Spor

Ali Koç: Futbolun gelişmesi için en doğrusu sahipli model ancak diğer büyük kulüpler için de diyorum; inşallah bu tılsım değişmez

06 Haziran 2024 10:43

Fenebrahçe Başkanı Ali Koç, UEFA ile yaptığı görüşmelerde Türkiye'deki mali sıkıntıların sebebinin sahiplik modeli olduğunu aktarırken "Fenerbahçe'nin inşallah ilelebet kimse sahibi olmaz. Futbol gelişmesi için en doğrusu sahipli model. Ancak, sadece Fenerbahçe değil diğer büyük kulüpler için de söylüyorum, inşallah bu tılsımı değişmez diyorum" ifadelerini kullandı.

Fenerbahçe'de pazar günü yapılacak seçimde yeniden aday olan Ali Koç, HaberTürk'te yayımlanan bir programda Mehmet Ayan ve Ahmet Selim Kul'un sorularını yanıtladı. Mourinho ile anlaşma süreci, Aziz Yıldırım'ın iddiaları, 6 yıllık süreçteki faaliyetleri ve gelecek için vaatlerini anlatan Ali Koç'un açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Canımı vereceğim demeyim ama boynum kıldan ince dediğim kişiyi tanımamışım"

"Tabii ki üzülüyorum, üzülüyoruz, kırılıyorum, yeri geliyor kızıyorum. Bir yolculuk var, keşke yaşamasaydık dediğimiz, Fenerbahçe'nin kale gibi durduğu 3 Temmuz süreci var. Sayın Aziz Yıldırım, yöneticilerimiz, profesyonellerimiz haksız yere zulüm yaşarken biz de dışarda mücadele veriyorduk. Ben yönetici olmadan önce de işbirliğimiz vardı. Fenerbahçe başkanı kimse desteklemek durumundaydık. Aziz Bey ile ağabey kardeş durumumuz vardı. Tatsız bir yere evrildi. Zaman zaman Aziz Yıldırım'ı yanlış mı tanımışım duygusu oluyor. Ben seçim sürecinde de seçildikten sonra da Aziz Yıldırım'a üçüncü kişiler önünde laf ettirmedim. Ulaştım, ulaşmaya çalıştım, ona ihtiyacımız olan yerler oldu, yakışacağı yerler olacaktı, Can Bartu'nun cenazesi, Birsel'in jübilesi gibi yerlerde mesaj yazdım, mektuplar geri döndü, telefonla ulaşmaya çalıştım. Aziz Yıldırım'a nefret dolu biri olsam 20 yıl boyunca asistanı olan biriyle devam ettim. Onla ulaştım. Görüşmek istemediğini söyledi. 3 Temmuz'a birlikte çalışacaktık, imtina ettiler. 6 sene boyunca Fenerbahçe ile ilgili konularda ihtiyacımız olan yerler oldu, iddialar, saldırılar karşısında. Bir TFF başkanı çıkıp 2011'den beri Türkiye'de şike olmuyor dedi. Biz net ve sert bir reaksiyon verdik. Sayın Başkanın topa girmesini beklerdik, ters taraftan topa girdi. İşler kötü gittiğinde keyif aldıklarını gördük. Tatsız bir hafta bittikten sonra balıkçılarda vur patlasın çal oynasın. İşler iyi giderken ses seda yok. Hiçbir destek göremedik. Canı sağolsun. Köstek de olundu ama. Bugün mesnetsiz iddialar o zaman bu ABD projesi, Fenerbahçe filan dertleri değil siyasete girmek için yapıyor dedi. Ankara ile karşı karşıya getirilmeye çalışıldık. Üzülüyorum, keşke olmasaydı diyorum. Canımı vereceğim demeyim ama boynum kıldan ince dediğim kişiyi tanımamışım. Herkes değişiyor, bazen iyiye bazen kötüye. Bir kez daha yarışacağız."

"Koç Holding'te oluyor, Fenerbahçe'de niye olmuyor?"

 "Fenerbahçe'de olmuyor diye bir şey yok. 2018'de aldığımız Fenerbahçe'yi Mourinho alır hale getirdik. Önümüzü görebiliyoruz artık. FFP kıskacı içinde değiliz. FFP'den kurtulmak için kozmetik transfer yapmak zorunda değiliz. Bunlar küçümsenecek şeyler değil. Futbol dışındaki branşlarda ezeli rakiplerle mücadele etmiyoruz, müessese takımlarıyla mücadele ediyoruz. Olimpik branşlara bakın. Geçen Olimpiyatlar'da da en çok biz sporcu gönderdik. Bu sene 18-19'lara gelecek, 17'ydi en son. Bunlar bu kadar mali sıkıntı içindeyken, ülke ekonomisi böyleyken... 2018'de 41 milyon dolar yayın geliri vardı, şimdi 7-8. Vergi 15'ten 40'a çıktı. 3.7 kat vergi maliyeti arttı. Vergiyi futbolcular ödemiyor. Üstüne pandemi geldi. Faiz yüzde 20'den yüzde 47-48'lere geldi. Bir de kur. Biz geldiğimizde 4.5-5'ti, 35'e geldi. Olumsuz şeylerin dışında bizim kontrolümüz dışında olanlar var. Geldiğimizde tüm gelirler temlikleydi. Fenerbahçe'nin 5 takımının 7 sponsoru vardı. Sarı Melekler'in sponsoru yoktu. Fenerbahçe futbol takımının göğüs sponsoru vardı. 42 sponsoru vardı, hepsi mi Koç Holding? Şu an 48 milyon euro sponsorluk geliri var. Koç'un parası haram para mı?"

Branco'nun geliş süreci

"Jorge Jesus geldi, 4 kişiyle gelecekti, 8'e çıktı. Benim birine ihtiyacım var dedi, sportif direktör dedi. Kim dedik, Mario Branco dedi. Geldi. Baktık ki sportif direktör değil, Jesus sağ kolu gibi kullandı. İlk başta transferde değildi. Jesus da baskın bir hocadır, göz açtırmaz. Çalışmaya başladık. Bu adam yetenekli, meziyetli, bilgisi var, biz bunu yüzde 10 kullanıyoruz. Jesus ile değerlendirme yaparken, keşke bu adamdan daha fazla yararlansaydık dedi. Jesus, Suudi Arabistan'a götürecekti ama biz ikna ettik, burada kaldı. Çok da iyi yapmışız. Geçen sene kadro mühendisliğini kendisi, ben, Selahattin Bey ve Ahmet Bey yaptı. Pazarlık yapmasını, network'ünü gördükçe iyi bir adam diyorum. Sadece takım kurmadı, yapı da kurdu. Bence Mourinho'yu bu etkiledi. Hazır bir sisteme geldi. Pazarlık yapmadan 15 milyon euro veriyorum, sportif direktör soruyorsun yok sensin diyorum. Yapı yok, işleyiş tarzı yok, sunum yok. Adam diyor ki sahayla ilgilenirim, futbolcumla, rakiplerimle ilgilenirim. Hem Fenerbahçe'nin tarihinden, büyüklüğünden, bir spor kulübünden fazlası oluşundan etkilendi. Kadroyla ilgili soruyoruz, ihtiyaçlar, eksikler şunlar, şu profilde oyuncular arıyoruz diyoruz. Olaya nasıl bakıldığını görünce bizim sisteme güvendi. Bunlar ön plana çıktı."

UEFA ile görüşmesi ve sahiplik modeli sözleri

"Geldiğim zaman FFP vardı, çözmek için UEFA'ya çok gittim. Onlara göre Türkiye'deki sıkıntıların sebebi sahiplik modeli. Fenerbahçe'nin inşallah ilelebet kimse sahibi olmaz. Futbol gelişmesi için en doğrusu sahipli model. Ancak, sadece Fenerbahçe değil diğer büyük kulüpler için de söylüyorum, inşallah bu tılsımı değişmez diyorum"

Mourinho'nun maliyeti tartışması

"Açıktan para verdin iddiası var, bu iddia bir suç. Bu nasıl bir zihniyet! İrfan Can transferinde de bu oldu, SPK'ya şikayet edeceğim dedi etmedi. Böyle bir iddiada bulundu. Usulsüzlük var dedi. Külliyen yalan! O kadar külliyen yalan var ki, bıktım uğraşmaktan. 45-46'yı 3 sene olarak hesapladım ben. 2 sene olarak hesaplarsanız da 15 milyon, yüzde 10 menajer 16.5, vergisiyle beraber 45'e gelebiliyor. Ben bunu telaffuz ettim. Gelemez mi bir insan daha az paraya, daha başka bir vizyona. Aldım diyorsun, anlaştım diyorsun. Bu ne demek? Bitti demektir. Benim terbiyem böyle. Anlaşınca açıklıyorum. Anlaştık ama bitirdik, sessiz sedasız devam ettik. Niye sessiz sedasız devam ettik? İsmail Hoca'ya büyük saygı duyuyorum, takıma da. Biz hoca değişikliğine gitmek durumunda kalır isek... Bu adamın en fazla çalışmadığı süre 6 ay hayatında. Bu illaki bir yere gidecek. Mario öyle getirdi, temas kuracağım dedi, kur dedik. Hiç pazarlık yapmadık. Sunumlar, anlatmalar, biz anlatıyoruz sen ne anlatacaksın? Nasıl çalışırsın, başkanla sportif direktörle nasıl muhatap olursun, transferi nasıl seçersin? Adam hiç isim vermiyor, hep profil veriyor."

"Ben menajerlik şirketiyle oturup pazarlık yapmam. Biz bu adamla çalışabilir miyiz, o bizle çalışabilir mi düşünüyorum, daha para pula gelmeden önce. Aylardır transfer için çalışıyor Branco. Bu doğal bir sürecin parçası. Suudi Arabistan'dan Mourinho'ya teklif geldi. Aramco var biliyorsunuz, onlar Suudi Arabistan'da 5. takım kuruyor. Onlar çok istedi. Bu adam iyi anlamda söylüyorum iyi bir deli. Sen niye Fenerbahçe'yi istiyorsun dedik, sadece şampiyon olursam başarısız sayılırım, Avrupa'da bir yere getirirsem işte o zaman 'Special One başardı' derler dedi."

"Biz marka değeri yüksek, Avrupa'da bilinen, ülkesinde sık sık şampiyon olan, Avrupa'nın gediklisi, haber değeri yüksek, Avrupa'da kuralarda çıkması istenmeyen takım olmak istiyoruz. Bunu sürekli hale getirmek, dünyanın tanıdığı oyunculara sahip, futbol dediğimiz zaman Avrupa'da bilinen, radarda bir kulüp olmak istiyoruz."

"Mourinho'nun Fenerbahçe'de bildiği oyuncular var. Acun Bey'in dediği gibi, Szymanski'ye özel bir ilgisi var. Feyenoord'da oynarken onu çok zorlamış. Bazı oyuncular piyasayı değil de oynadıkları oyuncuları, rakip oyuncuları çok iyi bilirler. Szymanski, Mourinho'nun takımını hırpalamış. 30 artı gole katkısı oldu. Benim en beğendiğim tarafı komple defansif ofansif. İpince de bir çocuk. Szymanski'yi Galatasaray alıyordu, Mikonos'tan uçağa bindirdi İstanbul'a getirdiler. Menajeri ondan habersiz yaptıkları için çıldırdı. Biz iyi ki transfer etmişiz. Ekonomik açıdan da çok katkısı olacaktır."

Serdar Ali Çelikler'e sert sözler

"Döner dükkanı yönetememiş adam bize laf ediyor. Döner dükkanını iflas ettirmiş. O gün tutmamış olabilir, önemli olan niyet. Bu baronlar işi yeni çıktı, bu senenin menüsünde var. Amerikan projesi, FETÖ'cü vs vs farklı bir laf değil. Dünyayı yöneten baronlar Fenerbahçe seçimine etki edecekmiş. Deli saçması iddialar. Akli melekelerini yitirdi ya da inandı, birileri gidip bir şeyler anlatıyor. Açıklayın deniyor, yok seçimden sonra. Konuşursam şöyle olur böyle olur. Konuş Aziz Yıldırım konuş. Çık yüzüme konuş."

"Şekip Mosturoğlu'nun üyeleri Aziz Yıldırım'ı aradığı iddiası"

Ali Koç: "Yanıt olacak iş değil. Garip cümleler kurulmuş. Taraf oldu, Dursun Özbek ağzıyla konuştu. Ben durup dururken niye öyle bir şey söyleyeyim. Bizi arayanlar oldu, Divan Kurulu heyetinden de arayanlar oldu. Benim ofisime gelen adama, 'Aziz Başkan kazanınca sen de bizim tarafa gelirsin' denmiş. Bunu şık bulmuyorum, doğru da bulmuyorum. Fenerbahçe'nin Yüksek Divan Kurulu Başkanı, Mourinho'nun imza törenine, basın toplantısına gelmez mi? Uğur Bey hepsine geldi. Yakıştıramıyorum. O kişi seçilmiş kişi, atanmış değil ki. Ben çalışmam, şöyle çalışmam. Yüksek Divan Kurulu toplantılarına katılmam. Yapsınlar bizsiz. Kabul etmiyorum bunu. İleride başkaları yapmasın diye bu reaksiyonu vermemiz lazım. Seçimi yönetemez, bu bir taraf. Vefa Bey'in başkanlığındaki heyet, onlar da Şekip Bey başkanlığındaki heyet. Küçük seçim provası orada olacak. Kongremizden rica ediyorum, çok önemli bir aşama. Cumartesi sabah böyle çıktı, pazar böyle çıkar sonuç diyemezsiniz ama kongre üyelerimizden rica ediyorum, 9.30-10.00 gibi stadyumda olsunlar. Bu işin adil olması lazım. 2018'de Vefa Bey, kurul başkanıydı. Bana 'Aziz Bey'e oy vereceğim, tarafsız olacağım' dedi. Birinci sınıf, mükemmel bir seçim yönetti. Vefa Bey'e güvenimiz var, onu çıkarttık. Oylanacak. Ben seçildiğim takdirde Sayın Vefa Bey, Sayın Uğur Bey ile çalıştığım gibi Sayın Şekip Bey ile çalışabileceğimi düşünmüyorum. (Uğur Bey, Aziz Yıldırım'ın adayı sözleri üzerine) Uğur Bey iyi günde kötü günde kulübün yanında durdu. Bir Yüksek Divan Kurulu başkanı olması gerektiği gibi durdu. Uğur Bey'in ana işi siyaset. Uğur Dündar, Fenerbahçe'yi siyasete soktu gibi güçlü bir şey diyemem."

Erden Timur sözleri

"Galatasaray'da sıkıntılı, çalkantılı dönemler olacağını söyledim arkadaşlarıma. Nitekim içeride ciddi sıkıntılar olmuş. Beni ilgilendiren bir konu değil. Sayın Erden Timur kendi bakış açısını anlattı. Diğer taraf kendi bakış açısını anlatır. Bizim konumuz değil. Onlardan çok belden aşağı laflar geldi, ligi bitirtmeyiz lafları. Beni en rahatsız olduğum konu, 4-5 oyuncuyla beraber ilgilendik, açıklanan paraları biliyoruz. Zaha'yı biliyoruz. Tete için Shakhtar'ı aradım, durumu söylediler, pazarlık bile etmedik, çalım dediler. Ndombele'yi önerdiler, kesinlikle almayız dedik. Sponsor diyorlar, sponsor ismi vermiyorlar. Marka olmaz, takım aşkıyla verilir, bir mesaj yazı falan da görmedik. Futbol sektörü, küçük bir sektör. Bunlar işi aile seviyeme taşıdılar, sertleşmek zorundalar. (Erden Timur'un istifası) Bu işleri geçen ağustosta tahmin etmiştim. Hayırlı olsun."

Zaha transferi

"Biz Zaha'yla 1 sene görüştük. 8.5 milyon euro maaşta bıraktık biz. Çalım mı çalım ama biz o rakamlara imza atmadık. Zaha'nın KAP'a bildirilen rakamına bak, gerçeklere bak, siyahla beyaz kadar farklı."

"Biz Zaha'da masadan kalktık. Selahattin Baki beni aradı, 'Tete ve menajeri burada, akşam gelip görüşmek istiyorlar, maça gelmek istiyorlar' dedi. Sakın gelmesinler dedim. Ertesi gün görüşmek istediler, tamam dedik. Enteresan bir menajeri vardı. Annex 7 diye bir şey var, 30 Haziran'a kadar başvururlarsa Rusya'da Ukrayna'da oynayanlar, kiralık gidebiliyorlar. Şöyle böyle anlattılar. Durun dedim, Shakhtar'ı aradım. Böyle böyle bir adam geldi dedim, 30 Haziran'ı kaçırdılar, 7 Temmuz'da başvurdular dedi. Biz olmaz dedik. O kadar. Futbolun amiri kim, TFF. Harcama limitlerini kim belirliyor?"