Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin "Yüzde 10 ağır” sözüyle dile getirdiği seçim barajının aşağı inmesi konusunda AKP'nin “İstikrar için baraj da gerekli” diyerek sıcak bakmadığını belirtti. AKP'nin bir şartla barajın düşürülmesine sıcak baktığını söyleyen Sarıkaya, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın “Daraltılmış bölge olsun, baraj aşağı insin, dar bölgeye geçilirse de tamamen kalksın” önerisine dönüldüğünü ifade etti.
Muharrem Sarıkaya'nın "Baraj tamam ittifak masada" başlığıyla (28 Kasım 2017) yayımlanan yazısı şöyle:
Milletvekili seçim barajı ve siyasi partilerin kimlikleriyle ittifak kurmalarına olanak veren düzenlemelerde sonuca yaklaşıldı.
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “% 10 ağır” sözüyle dile getirdiği seçim barajının aşağı inmesi konusunda AK Parti’deki direnç aşılırken, ortak liste ittifakı konusunda ise bir noktaya varılamadı.
Bu aşamada CHP’den de farklı bir model önerisi geldi.
Barajın indirilmesinden başlayarak varılan noktayı özetlemek gerekirse...
Henüz partilerin resmi temsilcilerinin görüşmeleri başlamamış olmakla birlikte, barajın indirilmesi konusunda bir yere varıldı.
“İstikrar için baraj da gerekli” gerekçesiyle % 10’dan aşağı inmesine sıcak bakmayan AK Parti, “daraltılmış bölge şartıyla” bir miktar düşürülmesine sıcak bakmaya başladı.
AK Parti, başbakanlığı döneminde Erdoğan’ın da önerdiği gibi, “daraltılmış bölge olsun, baraj aşağı insin, dar bölgeye geçilirse de tamamen kalksın” önerisine dönmüş bulunuyor.
Buna göre seçim çevreleri “beş milletvekilini geçmeyecek şekilde daraltılmış bölgelere” parçalanacak.
Örneğin, 36 milletvekili çıkaracak Ankara, bugün üç bölge iken muhtemelen 8 bölgeye ayrılacak.
Daraltılmış bölge de bir nevi baraj niteliğinde olduğundan ülke barajının önemi kalmayacak.
AK Parti, bundan dolayı barajın % 7 veya % 8’e inmesinden yana...
Daha aşağı inmesine ise şu gerekçeyle sıcak bakılmıyor:
“Eğer % 5’ten aşağı inerse ötanazi olur; geçmişte CHP-DSP veya ANAP-DYP arasındaki gibi kardeşlerin şiddetli rekabeti doğar. Örneğin, SP barajı zorlar. Çok parti parlamentoyu kilitler, imtiyazlı azınlığı yaratır.”
Tercihli karmaşık
AK Parti, Bahçeli’nin önerdiği, partilerin amblemlerinin yer aldığı tercihli ittifak modeline de soğuk.
Bunun seçmenin kafasını karıştırıp sandıktan soğutmasının yanında, “ittifak sağlanarak oluşturulmuş listelerin seçmene yeniden düzenletilmesi anlamına geleceği ve iç yarışı körükleyip kayba yol açacağından” kaygılılar.
Ancak tercihli ittifak 1991’de RP-MÇP- IDP ortak listesinde de uygulanmıştı.
RP güçlü diğerleri baraj sorunlu olduğundan, liste sıralamasında MÇP ve IDP’nin yerlerini ciddi oranda değiştirecek sonuca yol açmamıştı.
Tam tersine RP’nin milletvekili adayları arasında yarışa neden olup İstanbul’da sıra değişimine yol açmıştı.
AK Parti, belki de bundan dolayı siyasi partilerin kendi kimliğiyle tek listeli ittifaka olumlu yaklaşıyor, ancak tercihe oy çatışmasıyla kayba neden olacağı kaygısıyla sıcak bakmıyor.
CHP önerisi
CHP ise barajın tamamen kaldırılması, olmazsa % 3 civarına indirilmesi taraftarı.
Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan da dünkü sohbetimizde, “Barajı ele almadan ittifakı konuşmak doğru değil” dedi.
İttifakta da “partiler yerine, milletvekillerinin tercih edileceği sistemin getirilmesinin yararlı olacağını” belirtip ekledi:
“1991’de olduğu gibi adaylara dönük tercih sistemi doğru olur. Seçmen ile seçilen ilişkisini güçlendirir. İttifaka olanak tanıyan daraltılmış bölge ve tercihli oy daha doğru olur.”
Görülen o ki, baraj konusunda bir esneme söz konusu olacak; tercih ise daha çok tartışılacak...