Kütahya Belediye Başkanı Mustafa İça, AKP Belediye Başkan adaylarının tanıtımı toplantısında kendisini platforma davet etmediği için tepki gösterdiği sunucu ve il başkan yardımcısı Murat Özleblebici'nin görevinden istifa ettiği bildirildi.
AKP Kütahya İl Başkan Vekili İsmail Dayıoğlu, düzenlediği basın toplantısında, 29 Martta yapılacak yerel seçimlere il, ilçe ve beldelerin tamamında eksiksiz olarak katıldıklarını söyledi.
Adayların belirlenmesinde büyük özen gösterdiklerini belirten Dayıoğlu, 21 Şubatta, Belediye Kültür Sarayı'ndaki aday tanıtım toplantısında, planlanan program akışı içerisinde sunucunun yaptığı hata sonucu İça'nın adının son sırada okunduğunu öne sürdü.
Bu durumun, İça tarafından protesto edildiğini anımsatan Dayıoğlu, şöyle konuştu:
"Programın takdimcisi, yaptığı hatayla ilgili bütün sorumluluğu üzerine almış ve yönetim kuruluna istifasını sunmuştur. Adayların tanıtımı sırasında yapılan hatanın affedilemez özellikte olduğunu biliyoruz."
Dayıoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın tercihiyle yeniden başkanlığa aday gösterilen İça'nın peşinde seçim çalışmalarını sürdürdüklerini sözlerine ekledi.
'Kasıtlı bir davranıştı'
Belediye Başkanı Mustafa İça da düzenlediği basın toplantısında, teşkilat içerisindeki birkaç kişilik grup tarafından kendisine karşı kasıtlı davranışlarda bulunulduğunu iddia etti.
Hizmet yaptığı 5 yıl içerisinde hemşehrilerinin sevgiyle kendisini benimsediğine işaret eden İça, "Teşkilat olarak bize düşen, bu sevgiyi büyütmekten ibaret olmalıydı. Bu konuda maalesef bazı olgunluk beklediğimiz hadiselerde istediğimiz noktaya gelemedik" dedi.
Sunucunun o toplantıda herkesi platforma davet ettiğini, sonuna kadar sabırla beklediğini, ancak çağrılmadığını belirten İça, şöyle devam etti:
"(AK eller) denildi hep beraber güzel bir müzik eşliğinde eller havaya kaldırıldı ama ben yoktum. Milletvekilimizin ikazıyla beni çağırdılar. Ben Kütahya'yı temsil ediyorum, halkım beni sevmiş, desteklemiş, Başbakanım irade koymuş. Başbakanımızın iradesine karşı çıkmak gibi bir tavır içindeydiler. Ben de oraya gidip el kaldırdım. Ondan sonra o arkadaşım kulağıma eğilerek, (Başkanım sizi unuttuk) dedi. İşte o, bardağı taşıran son damla oldu. Bağırmadım, çağırmadım, ama sesim sinirden, stresten bir anda kısıldı. Toplumun huzurunu kaçırmamak için dışarıya çıktım. Daha sonra milletvekilimiz haber gönderdi, geri geldik ve meclis üyesi adaylarımızla el kaldırdık. Sunucu arkadaşımız özür diledi. Teşkilatımızdaki bu arkadaşlar bunun cezasını mutlaka görmeli."