Dünya

Almanya'da ülkücü hareketin yasaklanması talebi parlamentoya geliyor

17 Kasım 2020 19:14

Almanya 'da ülkücü hareketin yasaklanması için muhtemelen perşembe günü Federal Meclis'e getirilecek önergeyi, sağcı popülist AfD'nin dışında bütün partiler destekliyor. Dört parti tarafından kaleme alınan önerge bugün de Federal Meclis'te grupları olan partiler arasında görüşülüyor. Birlik 90 Yeşiller Partisi'nin eski Eş Başkanı Cem Özdemir, die Tageszeitung TAZ adlı gazeteye verdiği söyleşide, önergede Ülkücü Hareket ile ilgili hükümete yönelik talebin açık seçik formüle edildiğini, ancak ülkücülerin AKP hükümeti ile ilişkisi konusunda dikkatli davranıldığını belirtiyor. Bu konuda hükümetin ortağı Sosyal Demokrat Parti'yi (SPD) adres gösteren Özdemir, Almanya'da Graue Wölfe "Başkurtlar" olarak bilinen Ülkücü Hareket'in çoktan yasaklanmış olması gerektiğinin altını çiziyor.

Neden şimdi yasak talebi geldiğine yönelik soruya ise Cem Özdemir, ancak şimdi çoğunluk sağlandığı, Fransa'nın koyduğu yasağın da fırsat doğurduğu şeklinde yanıt veriyor. Özdemir, PKK'yı yasaklayan Almanya'nın muhtemelen Türk hükümetini kızdırmamak için Ülkücü Hareketi yasaklamadığını ifade ediyor. Almanya'daki Ülkücü Hareketi, aşırı milliyetçi, ırkçı, Yahudi düşmanı ve şiddeti onaylayan bir ideoloji olarak tanımlayan Özdemir, 18 bin 500 üyesi ile hareketin Almanya'daki en büyük aşırı sağcı örgüt olduğunu da iddia ediyor. Özdemir, pratikte Türkiye'de hükümetin bir parçası sayılan ülkücülerin Almanya'da bile Pantürkizm için çalıştıklarının da altını çiziyor. AKP'li siyasetçilerin de ülkücü selamı verdiklerini hatırlatan siyasetçi, Ülkücü Hareket'in Türk hükümeti ile ilişkisini önergeye almakta sorun yaşandığını belirtiyor. Özdemir röportajında, kendisinin de farklı görüşte olanlara baskı yapan, sindirmeye çalışan Ülkücü Hareket'ten tehditler aldığını ifade ediyor.

Almanyadaki ülkücü hareket nedir?

Ülkücü hareket Almanya'da ilk kez 18 Haziran 1978 yılında Frankfurt'ta Avrupa Demokratik Ülkücü Türk Dernekleri Federasyonu (ADÜTDF) adı altında örgütlenmeye başladı. Başkanlığını uzun süredir Şentürk Doğruyol'un yürüttüğü federasyonun kayıtlı 7 bin üyesi ve 170 de yerel derneği bulunuyor. İkinci büyük örgütlenme 17 Ekim 1987 tarihinde Nieder-Olm/Mainz'da kurulan Avrupa Türk İslam Kültür Birliği'nde (ATİB) gerçekleşiyor. Kurucu Genel Başkanı, Papa suikastçisi Mehmet Ali Ağca'ya silah ve suikast için vadedilen 3 milyon Markı sağlayan kişi olarak adı MİT raporlarında geçen Musa Serdar Çelebi. ATİB, kendi üye sayısını 8 bin, dernek sayısını 80 olarak verse de Alman iç istihbaratı, örgütlü üyesinin 1200, derneğinin de 20 olduğundan yola çıkıyor. İki örgüt de Alman Anayasayı Koruma Dairesi tarafından izleniyor ve "tehlikeli" olarak sınıflandırılıyor. Federal Daire Almanya'da iki örgütün yanı sıra örgütlü olmayan ama internet üzerinden bağlantı kuran 2 bin 800 kadar ülkücü bulunduğunu belirtiyor. Alman istihbaratı, ayrıca zaman zaman ülkücü spor kulüpleri veya rockçı grupların da kurulduğunu ancak şimdiye kadar bunların ömrünün kısa olduğunu da kaydediyor.