Darbe girişiminin ardından kamu kurumları, yargı ve TSK'da tasfiyeler sürerken AKP'de bazı milletvekillerinin bazı darbeciler ve Gülen cemaati üyeleriyle akrabalık ilişkileri olanlar başta olmak üzere hızla bir 'temizlik harekâtı' yapılmasını istediği belirtildi. Parti kulislerinden aktarılana göre, TSK’den ihraç edilen ve tutuklanan Tümgeneral Mehmet Dişli’nin kardeşi olan AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli’nin istifa etmesi bekleniyor. Öte yandan partide MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a yönelik tepkinin de büyüdüğü ileri sürüldü. Partinin son grup toplantısında bir milletvekilinin “Önce üst düzey bürokraside cemaatin adamları temizlenmeli ki, örgütün beli kırılabilsin. Bu tasfiyeler de MİT’in verdiği listelere göre yapılıyor. Ortada darbe girişimini haber vermeyen bir MİT Müsteşarı var. Buna nasıl hâlâ güvenebiliyoruz?” dediği iddia edildi.
Cumhuriyet'ten Emine Kaplan'ın AKP kulislerinden aktardığı haberin tamamı şöyle:
Darbe girişimi sonrası kamu kurumları, yargı ve TSK’de tasfiye operasyonu hızla sürerken; AKP içinde de huzursuzluk yaşanıyor. Parti teşkilatları ve AKP’li il ve ilçe belediye başkanları, belediye meclis üyeleriyle ilgili tarama başlatan AKP’de, operasyonun parti yönetimi, milletvekilleri ve kabineye de sıçrayabileceği kaydediliyor. Partide tasfiyenin zamanlaması konusunda ise farklı görüşler dile getiriliyor. Bazı milletvekilleri, kamuda tasfiye yapılırken partide bir şey yapılmamasını eleştirirken, darbeciler ve cemaatçilerle akrabalık ilişkileri olanlar başta olmak üzere hızla bir temizlik harekâtı yapılmasını istiyor. Bazı milletvekilleri, “Şu şunun yakını, bu bunun akrabası denilerek birileri korunmamalıdır” değerlendirmesini yapıyor. Bir başka görüş ise, darbe girişimi sonrasında meslekten çıkarılanlarla ilgili olarak kimin referans olduğunun belirlenerek, gereğinin yapılması. Partide, MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a yönelik tepki de büyüyor.
Dişli istifa edecek mi?
TSK’den ihraç edilen ve tutuklanan Tümgeneral Mehmet Dişli’nin kardeşi olan AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli’nin ise ne yapacağı merak ediliyor. Parti kulislerinde, Dişli’nin kendisinin istifa etmesinin beklendiği, ancak Dişli’nin şimdilik böyle bir tavır içinde olmadığı dile getiriliyor. Bir MKYK üyesi, “Son toplantıda Dişli’den bir açıklama yapması bekleniyordu. Ancak kendisi varlık barışıyla ilgili yasa tasarısı hakkında konuştu. Kendisinin yerinde olsam istifa ederdim” dedi. Eski danışmanı Ali Koçer’in de tutuklanmasının Dişli’nin durumunu daha da sıkıntılı bir duruma soktuğu kaydediliyor. Bazı milletvekilleri ise şu aşamada yapılacak bir tasfiyenin partiye zarar vereceğini düşünüyor. Böyle düşünen milletvekilleri, “Eğer parti yönetiminde bir tasfiye yapılacaksa bunun kongre yoluyla yapılması daha doğru olur. Cemaatle bağlantısı olduğu tespit edilen kişiler, partinin kurullarına üye yapılmazlar ve sorun çözülür. Eğer milletvekilleri arasında da böyle isimler olduğu tespit edilirse şimdi partiden ihraç yönünde verilecek bir karar partiyi zayıflatır, milletvekili sayısı düşer. Bunun için genel seçim beklenmelidir” görüşünü ifade ediyor.
Fidan’a tepki büyüyor
Partinin geçen salı yapılan kapalı grup toplantısında, bazı vekiller Fidan’ı ağır şekilde eleştirdi. Bir milletvekili, “Kamuda bir tasfiye yapılıyor. Ama üst düzey bürokrasiye dokunulmuyor. Önce üst düzey bürokraside cemaatin adamları temizlenmeli ki, örgütün beli kırılabilsin. Bu tasfiyeler de MİT’in verdiği listelere göre yapılıyor. Ortada darbe girişimini haber vermeyen bir MİT Müsteşarı var. Buna nasıl hâlâ güvenebiliyoruz? Kaldı ki istihbarat zafiyeti olduğunun söylenmesi basit kalır, ötesinde bir durum var. Fidan’ın daha önce yaptığı işler var. Yurtdışına kaçan Zekeriya Öz ve Celal Kara ile cemaatin üst düzey isimlerinin geri getirilmesine ilişkin bir ortam oluşmuştu. Fidan, bunları engelleyen bir tavır izledi. Eğer o isimler getirilebilseydi darbe girişimi engellenebilirdi” dedi.