Politika

AKP grup toplantısında protesto

AKP grup toplantısı protestoyla başladı. Başbakan Erdoğan'ı, Greenpeace üyesi bir kişi ‘Mersin, Sinop nükleer santral istemiyor’ yazılı pankartla protesto etti.

09 Şubat 2010 02:00

T24 - AKP grup toplantısı protestoyla başladı. Konuşmasını yapmak için kürsüye gelen Başbakan Erdoğan’ı, Greenpeace üyesi bir kişi ‘Mersin, Sinop nükleer santral istemiyor’ yazılı pankartla protesto etti. Güvenlik görevlileri, protestoyu yapan kişiye hemen müdahale etti. Başbakan Erdoğan ise ‘Açın kapıları gitsinler. Biz provokasyonlara izin vermeyiz’ diyerek yanıt verdi.

Başbakan Erdoğan, konuşmasında 'MHP sıralarına 1 metreden fazla yaklaşan AKP'liler ne olacağını görür' diyen MHP lideri Bahçeli'ye de yanıt verdi. Erdoğan, 'Bahçeli'yi tıp dünyasına havale ediyorum' dedi.


İşte Başbakan Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:


 
Greenpeace protestosu

Medya mensuplarına açın kapıları. Açın gitsinler. Ülkemizin ciddi meselelerini takip edenler bizimle ediyor zaten. Etmeyenlere de açın kapıları açın gitsinler.

Elinde 2 tane paçavra ile gelecek, Türkiye’nin nükleer enerjiden faydalanmasını provoke etmek isteyenlere izin vermeyiz. Birileri ellerine 2 tane paçavra tutuşturuyor. Onlar da geliyor, bildiklerinden değil.


Engel olunan AKP değil, Türkiye'dir

Okullaşma oranında okul ve sınıf başına düşen öğrenci sayısında önemli değişiklikler oldu. Derslik başına düşen öğrenci sayısında hedefimiz 2012-13 öğretim yılında 30 öğrenci idi. Biz bu hedefi şu anda aştık.
 
Başbakan meslek lisesi mezunu, imam hatip mezunu olduğu için mi bunları yapıyorsunuz? Çok çirkin bir şey. Böyle bir şey olmaz. AKP'li Çavuşoğlu AKPM’ye başkan olacak. Siz hala katsayıyı konuşuyorsunuz.

Ülkemiz dünya genelinde adaleti savunacak, siz hala belli kesimlere, belli okullara üniversiteye girişte engeller çıkartacaksınız. Bu akla da aykırıdır, vicdana da aykırıdır.
Engel çıkaran bir zihniyetin bu ülkeye, bu millete ne faydası olabilir. Yasama da yargı da yürütme de medya da sivil toplum da bu süreçte yapıcı rol oynamalı. Engel olunan AKP iktidarı değil, Türkiye’dir.


MHP’nin haçlı benzetmesi

İnternetten görüntü indirip benimle, benim eşimle, peygamberimle dalga geçmek için kullanmak terbiye dışıdır, izan dışıdır.

Bahçeli ve arkadaşları ile ilgili internette ne tür hezeyanların dolaştığını biliyoruz. Ama bunları Meclis kürsüsüne taşımak bizim terbiyemizle asla bağdaşmaz. MHP, AKP’yi haçlı ordularına benzetecek kadar densiz bir yaklaşım içinde. Bu çatının altında bu ülkede demokrasi mücadelesi veren bir partiyi sen nasıl böyle bir çirkin benzetmeyle ortaya koyarsın. Teşbih hata kabul etmez.


Bahçeli'yi tıp dünyasında havale ediyorum

Bahçeli diyor ki: 'MHP sıralarına 1 metre yaklaşanlar ne olacağını görür' Bunu tıp dünyasına havale ediyorum. Bu nasıl bir anlayış. Nasıl bir düşünce özgürlüğünden yana olmak. Hani bunlar demokrasiyi savunacaktı.  Zeytinyağı gibi üste çıkıp özür bekliyorlar.

Bahçeli benim faşizmi bilmediğimi ifade ediyor. Evet Bahçeli biz faşizmi sizin kadar iyi bilmeyiz. Faşizmle sizinki kadar bağlantımız yok.


Üslubunuz devam ederse sizi ciddiye almayacağız

Hamasetle, tahriklerle ortaya koyduğunuz söylem siyasi zihniyetinizi yansıtıyor.  Biz adam aldırma da geç diyemiyoruz. Meclis’teki bir partiyi görmezden gelemiyoruz. Bu üslubunuz devam ederse kusura bakmayın biz de sizi ciddiye almayız.

Mesele kişisel bir mesele değil. Mesele bu ülkenin meselesidir. Onların siyasetteki kavgası kişisel bir mücadele olabilir. Siyasete kişisel hırslarımızı tatmin etmek için girmedik
Mağdur edebiyatı yapmıyoruz.  Ama haksızlığa boyun eğmek de siyasetimizde kendisine yer bulmamıştır.  Nerede aksaklık varsa cesaretle üzerine gittik. Ak Parti çetelerle mücadele ediyor diyerek çeteci oluyor


Kılıçdaroğlu'na gönderme

Muhalefette en son geldikleri nokta o ne veriyorsa ben 5 fazlasını veriyorum noktasıdır. Ulaşabildikleri en son nokta budur. Dün Altındağ’da bir fakir fukaranın evine gitmişler. Maşallah güzel gelişmeler bunlar. Günübirlik olmasın. Bundan sonra da devam etsin.

Sayın Baykal çıkmış her aileye 300 lira maaş bağlamayı vaat ediyor. Peki kaynak ne? Bizden öncekilerin yaptığı gibi Merkez Bankası’nın banknot matbaası. Bunlar matematik de bilmiyor. Milletin aklıyla dalga geçiyor.


Baykal ödünç oy istiyor

Gelin önümüzdeki seçimde bize ödünç oy verin diyor. Sayın Baykal, bu millet inandığına borcu verir. Senin itimat edilir yanın yok ki. Bu ülkede 2 anahtarı ellerinde salladılar, bir araba, bir ev dediler. Mazotu bir liraya indireceğim diyen de çıktı. Ama onlar şimdi Türkiye’de değil. Kaçıp gittiler.

Daha da ileri, gidip Boğaz Köprüsü’ne otobüs durağı yapacağım, deniz getireceğim diyenler bile çıktı. Bunları söyleyenler emekliliklerinin tadını çıkarıyor. Millet de onları müstehzi bir ifadeyle yad ediyorlar.
 

Seçimler zamanında olacak
 
Bu millet rüşvet gibi vaatlerle senin arkandan gelmez Sayın Baykal. Sen bu milletin sofrasına oturup çorbasını paylaşmazsan bu millet sana güven duymaz.

Dün ilk denemeyi yaptılar. Altındağ’da bir eve gittiler. Siz bu milletin gerçek gündemini bilmezseniz bu millet size güven duymaz

Bu seçimde de başarıya ulaşamazsa jübilesini müzmin bir muhalefet olarak yapacak. Seçimler zamanında yapılacak. Bu ülke yıllar sonra elde ettiği istikrarı erken seçimlere kurban etmeyecek. O yüzden Baykal da Bahçeli de kendilerini yormasınlar. Son aylarda çok sevindirici sinyaller almaya başladık.