Meclis Genel Kurulu’ndaki kavga sırasında aldığı darbelerle kaşı açılan ve gözü moraran AKP Şırnak Milletvekili Mehmet Emin Dindar, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal ile CHP Sakarya Milletvekili Engin Özkoç hakkında suç duyurusunda bulundu. Şırnak’tan Ankara’ya gelmek isteyen aşiret üyelerini durdurduğunu söyleyen Dindar, “Meclis güç gösterisi yeri değildir. Kesinlikle şiddette başvurmayacağım, Allah o arkadaşları ıslah etsin” dedi.
Dindar ve CHP’liler arasındaki arbedenin Genel Kurul’da A kapısı olarak adlandırılan bölgede olduğu ve alanın kameraların kör noktasında kaldığı öğrenildi. Olayın adli boyutu nedeniyle Meclis Emniyeti tutanak düzenlerken, hastanede hazırlanan rapor da Adli Tıp ve savcılığa gönderildi.
CHP'li Aygün'den geçmiş olsun
Bülent Sarıoğlu'nun Hürriyet'teki haberine göre, Dindar, hastaneden aldığı raporun ardından Genel Kurul’a geldi. AKP'lilerin sarılarak geçmiş olsun dileğinde bulundukları Dindar, muhalefet kulisinde yer alan mescitten çıkarken CHP Ankara Milletvekili Sinan Aygün’le karşılaştı. Aygün de Dindar’a sarılarak geçmiş olsun dileğinde bulundu. Meclis Başkanı Cemil Çiçek de kulise gelerek Dindar’la sohbet etti ve olayla ilgili ayrıntıları dinledi. Çiçek görüşmenin ardından, “Bu hadise, her yönüyle üzücü ve düşündürücüdür. Bu türlü kaba davranış, ne milletvekili sıfatı ile ne de Meclis’in saygınlığı ile bağdaşır. Maalesef bu dönem bir türlü ölçü tutturulamamıştır. Herkesi sorumlu olmaya ve olaylardan ders çıkarmaya davet ediyorum” dedi.
'Ne yapmayı düşünüyorsun?'
Dindar gece kendisini arayan Başbakan Tayyip Erdoğan’la da 10 dakika görüştüğünü söyledi. Olayı anlatmasının ardından Başbakan’ın “Ne yapmayı düşünüyorsun?” diye sorduğunu belirten Dindar, hukuki süreci işletip maddi, manevi tazminat davaları açacağını Erdoğan’a aktardığını vurguladı.
Dindar, şunları söyledi:
'İntikamım demokratik olacak'
"İçişleri Bakanı’na sözlü ve fiili saldırıda bulundular, ona kalkan oldum, bir şey gelmesin diye. O sırada kafama bir şey vuruldu, yüzüme bir şeyler geldi. Yere düşünce de ayaklarıyla vurdular. Saldırıları şahsımla ilgili değil, ama Meclis çatısı altında bu kin, nefret ne? İntikamım onların yaptığı gibi değil, demokratik olacak. Çok şükür ölümcül bir olay yok. Meclis’in çatısı altında güvenilir hissedeceğimiz ortam yoksa nerede güvenilir hissedeceğiz? Hepimizin Allahı, hepimizin devleti bir.
'Meclis'ten defolsunlar'
Ben o arkadaşlara ‘Allah ıslah etsin’ diyorum. Olaydan sonra Şırnak’tan ne aşiretimi ne teşkilatımı ne de sevdiklerimi bırakmadım buraya gelsinler diye. Meclis güç gösterisi yeri değildir. Kesinlikle şiddete başvurmayacağım. Ya ıslah olsunlar, hadlerini bilsinler ya da bu Meclis’i terk etsinler, defolsunlar. Ben iki şehidin abisiyim. Ben şiddetten yana değilim. Bu kin, nefret, şiddet bulutları dağılsın. Bu iki arkadaşın kabadayılık yaptılar, bu CHP’ye de yakışmıyor, onlara oy verenlere de saygısızlık. Onlara oy veren seçmenlerin de bu olaydan üzüldüğünü düşünüyorum."