Hükümete yakınlığıyla bilinen Akit gazetesi, 8 Aralık 2002'de evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Ankara Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu'nu Fethullah Gülen'in talimatıyla öldürüldüğünü iddia etti. Akit'teki haberde, "FETÖ’ye bağlı bir eğitim kurumunda yöneticilik yapan ve hükümlü olduğu bir başka dava sebebiyle cezaevinde bulunan Davut Şafak isimli şahıs, bir avukata yazdığı mektupta, Hablemitoğlu suikastının emrini, hain FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in ‘Topal Kazım’ lakaplı halasının oğlu Kazım Avcı’nın verdiğini; kendisinin de bu ana şahit olduğunu öne sürdü" ifadeleri kullanıldı.
Akit'te yer alan haber aynen şöyle:
18 Aralık 2002 tarihinde Ankara’daki evinin önünde uğradığı silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybeden Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastına ilişkin çok çarpıcı bir gelişme yaşandı. Geçmişte FETÖ’ye bağlı bir eğitim kurumunda yöneticilik yapan ve hükümlü olduğu bir başka dava sebebiyle cezaevinde bulunan Davut Şafak isimli şahıs, bir avukata yazdığı mektupta, Hablemitoğlu suikastının emrini, hain FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in ‘Topal Kazım’ lakaplı halasının oğlu Kazım Avcı’nın verdiğini; kendisinin de bu ana şahit olduğunu öne sürdü.
Bolşevik baykuşun sesini kesin!
Şahit olduğu olayın 2000 yılının Şubat ayında Özel Öğretim Genel Müdürlüğü’nde Şube Müdürü olan Kazım Avcı’nın odasında yaşandığını kaydeden Şafak, mektubunda özetle şu ifadeleri kullandı: “Ankara’ya Özel Öğretim Genel Müdürlüğü’ne Beşevler’e gittim. Amacım hizmet belgesi almaktı. Genel Müdür İbrahim Avcı yerine yanlışlıkla soy ismi Avcı olan Şube Müdürü Fetulah Gülen’in kuzeni Kazım Avcı’nın odasına girdim. Sekreteri, ‘Hoca abdest almaya gitti, birazdan gelir’ dedi. O sırada masasının üstünde Dr. Necip Hablemitoğlu’nun ‘Köstebek’ isimli kitabı dikkatimi çekti. Her cümlesinin altını çizmiş, küçük notlar almıştı. Kendisi gelince hizmet belgesine ihtiyacım olduğunu söyledim. Belgeyi ikindi vakti gelip alabileceğimi söyledi. O vakit geldim. Kazım Avcı içeride sivil bir polisle Hablemitoğlu hakkında konuşuyordu. ‘Bolşevik baykuşunun sesini kesmek gerekir. Bu it soyu 10 yıl bizim hedefimizi ötelettirir. Ben hoca ile görüştüm. Gerekeni yapın..’ ifadelerine şahit oldum”.
Haberin tamamı için tıklayın