Politika

Ailesi Dersim’de katledilen Halazur Nine kışla yapılan 100 bin dönümlük arsasını istedi

TBMM Dilekçe Komisyonu’na Dersim olaylarında ailesinin tümünü kaybeden 85 yaşındaki Halazur Geviş başvurdu.

15 Mart 2012 21:20

 

Hülya Karabağlı

T24/ ANKARA

 

TBMM Dilekçe Komisyonu’na Dersim olaylarında ailesinin tümünü kaybeden  85 yaşındaki Halazur Geviş başvurdu. Halazur Nine, “1938 yılında yapılan Dersim Katliamı’nda, ailemden ve akrabalarımdan hiçbiri kalmamıştır. Bu dönem yaşanan olaylarda katledilmişlerdir” dedi. Olayların insan boyutuyla sınırlı kalmadığını anlatan Halazur Nine, askeri kışla yapılan 100 bin dönümlük arazisinin iade edilmesini istedi.

 

900 dilekçe

 

Komisyon Başkanı Çanakkale Milletvekili Mehmet Daniş, resmi çalışmalarına önümüzdeki günlerde başlayacak olan Dersim Olaylarını Araştırma Komisyonu’na dilekçe yazğdığını söyledi. Bugün itibariyle başvuru sayısı 900.  Tunceli’den İstanbul’a uzanan yelpazede dilekçe yağıyor.

 

Yeniden ‘Dersim’ olsun

 

Aileler, başvurularında “Yazılı olarak özür dilenmesi, manevi tazminat ödenmesi, Tunceli’de olaylarla ilgili müze kurulması, olaylarla ilgili film ve belgesellere devlet desteği verilmesini, ‘Dersim’ adının geri verilmesi, tüm arşivlerin açılması ve öldürülenlerin mezar yerlerinin açıklanmasını istiyor.

 

85 yaşındaki Halazur nine 

 

 

Desim’in canlı tanıklarından Halazur Nine’nin başvurusu en dikkat çekenlerden.  Olaylar sırasında 10 yaşında olan Halazur Nine, başvurusunda, olayların sadece sürgünle kalmadığını, devlet tarafından el konulan bölgedeki arazilerini de anlattı. Halazur Nine başvurusunda şöyle dedi:

 

‘Ailem ve akrabalarım katledildi’ 

 

"1938 yılında yapılan Dersim Katliamı’nda, ailemden ve akrabalarımdan hiçbiri kalmamıştır. Bu dönem yaşanan olaylarda katledilmiştir. Kendi hikâyemi burada anlatmayacağım ama çocuklarımızın, hatta torunlarımızın çektiğimiz acıları ve bize yaşatılanları belki bir gün yazacaklarına inanıyorum. Ben, eski ismi ile Deşt yeni ismi ile Geyiksuyu mevkiindenim. Katliamda babamı (Kerem oğlu Mustafa), dedemi (Kerem), büyükannemi (Besi), akrabamız Kara Hasan'ı, karısı ve kızını kaybettim.

 

 

‘Katliamdan bir tek ben kaldım’

 

‘’Ben ailemden geri kalan tek kişiyim. 1938 katliamından sonra aileye ait yaklaşık 100 bin dönümlük araziye askeri kışla kuruluyor. Halen bu yerde askeri tesisler bulunmakta. Bir kaç kez mahkemeye başvurup arazimi geri almaya teşebbüs ettim ama arazinin bana ait olduğunu bilenler korkusundan şahitlik etmediler. Mahkeme de keşif götürmeyi kabul etmedi. ‘Boşuna dava açma’ dediler. Ben de açmadım.

 

Asker, söz konusu olduğunda ve bölgede sürekli faili meçhul cinayetler işlendiğinden ben dahil herkesin korkmasının normal olduğunu düşünüyorum. Atalarımın öte dünyada kemiklerinin sızlamasını ve bu dünyadan gözlerinin açık gitmesini istemiyorum. Bu nedenle arazimi geri almak istiyorum. Konuyla ilgili gerekli araştırmaların yapılmasını ve bu konuda bilgilendirilmemi saygılarımla arz ederim.”

 

 

Halazur Geviş'in kızı Fazma Geviş Öztürk, annesi adına arazi mücadelesini yürütürken, dedesi Kerem Yaprak’ın 1908 yılında Harputlu bazı kişilerle birlikte ABD’ye gittiğini, orada kazandığı parayla da daha sonra gelip o arazileri satın aldığını ancak olaylarda öldürüldüğünü söyledi. Annesinin, “Arazilerin tapusu sandıkta, kesenin içindeydi” dediğini ancak katliam sırasında bu belgelerin kaybolduğunu belirten Öztürk, yaptıkları araştırmalarda tapu kayıtlarının da silindiğini tespit ettiklerini söyledi