Gündem

Akın Atalay: Can Dündar yargılanan değil yargılayandı!

Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, 3 ayrı dava için hakim önüne çıktı

18 Aralık 2015 04:05

Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'ın İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde 3 davadan yargılanmasından sonra açıklama yapan avukatı Akın Atalay, “Bugün görülen duruşmalara ilişkin sadece şunu söyleyebilirim: Bugün yargılanan Can Dündar değil de, yargılayan Can Dündar'dı" dedi.

Cumhuriyet'te yer alan habere göre,  Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı bahçesinde Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'ın eşi Dilek Dündar ile birlikte gazetecilere açıklama yapan Cumhuriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Avukat Akın Atalay, şunları söyledi:

“Bugün Can, 17-25 Aralık yolsuzluk olayları ile ilgili daha önceden yazdığı 6 gün süren bir yazı dizisi ve ondan yaklaşık 1 ay önce yazdığı bir başka köşe yazısı nedeniyle açılmış davaların duruşmalarına girdi. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan, Binali Yıldırım ve 17-25 Aralık soruşturmasında şüpheli olarak adı geçen işadamlarının yaptığı şikayet sonucunda, kendilerine hakaret edildiğine dair bahisle açılmış davalar. Henüz esas hakkında savunmaya geçmedik.

 

"Esasta gören gözler için yargılanan Can Dündar değildi"

 

Bugünkü mahkeme salonunun kompozisyonu şunu gösterdi: Bu yolsuzluk olayları fezlekelere yansımış, savcıları kararlar almış. Bu yazılardan çok sonra takipsizlik verilmiş. Çünkü biz bu dosyaların açılacağına inanıyoruz. Bugün orada bulunan herkes şunu gördü: Her ne kadar şekil olarak sanık kürsüsünde Can Dündar, müştekiler kürsüsünde diğerleri olduğu halde, esasta gören gözler için yargılanan Can Dündar değildi. Can Dündar da bunu ifade etti. Kendisi sadece gazetecilik görevini yaptığını ve Türkiye'yi sarsması gereken ölçüde büyük yolsuzluk haberlerine vakıf olup da, hem de soruşturmaya konu bir olayı yazmamanın asıl gazeteciliğe ihanet olacağını belirtti."
 

 

"Suçlular dışarıda, haber yapanlar içeride"

 

Can Dündar'ın eşi Dilek Dündar da, "Ülkelerin tarihlerine geçen tarihler vardır. 17-25 Aralık bunlardan biri. Can, bu davada, 17-25 Aralık soruşturmasında hakaretten mahkemeye çıktı. Ne kadar üstü kapatılmaya çalışılsa da, 17-25 Aralık çok önemli. O yüzden hakaret de yok. Suçlular dışarıda. Haber yapanlar içeride. Burada hakaret edildiği iddia ediliyor. Can bu davada hakaret etmediğini, fezlekeleri yayınladığını söyledi" dedi.


 

İlgili Haberler