası toplum kaygı duyuyor, yakından bakıldığında Türkiye de endişeli. Türkiye de nükleer silahlara sahip olan komşular istemiyor.”

'İran konusunda Batı'yla işbirliği şart'

Federal Alman Meclisi’nin Sosyal Demokrat Partili üyesi Nietan ise Türkiye’nin İran’a yaptırımlara karşı çıkmasını, Ankara’nın komşusu ile iyi ilişkileri korumak istemesi olarak değerlendiriyor. Ancak Nietan, Türkiye’nin İran konusunda Batı ile sıkı işbirliği yapması gerektiğini belirtiyor:

”Türkiye’nin arabulucuk çabalarını olumlu olarak değerlendiriyorum. Ancak arabuluculuk için atılan adımlar, Washington, Berlin ve Paris’teki ortaklar tarafından da onaylandığı takdirde başarıya ulaşabilir”

'Türkiye Batı'dan uzaklaşmıyor'

Türkiye’nin İsrail ile yaşadığı gerginlik, İran ile iyi ilişkiler kurması, bölgedeki diğer Arap ülkeleri ile işbirliğini artırma çabaları ”Ankara Batı’dan uzaklaşıyor mu?” sorusunu akıllara getiriyor. Ancak bu soruyu Alman siyasetçi ve uzmanlar ”hayır” şeklinde yanıtlıyor. Sosyal Demokrat Parti Milletvekili Dietmar Nietan bu konuda şunları söylüyor:

"Ben Türkiye’nin dış politikasının Batı’dan uzaklaştığını düşünmüyorum. Aksine Türkiye’nin ağırlığının arttığını, kendine düşen rolü üstlendiğini düşünüyor ve bunu önemli buluyorum. Bu dış politikayı Batı’ya veya demokrasiye karşı olmadığı, olumlu bir güç olarak şekillendiği sürece, memmnuniyetle karşılamamız gerektiğine inanıyorum.”