Gündem

AKP Sözcüsü Çelik'tan Ankara Barosu'na: Yaptıkları faşist açıklama tam bir terbiyesizliktir

"Ankara Barosu'nun yayınladığı kadar islamofobik, hukuk düşmanı, nefret düşmanı bir metin görmedim"

28 Nisan 2020 18:10

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Ankara Barosu'nun, LGBTİ+'ları hedef gösteren Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'a tepki gösterdikleri açıklamalarına ilişkin,  "İnsanlık dışı çok metin gördüm, hukuk düşmanı çok metin gördüm ama Ankara Barosu'nun yayınladığı kadar islamofobik, hukuk düşmanı, nefret düşmanı bir metin görmedim" dedi.

TIKLAYIN | Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, LGBTİ+'ları hedef gösterdi: 'Nesli çürütüyor'

AKP Sözcüsü Çelik, partisinin MYK toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. Ankara Barosu'nun Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş hakkında yaptığı açıklamayı sert bir dille eleştirerek, metnin 'faşist zihnetin bir ürünü olduğunu' söyledi.

Çelik, İBB'nin 23 Nisan'da dağıttığı broşürlere ilişkin ise "Aleviliği İslam'dan ayrı bir din gibi göstermenin, Avrupa'da bazı yabancı servisler tarafından yapılan, Alevi vatandaşlarımızı Türkiye'den koparmaya çalışan ama Alevi vatandaşlarımız tarafından güçlü bir şekilde reddedilen bir politika olduğunu biliyoruz. Bu Türkiye'ye karşı bir takım gizli servislerin yürüttüğü bir politikadır. Son derece yanlış buluyoruz ve kınıyoruz" ifadelerini kullandı. 

Çelik Kronavirüs salgınının gidişatıyla ilgili olarak da "Tedbirlere uyarsak Mayıs sonuna doğru normalleşme hızlanır" dedi. 

Çelik, Adana'da uygulamada polisin 'dur' ihtarına uymadığı gerekçesiyle 17 yaşındaki Suriyeli gencin ölümüne yol açan polise ilişkin ise "Suriyeli gencin hayatını kaybetmesinden dolayı üzüntü duyuyorum. İdari ve adli soruşturma yürüyor. Soruşturma titizlikle yürütülecektir" dedi. 

Çelik'in açıklamalarından satır başları şöyle: 

"Diyanet, yasal görevini yapıyor, nefret suçlarıyla mücadele ediyor"

(Ankara Barosu'nun açıklaması) İkinci bir bildiri yayımlayarak kendisinin İslam düşmanlığı yapmadığını söylemeye çalışmış. Fakat bunun yalan olduğu açıklamaya bakınca net bir şekilde görülüyor.İnsanlık dışı çok metin gördüm, hukuk düşmanı çok metin gördüm ama Ankara Barosu'nun yayınladığı kadar islamofobik, hukuk düşmanı, nefret düşmanı bir metin görmedim.

Şimdi birisi Diyanet'in konumu ile ilgili eleştiri yapsa mümkündür. Bu Türkiye'de akademik ve siyasi düzeyde yapılıyor. Laiklik anlayışını felç ederek, laikçilik dediğimiz bir siyasal din üzerinden hem laikliğe hem bu toplumun değerlerine zarar vermişlerdir.

Biz parti olarak laik devlet politikasını desteklediğimizi her zaman söylüyoruz. Ne zamandan beri insanlara kan kokan zihniyete sahiptir demek, arkaik pozitivizm laiklik savunması oluyor. 

Ne zamandan beri insanları 'kadınları yakmaya davet edecek' demek ne zamandan beri laiklik savunucusu anlamına gelmektedir? Tam bir faşist zihniyetin ürünüdür. Diyanet İşleri Başkanlığı yasal görevini yapmaktadır, nefret suçlarıyla mücadele etmektedir. Açıklamasında kimsenin vatandaşlık haklarına saldırı söz konusu değildir. 

"Aleviliğin İslam dışı olarak gösterilmesine karşı açıklama gekliyoruz"

İBB'nin çocuklar için hazırlandığı broşürde Aleviliğin ayrı bir din olarak gösterilmesi provokatif bir yaklaşımdır. Bu konuda bir açıklama yapılmasını bekledik. 

Aleviliği İslam'dan ayrı bir din gibi göstermenin, Avrupa'da bazı yabancı servisler tarafından yapılan, Alevi vatandaşlarımızı Türkiye'den koparmaya çalışan ama Alevi vatandaşlarımız tarafından güçlü bir şekilde reddedilen bir politika olduğunu biliyoruz. Bu Türkiye'ye karşı bir takım gizli servislerin yürüttüğü bir politikadır. Son derece yanlış buluyoruz ve kınıyoruz. Alevi kardeşlerimize yönelik bir provakasyondur. 

Kılıçdaroğlu'ndan bu konu hakkında açıklama bekliyoruz. Aleviliğin İslam dışı olarak gösterilmesine karşı ne diyorlar, merak ediyoruz. 

"Dünyanın her yerine kadar yardım edecek güce sahibiz"

27 Nisan e-muhtırasının yıl dönümü. Eğer o kabul edilseydi bizim hükümetlerimiz de kötürüm hale gelecekti. Ama kabul edilmediğinden muhtıra olması istenen şey bir kâğıt parçasına dönüşmüştür. 27 Nisan Türk siyasi tarihi açısından sıradan bir gün değildir. Demokrasinin vesayete karşı en net karşı duruşudur. 

İnsanınızın hayatını koruyacak kriz yönetimine ve sağlık altyapısına sahip değilseniz, büyük devlet olmanız hiç bir anlam ifade etmiyor. Filistin'den dünyanın her yerine kadar yardım edecek güce sahibiz. Bütün dünyanın unuttuğu Filistin'e bir tek Türkiye yardım etmiştir. 

Hafter darbe girişiminde bulunmaya çalıştı. Libya halkının geleceği açısından BM'nin tanıdığı hükümetin arkasında durmaya devam ediyoruz.

TIKLAYIN | LGBTİ+'ları hedef gösteren Diyanet İşleri Başkanı’na Ankara Barosu’ndan tepki: Konuşmayı şaşkınlık ve ibretle izledik

TIKLAYIN | Diyanet Başkanı Ali Erbaş'a yönelik açıklaması nedeniyle Ankara Barosu'na soruşturma başlatıldı

TIKLAYIN | Diyarbakır Barosu yöneticilerine de Diyanet soruşturması