Politika

Almanlara Türk vatandaşlığı veririz BERLİN (A.A)

02 Kasım 2011 17:06

-Almanlara Türk vatandaşlığı veririz BERLİN (A.A) - 02.11.2011 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Entegrasyonun olmaması o toplumda bir defa barışın, huzurun olmaması demektir. Barışın, huzurlu bir toplumun olabilmesi için entegrasyonun olmasında büyük fayda var'' dedi. Erdoğan, Almanya Başbakanı Angela Merkel ile Dışişleri Bakanlığında Türk işgücünün Almanya'ya göçünün 50. yılı kapsamında düzenlenen ''Göç Toplumu Nasıl değiştiriyor'' konulu açık oturuma katıldı. Başbakan Erdoğan, entegrasyona ilişkin bir soru üzerine şunları söyledi: ''Önce iki ilavede fayda var. Ben de biraz futbolla meşgul olduğum için... Futbolda öfke demeyelim de hırs diyelim. Ben arkadaşımın öfkeli değil de hırslı olarak futbolu oynadığını zannediyorum. Çünkü ben de futbolu çok hırslı oynardım. Hırsı olmayan zaten başarılı futbolcu olmaz. Bu birinci yanı. İkincisi hamam meselesi... 61'de Almanya'da hamam yoksa, ama bugün Almanya'da hamam var. Bu da Almanya için ayrı bir kazanımdır. Artık ben bakıyorum ki Almanlar da Türklerle beraber bu hamamlardan istifade ediyorlar. Böyle güzel bir gelişme var.'' -Zaten kendini bir kenara itenler, itiyor- AK Parti iktidarı olarak çifte vatandaşlığa sıcak baktıklarını bildiren Erdoğan, şöyle devam etti: ''Bundan hiç çekinmiyoruz, bu konuda çok rahatız. Hele hele şu anda Almanya ile böyle bir adımı atmamız halinde, Almanya'dan gelecek, bizden vatandaşlık talep edecek bir Alman vatandaşına bizler seve seve Türk vatandaşlığını da veririz. Çünkü bu aramızdaki dayanışmaya, güce, birlikteliğe daha da büyük katkılarda bulunacaktır, daha da bunu zenginleştirecektir. Dünya zaten artık büyük bir köye dönüştü. Bu büyük köyü küçültmenin hiçbir bir anlamı yok. Zaten kendini ayırt edenler, kendini bir kenara itenler, itiyor. Onlarla da bizim işimiz yok. Ama biz güçbirliği yapanlarla, bu dünyayı gerçekten huzurlu bir ortama çevirmek isteyenlerle beraber, o belki kağıt parçası olarak görünüyor, ama hiçbir zaman o pasaport bir kimlik inkarını getirmez. Aslında o bir dostluğun, bir barışın sembolü olarak cepte bulunacaktır, elde bulunacaktır. Onun için böyle bir vatandaşlık anlayışını, böyle bir entegrasyon yapısını doğrusu ben de savunuyorum ve bunu teşvik ediyorum.''