Politika

AKP'li Reşat Petek'ten ‘çocuk yaşta rızaya dayalı evlilik' değerlendirmesi: Olumlu bir değişiklikti ama...

“Yeni tasarıda üç kanunda değişiklik yapılıyor”

11 Nisan 2018 23:31

AKP Burdur Milletvekili, Meclis Adalet Komisyonu Üyesi Reşat Petek,  çocuk istismarlarına yönelik suçlarda, cezaların artırılmasını öngören kanun teklifini değerlendirdi. Cinsel istismar suçunda, cezaların artırılmasının tek başına yeterli tedbir olmadığını, konuya sloganik cümlelerle yaklaşılmaması gerektiğini belirten Petek "Konuyu bir bütün olarak değerlendirip bir taraftan çocuğa yönelik istismarına karşı yasa tedbirlerini artırırken diğer taftan sosyal tedbirlerin alınması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

Cinsel istismar mağdurlarının, erişkin yaşa geldiğinde rızaya dayalı olarak kendilerine istismarda bulunan kişilerle evlenmeleri halinde, istismarcıların aldıkları cezaların ertelenmesini öngören ve 2005 yılında yürürlükten kaldırılan yasaya da atıfta bulunan Petek, "düzenlemesinin benzer suçların işlenmemesi düşüncesiyle hazırlandığını ancak uygulamada olumlu neticelerinin görülebildiğini söylemenin biraz zor olduğunu" ifade etti.

Adalet Komisyonu Üyesi AKP’li Reşat Petek'in, hükümetin TBMM’ye sevkettiği çocuğa yönelik cinsel istismar suçlarında cezaları artıran 10 maddelik düzenlemeye ilişkin T24'e yaptığı açıklamalar şöyle:

“Yeni tasarıda üç kanunda değişiklik yapılıyor”

"Bu tasarıda, TCK’nin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin Uygulanması Hakkındaki Kanun, Çocuk Koruma Kanunu’nda değişiklikler yapılıyor. Değişikliklerin temel amacı çocukların yararına yeni düzenlemeler getirmek. Yaş konusunda bu tasarıda yeni bir düzenleme getirilmiyor. Ceza Kanununda mevcut olan 102 ve 103. Maddelerde mağdurun yaşı ile ilgili düzenlemeler öngörülen cezalarda artış oranlarında farklılık var.

12 yaşını doldurmamış olanlarda nitelikli istismar olduğunda 50 yıla kadar ceza verilmesi söz konusu, ayrıca burada infaz kanununu sağlamış olduğu, üçte ikisi iyi halli olarak infaz edildiğinde tahliye edilme şartlarının istisnası olarak çocuk istismarı hükümlülerine müebbette 40 yıl, ağırlaştırılmış müebbette 50 yıl şartı getiriliyor oldukça ağırlaştırılan hükümler yani bu konuda yeni bir değişiklik yok.

 “Şüpheli ya da sanık çocuksa“

Çocuğa karşı cinsel istismarda bulunan şüpheli, sanık o da çocuk ise bunlarla ilgili yeni bir düzenleme getirilmiyor zaten çocukların yargılamasıyla ilgili yaş durumundan kaynaklanan indirimler aynen devam ediyor.

 Burada iki konuyu çok iyi ayırt etmek lazım birisi mağdur olan çocuğun yaşı ile ilgili yaş küçüldükçe ceza ağırlaşıyor ancak çocuk tarafından başka bir çocuk istismara uğramışsa bu zaten genel hükümler çerçevesinde çocuğun yaşına onun temyiz kudretine bu konudaki hakkındaki raporlara göre, Ceza Muhakemeleri Kanununda (CMK) usulü hükümleri aynen tatbik ediliyor.

“İstismarcı devlet memuru olamayacak”

Cezaların artırılması pek çok olayda olduğu gibi burada da suç işlenmesinin önlenmesinde tek başına yeterli bir tedbir değildir.  Ama caydırıcılığı yönüyle mutlaka da başvurulması gereken bir tedbirdir.  Ceza yasasında, infaz yasasında, hem de devlet memurları kanundaki değişiklikle bu suçtan mahkum olanların, diğer yüz kızartıcı suçlar gibi memuriyete engel, kamu ve özel sektörde çocukların  yoğun yaşadığı yerlerde  görev almalarını engelleyici tedbirler almak önleyici ve caydırıcı olma özelliğiyle önemli olduğunu düşünüyorum.

“Sosyal, eğitim ve ahlaki yönden alınacak tedbirler var”

Bunun yanında biz sosyal, eğitim, ahlaki yönden alınabilecek tedbirler farklı boyutlarıyla gündemde olmalı ama ne olursa olsun üstün yararını korunmalı diyorum. Bakın meseleye sloganik cümlelerle yaklaşıldığında konuyu anlatmak açısından güç oluyor.

“Çocuğun rızasıyla evlenmesi halinde cezaların ertelenebileceğine ilişkin düzenleme vardı”

Uygulamadan gelen birisi olarak, Türk Ceza Kanununun (TCK)  yine çocuk mağdurları da koruyacak biçimde eğer alınan bütün tedbirlere rağmen bir suç işlenmişse çocuğun rızası ile evlenecek yaşa geldiğinde evlenmesi halinde cezaların ertelenebileceğine ilişkin hüküm eski 765 Sayılı Kanun’da vardı. İlgili 434. Madde ile evlilik halinde affedilmiyordu, ceza ortadan kalkmıyordu ama mahkumiyet verilmişse, soruşturma devam ediyorsa, erteleniyordu. Bu erkek tarafından haksız bir boşanmaya sebebiyet verildiğinde dava veya mahkumiyet rücu ediyordu.

“Benzer suçların  işlenmemesine yönelik olumlu bir değişiklikte  ama..”

Orada bir anlamda mağduriyeti hafifleten, azaltan ya da gideren düzenleme eski kanunda vardı. 2005’den itibaren bu değişti daha sonra cezaların miktarları artırıldı, ileride evlenirsem, mağdur nasıl olsa evlenmek durumunda kalır ben de cezadan kurtulurum düşüncesi ile benzer suçların işlenmemesine yönelik olumlu bir değişiklikti.

 Bu düşünceyle o değişiklik yapılmıştı. Ama uygulamada çok olumlu neticeleri aynı şekilde görülebildiğini söylemek biraz zor, aynı zamanda tartışılan bir konu.

Konuyu bir bütün olarak değerlendirip bir taraftan çocuğa yönelik istismar karşı yasa tedbirleri artırırken diğer taftan sosyal tedbirlerin alınması gerektiğini düşünüyorum.

TCK’nın mülga 434. maddesi uyarınca, ırza geçme ve tasaddi suçlarında, faillerden birinin mağdurla evlenmesi sonucunda ceza ertelenmekte ve dava zamanaşımı süresi boyunca erkeğin kusurundan kaynaklanan bir nedenle boşanmanın gerçekleşmemesi halinde bir şahsî cezasızlık sebebi söz konusu oluyordu."