Yaşam

Alkol konusunda bilmediklerimiz

Alkol adıyla bilinen bileşimler topluluğu, Etil alkol ya da etanol- insana özgü beslenme düzeninin igili temel unsurları değerlendirdi.

30 Aralık 2011 02:00


T24 - Alkol adıyla bilinen bileşimler topluluğu, Etil alkol ya da etanol- insana özgü beslenme düzeninin igili temel unsurları değerlendirdi. İnce yapılı ve kaslı bir kişi alkollü içkilerden bedeni daha yağlı olanlara kıyasla daha az etkileniyor. Yüksek düzeyde su içeren kas dokuları alkolü çok daha iyi soğurabildiklerinden etkinin beyne ulaşmasını önlerler.

Cumhuriyet gazetesinin Bilim Teknoloji ekinde yer alan haber göre; Kazıbilimci Patrick McGovern’e göre, mayalı içeceklerin kökleri insanların Afrika’nın dışına göç etmeye başladıkları 100.000 yıl öncesine uzanmaktadır.

•Gerçek adı John Chapman olan ve gittiği her yere elma ağaçları diken Johnny Appleseed’in Ohio’dan Indiana’ya uzanan bölgedeki çiftçilere sattığı tohumlardan yetişen elmalar yemek için değil ama elma şarabı yapmak için son derece elverişliydiler.

•Sarhoş Maymun savına göre, insanların alkollü içeceklere olan düşkünlükleri atalarının en olgun, en çok enerji veren meyvelerin izini sürme dürtüsünden kaynaklanıyor.

•Hayvanat bahçesinin nöbetçi sürücüsü: Malezya’ya özgü kalem kuyruklu ağaç sivrifaresi her gece düzenli olarak dokuz kadeh şaraba eşit miktarda doğal olarak mayalanmış meyve özünü kafaya dikse de, bedensel işlevlerini asla yitirmiyor.

•Bu durumun yalnızca kalem kuyruklu ağaç sivrifareleri için geçerli olduğunu sakın unutmayın!

•Mayalanma, genelde mayanın ürettiği, enzimlerin üzüm ya da tohumlardaki şeker moleküllerini etanole dönüştürmesi sonucunda meydana geliyor.

•Aynı süreç sindirim sisteminizde de meydana gelebilir ve her 100 ml kana 0,01 ile 0,03 arasında değişen miktarda alkol katabilir.

•Japon hekimler bağırsaklarındaki yüksek düzeylerde mantar mayasının köpürerek sarhoşluğa yol açtığı “sarhoş hasta” (auto-brewery syndrome) sendromuna tanık oldu.

•Sindirime gerek yok. Topu topu iki karbon atomu, altı hidrojen bir de yedek oksijen atomundan oluşan etanol öylesine küçük ve basit bir molekül ki, mide ve ince bağırsaktan dökülüp doğrudan kana karışıyor.

•İnce yapılı ve kaslı bir kişi alkollü içkilerden bedeni daha yağlı olanlara kıyasla daha az etkileniyor. Yüksek düzeyde su içeren kas dokuları alkolü çok daha iyi soğurabildiklerinden etkinin beyne ulaşmasını önlerler.

•Sarhoşluk beyindeki sinir hücrelerinin zarar görmesi olarak bilinse de, Avustralyalı araştırmacılar kısa bir süre önce sarhoşluk duygusunun kısmen etanolün bağışıklık sistemi üzerindeki etkisinden kaynaklanabileceğine dikkat çekti. Bu bulgu alkolizm sorununun çözümünde yeni yöntemlerin geliştirilmesine olanak tanıyabilir.

•Zaman değişiyor. Dünyanın en büyük alkollü içki üreticilerinden biri olan Anheuser-Busch şirketi 1895 yılında %1.9 oranında alkol içeren ve hekimler tarafından gebe kadınlara ve çocuklara besleyici bir içecek olarak önerilen Malt-Nutrine adlı birayı piyasaya sundu.

•Viski ile konyak 1916 yılına dek Amerikan Farmakopesi’nde bilimsel olarak onaylanmış ilaçlar listesinde yer aldı.

•İsveç’te artık ya da üretim fazlası şaraplar damıtılarak etanole dönüştürülüyor ve benzinle karıştırılarak yakıt istasyonlarına satılıyor.

•ABD’de iç savaş sırasında meydana gelen bütçe açığının giderilmesi amacıyla alkollü içeceklerin vergiye bağlanmasını öngören yasa yürürlüğe girinceye dek etanol sanayide yaygın olarak kullanılan bir maddeydi. Verginin uygulanmaya başlamasıyla birlikte etanolün yerini gazyağı ve metanol aldı.

•Odunun kuru damıtılması (havasız ortamda yüksek ısı verilmesi) ile elde edilen metanol görme sinirlerine zarar verebilir. “Körkütük sarhoş” deyimi ABD’de her türlü alkollü içkinin üretim, tüketim ve satışının yasaklandığı dönemde vicdansız içki kaçakçıları tarafından metanolle üretilen alkollü içkinin içilmesi sonucunda meydana gelen hasarı tanımlamak için kullanılan argo deyimdi.

•Yıldızlararası içki üretimi: Yıldızların oluştuğu toz bulutsuları, ya da nebulalar alkolün yapı taşları olan hidrojen, karbon ve oksijen atomlarıyla doludur.

•Öyle ki dünyadan yaklaşık 10 bin ışık yılı uzaklıkta yer alan G34.3 adlı yıldızlar arası bulutsuda büyük miktarda- 400 trilyon biradakine eşit- etanole rastlanması hiç de şaşırtıcı olmasa gerek.

•2012 için bir öneri: Gözünüzü şişenin mantarına dikeyim demeyin. Şampanya şişelerindeki karbondioksit milimetrekare başına 0,06 kilogramlık bir basınç oluşturur. Bu miktar araba lastiklerindeki basıncın üç katına eşittir. Patlayan şampanya şişelerinden fırlayan mantarlar retina yırtılmasına, çift görmeye ve hatta körlüğe neden olabilir.

Alkol adıyla bilinen bileşimler topluluğu- ister anında, ister hızlı ya da yavaş yavaş olsun- tümü de ölümünüze yol açabilecek nitelikte zehirlerden oluşmaktadır.