Medya

Akit, spikerini savundu: Savcılığa verenler, milletten cevabı sandıkta alırlar!

"Ahmet Keser'i veya Akit TV'yi, TSK'yı savunduğu için savcılığa vermek, milliyetçi olma iddiası ile kurulan İYİ Parti'nin işi mi olmalıydı?"

28 Şubat 2018 17:10

Yeni Akit yazarı Ali Karahasanoğlu, Akit TV'de yayınlanan "Gün Başlıyor" programında “Sivil öldürecek olsak Cihangir'den başlarız, Nişantaşı, Etiler, değil mi? Yani bir sürü hain var. Türkiye Büyük Millet Meclisi var"  sözleri nedeniyle hakkında soruşturma başlatılan sunucu Ahmet Keser'ini savundu. Keser'in kimseye “Şuradaki sivilleri vurun” demediğini ileri süren Karahasanoğlu, onun “TSK eğer sivil öldürmek istiyorsa.. Afrin’e niye gidiyor.. Sivil her yerde var.. TSK, Türkiye’de sivillere dokunmuyorsa.. Eli silahlılar dışında kimse ile mücadele etmiyorsa.. Aynı TSK, Afrin’de de, sivillere dokunmuyordur.. ‘Dokunuyor’ diyen, bir mantıksızlık içindedir. Hem TSK’nın Afrin’de sivilleri öldürdüğüne dair bir belge gösteremiyorlar. Hem de TSK’nın Türkiye içinde sivillerle küçücük bir mücadelesini gösteremiyorlar..” dediğini söyledi.  "Ahmet Keser’i veya Akit TV’yi, TSK’yı savunduğu için savcılığa vermek, milliyetçi olma iddiası ile kurulan İYİ Parti’nin işi mi olmalıydı? diye soran Karahasanoğlu, "Bu askerlere “Sivilleri öldürüyor” diyenlere susup, Ahmet Keser’i savcılığa verenler, milletten cevabı, sandıkta alırlar" dedi.

Karahasanoğlu'nun Yeni Akit'te "İYİ Parti icraata iyi başladı!" başlığıyla yayımlanan (28.02.2018) yazısı şöyle:

"Nedir ilk icraatları?

Akit TV’yi savcılığa verme..

Niçin?

“TSK, sivilleri öldürüyor” iftirasına, İYİ Parti yeterli cevabı verememiş.

MHP verememiş.

AK Parti verememiş..

Savcılar, anında Twitter ise Twitter, Facebook ise Facebook sayfalarını kapatamamış.

Daha önceki deneyimlerde, zaten kapatmaya çalıştığında, Facebook “Bizi ilgilendirmez” diyerek, savcılığın taleplerini geri çevirmiş.

Twitter “Bizim kurallarımızda sizin iddialarınız sorun teşkil etmiyor” demiş, Türkiye Cumhuriyeti’nin savcılarını takmamış..

Akit TV’de Ahmet Keser de..

“Bu ne hal.. Bizim askerlerimiz Afrin’de şehit olurken.. Canlarını ortaya koyarak bir mücadele verirken. ‘Bir sivil ölmesin’ diye, kendi canını tehlikeye atarken.. Bir de ‘Sivilleri öldürüyorlar’ diye iftiraya mı maruz kalacak.. Bu nasıl bir ülke” diye endişelenmiş.. Dertlenmiş.. 

Bence Ahmet Keser’in sözlerinde hukuki bir sorun yok ama..

Haydi diyelim, eleştirilerin yoğunluğunu dikkate alarak, kastını aşmış ama..

Kemalistlerin, solcuların, HDP’lilerin, PKK’lıların benzer durumlarda söyledikleri ile kıyaslarsanız bence sözlerinde suç niteliğinde bir ifade yokama..

“Tükürüğümüzle boğarız” diyen PKK’lıların sözleri ile kıyaslarsanız, daha sıhhatli bir yorum yapmış olursunuz ama..

Hepsini bir kenara bırakalım..

Ahmet Keser’i veya Akit TV’yi, TSK’yı savunduğu için savcılığa vermek, milliyetçi olma iddiası ile kurulan İYİ Parti’nin işi mi olmalıydı?

Maalesef öyle olmuş.

İstanbul İl Başkan Yardımcısı Mehmet Fatih Savaş, işini gücünü bırakmış..

Küçükçekmece Savcılığı’na dilekçe vermiş..

“TSK’nın sivil katliamı yapmadığı”nı söyleyen. Sonrasında da “TSK’nın eğer sivil öldürmeye niyeti olsa, Afrin’de ne işi var” diyen Keser’in cezalandırılmasını istemiş..

İYİ Parti’yi, çok iyi bir icraatla, kamuoyuna tanıtmış olmuş..

Yaşa varol Mehmet Fatih..

Yaşa varol İYİ Parti!..

Baktım, kim bu Mehmet Fatih Savaş diye..

Avukat imiş..

Türk Ceza Hukuku Derneği üyesi imiş.

Hani Ergenekon davaları sırasında bol bol yazdığımız.

Avukatlarla hakimlerin karıştığı, tek çatı altında toplandıkları sözde sivil toplum kuruluşu..

DGM hakimlerinin üye olduğu dernek..

Aynı zamanda DGM’de dava takip eden avukatların da üye olduğu bir dernek..

Avukatlarla hakimleri buluşturan böyle bir derneğe ne ihtiyaç vardır, dernek faaliyetleri içinde neler yapılır, ayrı konu..

Merak edenler, eski yazılarımıza baksınlar..

Ama ben bu konuyu araştırırken, farklı bir konuyu konuştuğumuz yargı mensubuna sordum, “Tanır mısın?” diye.

“Haaa. O mu?.. Uyuşturucu davalarına giren milliyetçi avukat” dedi..

O noktada bende ekran karardı..

“İYİ Parti’ye hayırlı uğurlu olsun” dedim..

Uyuşturucu davalarının avukatı, İYİ Parti’de politika yaparsa..

Ben bu partiye % 1 oy oranını bile çok görüyorum ama..

İhtimal olarak söyleyelim, bunlar işbaşına gelecek olsa, neler yaparlar, artık siz takdir edin..

Bizim mahallede de, Ahmet Keser’in sözlerine ilginç eleştiriler geldi..

Hemen belirteyim..

Keser’in sözlerinden, kesinlikle eleştirilen nitelendirmeler çıkmaz, çıkarılamaz..

Keser kimseye, “Şuradaki sivilleri vurun” falan demiyor.

Sosyal medyada. Hatta bazı televizyonlarda.. Bazı gazetelerde, “TSK, Afrin yolunda sivil katliamı yapıyor” iftiraları atılırken..

Bir mantık yürütmesi yapıyor..

“Düz mantık” diyebilirsiniz..

Mantıksal olarak eleştirebilirsiniz..

Ama “Ahmet Keser, ‘Şunları şunları vurun’ diyor” derseniz..

Ahlaksızlık yapmış olursunuz.

İftira atmış olursunuz.

TSK’ya atılan iftiraları görmezden gelip, tekrar başka bir iftiraya daha imza atmış olursunuz..

Keser’in dediği, “TSK eğer sivil öldürmek istiyorsa.. Afrin’e niye gidiyor.. Sivil her yerde var.. TSK, Türkiye’de sivillere dokunmuyorsa.. Eli silahlılar dışında kimse ile mücadele etmiyorsa.. Aynı TSK, Afrin’de de, sivillere dokunmuyordur.. ‘Dokunuyor’ diyen, bir mantıksızlık içindedir. Hem TSK’nın Afrin’de sivilleri öldürdüğüne dair bir belge gösteremiyorlar. Hem de TSK’nın Türkiye içinde sivillerle küçücük bir mücadelesini gösteremiyorlar..”

Birileri çıkıp, “Hayır bunu da söyleyemezsiniz” diyebilir..

TSK’nın maruz kaldığı iftiraları, görmezden gelmeye kalkışabilir..

Kendi açısından bunu yapabilir.

Ama bırakın da..

Ciğeri yanan bazıları da..

“Yaptığınız terbiyesizliktir. Yaptığınız iftiradır. Yaptığınız zulümdür” desin..

Utanmazların yüzüne tükürsün..

PKK’nın, Türk askerini tükürükle boğacağını söyleyebilen veya bunlara oyverebilen, veya bunlara sosyal medyada destek verebilenlere..

“Yazıklar olsun hepinize” diyebilsin.. 

Çünkü Afrin’de şehit olan 40’a yakın askerimiz..

Şan için.. Şöhret için.. Mal için oraya gitmedi..

Hatırlıyorsunuz, bir askerimizin tank üzerinden ailesine mesajı, “Bizi beklemesinler” idi..

Bu askerlere “Sivilleri öldürüyor” diyenlere susup, Ahmet Keser’i savcılığa verenler, milletten cevabı, sandıkta alırlar..

Hatırlatalım dedim.."