Almanya'da her yıl 45 milyon civciv canlı canlı öğütülerek katlediliyor!
Almanya Tarım Bakanı Christian Schmidt, yumurta sanayisinde 'atık' olarak görülen erkek civcivleri 'öğütme' işlemine son vereceklerini açıkladı
08 Nisan 2015 22:01
Almanya, yumurta endüstrisinde “atık” olarak görülen erkek civcivleri öğütme makinesine göndermeyeceğini açıkladı. Erkek civcivler, yumurta vermeyeceği gerekçesiyle doğar doğmaz canlı canlı öğütme, yakma, gazla zehirleme, ezme, poşetlerde nefessiz bırakma gibi yöntemler kullanılarak katlediliyor. Sadece Almanya’da öldürülen civciv sayısının 45 milyonu bulduğu belirtiliyor.
Burcu Çelik’in hayvanozgurlugucevirileri.com adresinde yayımlanan haberine göre, öldürülmekten kurtulan bazı civcivler de pazarlarda ve pet shoplarda boyanarak satılıyor. Bu duruma bir çözüm sunması beklenen uygulama 2017’den itibaren yürürlüğe girecek. Almanya Tarım Bakanı Christian Schmidt yaptığı açıklamada, kuluçka aşamasındaki civcivlerin gelişmeden erkek olanını ayıran bir teknolojiye dayanarak bu kararı aldıklarını söyledi.
Helal kesimin olduğu Türkiye’de de bu uygulamaların olduğunu söyleyen Derin Ekoloji Derneği Başkanı Burcu Çelik ise şu açıklamaları yaptı:
“Bu karar olumlu gibi görünse de gerçekte katliamın boyutunu gözler önüne seriyor. Bize Türkiye’de de bu uygulama var mı diye soruyorlar cevabımız maalesef evet. Üstelik bu katliamlar helal kesim adı altında yapılıyor. Doğan her erkek civcivin öğütülmesi nasıl helal olabilir ki? İnsanlar kandırılıyor, zulüm gizleniyor.” “Bu trajediyi öğrenen birçok insanın şok olduğunu biliyoruz. Bu yüzden kimilerimiz yumurta yemeyerek vegan beslenmeyi seçerken kimileri de endüstriyel zulümden kaçınmaya çalışıyor. Bu zulme bir son vermek için insanların tavuk ve yumurta satın aldıkları yerlere, civcivlere ne olduğunu sormaları gerekiyor. Burada tüketicilerin kararı çok önemli. Çünkü tüketicilerin talepleri bu zulmü bitirecek.” Türkiye’de de geçtiğimiz günlerde tavuk ve yumurta işletmecilerinin civcivleri bidon veya poşetlere kapatarak boğdukları gündeme gelmişti. Firma yetkilileri uygulamanın yasal olduğunu söyleyerek kendilerini savunmuştu.