Diyarbakır’ın Alipaşa Mahallesi’ndeki evler aylardır "acele kamulaştırma yasası" ile yıkılıyor. Evlerin yıkıldığı, insanların göçe zorlandığı mahallede eğitim kurumları olumsuz şekilde etkileniyor. Yüzlerce öğrencinin devam ettiği Alipaşa İlköğretim Okulu da ders yılının hemen öncesinde kapatıldı. Velilere önceden tebligat yapılmadığı için de yüzlerce öğrenci açıkta kaldı. Okulların kapandığını velilerin büyük bir çoğunluğu okulların açıldığı gün öğrenirken, veliler okul idarecilerinin, "deyim yerindeyse 'Haydi başka okula' dediklerini" aktardı.
Duvar'dan Vecdi Erbay'ın haberi aynen şöyle:
Bir hafta önce hazırladığımız haberde “Alipaşa Mahallesi kentsel dönüşüm projesi nedeniyle boşaltıldığı için burada okulların açılıp açılmayacağı henüz belli değil” demiştik. Çünkü Sur ilçesinin Alipaşa Mahallesi ‘acele kamulaştırma’ kararıyla yıkılıyordu. Hâlâ ısrar edenler olsa da Alipaşa’da yaşayan birçok insanın evi yıkılmış, mahalleden göç etmek zorunda bırakılmışlardı. Alipaşa İlköğretim Okulu da yıkılacak binalar arasında yer alıyordu.
Öğrenciler okulların açılıp açılmayacağını bilmiyorlardı. Alipaşa ilköğretim okulunda görevli öğretmenler, biz söz konusu haberi hazırlarken, eğitim semineri nedeniyle okula gidip gelmeye başlamışlardı. Ancak onlar da okulda eğitime devam edilip edilmeyeceği konusunda bir bilgiye sahip değillerdi. Okul müdürü, öğretmenlere öğrenci listesi vermiş, ailelerine ulaşıp okula gelip gelemeyecekleri hakkında bilgi edinmelerini istemişti.
Öğretmenler okullarına bariyerleri aşıp, zaman zaman polisin kimlik yoklamasından geçerek gidebiliyorlardı. Okulda su akmıyordu. Okulun etrafındaki binalar birer birer yıkılıyordu. Öğretmenler, “Bu koşullarda sağlıklı, verimli bir eğitim mümkün mü?” diye soruyorlardı.
"Önceden haber verilmedi"
2017-2018 eğitim öğretim dönemi için dün Alipaşa İlköğretim Okulu’na giden öğrencileri bir sürpriz bekliyordu. Okulun kapısı açıktı ancak idareciler, okulun öğrencilerini geri çevirdiler. Çünkü okul kapatılmıştı. Öğrencilere söylenen şuydu: “Burası kapandı, kaydınızı başka okula yaptırın!”
Öğrencilerin şaşkınlığı, velilerin itirazı kâr etmedi.
Okulun kapatılacağı, edindiğimiz bilgiye göre dört gün önce belli olmuş. Bir nedenle okula giden bazı öğrenciler ve velileri, okulun kapandığından haberdar olmuşlar. Ancak büyük çoğunluk, bütün Türkiye’de okulların açıldığı ilk gün okulun kapandığını öğrenmiş. Okul idarecileri, değim yerindeyse, “Emir büyük yerden, haydi başka okula” demişler. Sur’un Alipaşa mahallesinde yaşamak konusunda direnenlerin önce elektrik ve suları kesildi, cami gibi ortak kullanım alanları işlevsiz bırakıldı ve en sonunda okulları kapatıldı.
"Öğrenciler ne olacak?"
Alipaşa İlköğretim okulunda, 2015’te gerçekleşen sokağa çıkma yasakları öncesinde 1500 öğrenci eğitim görüyordu. Çatışmalı süreçle birlikte öğrenci sayısı 500’e inmişti. Alipaşa’daki evlerin yıkılmasından sonra okula devam edebilecek öğrenci sayısının daha da azalmış olduğunu ileri sürülebilir. Yine de okulun kapatılması, yüzlerce öğrenciyi mağdur ve eğitim hakkından mahrum ettiğini söylemek mümkün.
Okul kapatıldığına göre öğrenciler ne yapacak? Başka okullara kayıt yapmaları mümkün mü? Bu soruların cevabını vermek kolay değil. Çünkü başka okullara kayıt yaptırmak için giden öğrencilere, Milli Eğitim Müdürlüğü’nden yazılı bir belge getirmeleri istenmiş. Aksi durumda, Alipaşa İlköğretim Okulu öğrencilerini misafir olarak dahi alamayacakları bildirilmiş.
Eğitimciler, öğrencilerin karşılaştığı bu "olağanüstü durum" karşısında olabilecekleri şöyle anlatıyorlar:
“Çocukların başka bir okula kayıt yapabilmeleri ikametgah bilgilerine bağlı. Ancak devletin ülkeyi Olağanüstü Hal ile yönettiği bir süreçteyiz. Dolayısıyla Valilik, öğrencilerin başka okullara nakli konusunda inisiyatif kullanabilir. Ancak bu durum başka mağduriyetlere de neden olabilir. Mesela uzak okullara gitmek zorunda kalabilirler ve bu durum, özellikle küçük çocukları çok zorlayacaktır.”
"Öğretmenler 'norm fazlası' oldu"
Alipaşa İlköğretim Okulu’nun kapatılması sadece öğrencileri etkilemedi elbette. Bu okulda görev alan öğretmenleri de zor günler bekliyor.
2015’te başlayan çatışmalı süreç, öğretmenleri de olumsuz etkilemişti. Sur ilçesinde çalışan öğretmenlerin okulları karakol olarak kullanıldı. Okullarına can güvenliği olmadan gidip gelmek zorunda kaldılar ve aylarca silah sesleri arasında ders vermeye çalıştılar.
Alipaşa İlköğretim Okulu kapatılmasaydı bu sefer iş makinelerinin gürültüsü eşliğinde ders vereceklerdi. Ders verecekleri öğrenciler ise evlerinin yıkılacağı endişesi taşıyan çocuklar olacaktı elbette.
Öte yandan okullarının kapatılması, öğretmenlerin sorunlarının bittiği anlamına da gelmiyor. Alipaşa İlköğretim Okulu’nda çalışan öğretmenler “norm fazlası” durumuna düştüler. İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün emrine verilecekler. Buradan boş kadroların bulunduğu okullara gönderilecekler. “Hatta ilçelere bile gönderilebilirler ve bütün düzenleri bozulabilir” diyen eğitimciler, bunun da ayrıca bir mağduriyete neden olacağını ifade ediyorlar.
Eğitim öğretim yılının açılışı dolayısıyla siyasetçiler iyi dilekleriyle birlikte eğitimde kat ettikleri başarıyı da dile getiriyorlar. Türkiye’nin her tarafında eğitim iyi, okullar bakımlı olabilir. Ama Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki Alipaşa mahallesinde, bugüne kadar binlerce öğrenci mezun eden Alipaşa İlköğretim Okulu adlı bir okul artık yok. Okulun kapatıldığı kararı son dakikada bildirildiğinden, okulun öğretmenleri ve öğrencileri, bundan sonra kendilerini nasıl bir sürecin beklediğini bilmiyorlar.