Dünya

Almanya Dışişleri Bakanı Baerbock, Ankara’ya hareket etmeden önce Suriye’ye dikkat çekti; 8 maddelik planın ayrıntılarını aktaracak

“Şam, Halep ve Humus’ta insanlar dans ederken Kobani’deki insanlar nefeslerini tuttu”

20 Aralık 2024 15:11

Güncelleme: 20 Aralık 2024 15:29

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Beşar Esad yönetimi döneminde Suriye’nin büyük acılar yaşadığını belirterek, ülkenin huzura kavuşması için toplumda önem taşıyan tüm grupları kapsayan, kendi içinde bir diyalog süreci başlatılmasını, bu kapsamda Almanya’nın 8 maddelik planın uygulamaya geçirilmesini istedi. Kuzey Suriye’de Suriye Milli Ordusu (SMO) ile PYD/DSG (Demokratik Suriye Güçleri) grupları arasında yaşanan çatışmalara da dikkat çeken Baerbock, “Şam, Halep ve Humus'ta binlerce insan katil Esad kaçtıktan sonra sokaklarda dans ederken, Kobani’deki insanlar ilk rahatlamadan sonra yine nefeslerini tuttular. Yeni bir şiddetten korkuyorlar” dedi.

“Daha barışa çok var”

Berlin’den Ankara’ya hareketinden önce Suriye’de yaşanan gelişmelere ve Türkiye’de yapacağı temaslara vurgu yapan Almanya Dışişleri Bakanı Baerbock, Kobani (Ayn el Arap) bölgesinde devam eden çatışmalara dikkat çekti. Suriye’de barışın pamuk ipliğine bağlı olduğunu ifade eden Baerbock, şöyle konuştu:

“Bu günlerde bütün gözler Suriye üzerinde. Yıllardır bitmek bilmeyen vahşi bir iç savaşın sonunda Suriye’deki insanlar, hangi etnik veya dini kökenden olursa olsun, kadınlar ve erkekler için güven içinde bir arada yaşama umudu nihayet yeniden yeşerdi.

Şam, Halep ve Humus'ta binlerce insan katil Esad kaçtıktan sonra sokaklarda dans ederken, Kobani’deki insanlar ilk rahatlamadan sonra yine nefeslerini tuttular. Yeni bir şiddetten korkuyorlar. Bu da bize şunu gösteriyor: Daha barışa çok var. Suriye’nin geleceği hala pamuk ipliğine bağlı.”

8 maddelik plan

Suriye’nin huzura kavuşması için kendi içinde bir diyalog süreci başlatması gerektiğini ifade eden Baerbock, Almanya’nın önerdiği 8 maddelik planın tüm Suriyelilerin menfaatine olduğunu söyledi.

Alman Dışişleri Bakanı Baerbock, şöyle devam etti:

“Suriye’de insanlara tarif edilemeyecek acılar yaşatıldı. Sadece Esad rejimi tarafından değil, IŞİD teröristleri ve başka şiddet grupları tarafından da. Suriye artık huzura kavuşmak istiyorsa, toplumda önem taşıyan tüm grupları kapsayan, kendi içinde bir diyalog süreci başlatılmalı. Suriye için 8 maddelik plan, tüm Suriyelilerin menfaatini gözeten sorumlu bir politikayı destekleme yönündeki teklifimizdir.

“Suriye’de olayların nasıl gelişeceğine kayıtsız kalamayız”

Suriye’de kendi değerlerimizi de savunmamız gerekiyor. Bu aynı zamanda dış politikadaki çıkarlarımızla da örtüşmektedir. Zira Suriye’deki iç savaş çok acı bir biçimde gösterdi ki, Suriye’nin istikrarsızlaşması tüm bölgenin istikrarsızlaşmasına yol açtı ve etkileri Avrupa’ya kadar uzandı. Sadece bu nedenle bile Suriye’de olayların nasıl gelişeceğine kayıtsız kalamayız. Eğer Suriye yeniden inşa edilecekse ve insanlar geri dönecekse, bu ancak kimsenin zulüm görmekten korkmaması koşuluyla mümkün olabilir. Bu, Türk Hükûmeti’nin de çıkarına olmalı, çünkü Türkiye’de 3 milyondan fazla Suriyeli göçmen yaşıyor.

“Birlikte hareket etmek zorunda olduğumuz için Türkiye’ye gidiyorum”

Suriye’nin istikrara kavuşmasına sadece uluslararası toplum olarak katkı sağlayabileceğimiz ve aynı amaç için birlikte hareket etmek zorunda olduğumuz için bugün Türkiye’ye gidiyorum. Zira Suriye ne yabancı güçlerin oyuncağı ne de radikal güçlerin deney tahtası olmalı. Bölgede barışı sağlamak isteyen, Suriye’nin toprak bütünlüğünü bozmamalı. Bunun dışında tabii ki Avrupa kıtasında barış ve güvenlik politikalarına ilişkin diğer konular da ele alınacaktır.”

“Kürtler barış sürecine dahil olsun” demişti

Baerbock, daha önce yaptığı açıklamada, Kürtlerin Suriye'de kalıcı barış sürecine dahil olması talebini Türkiye'deki görüşmelerinde "çok net bir şekilde" dile getireceğini söylemişti. Kürtlerin Suriye'de IŞİD'e karşı oluşturulan uluslararası koalisyonun önemli bir parçası olduğunu belirten Baerbock, Suriye'deki tüm grupların siyasi sürece dahil olmasının Almanya'nın "ulusal çıkarlarına hizmet ettiğini" ifade etmişti.