Kamuoyuna “Van’da iki Kürt köylünün helikopterden atılması” şeklinde yansıyan iddiaları araştırıp raporlaştıran İstanbul Bağımsız Milletvekili Ahmet Şık, raporu yazma sürecini ve yaşanan olaya dair yaptığı araştırmayı anlattı. "Herkes kendine sorsun: Bu insanlar benim komşum olsaydı ne yapardım?” diyen Şık, "Sessizlik sarmalı hepimizi boğacak" dedi.
İstanbul Bağımsız Milletvekili Ahmet Şık, 2 Kasım’da Meclis’te yaptığı bir basın toplantısında bir rapor açıkladı. Kamuoyuna “Van’da iki Kürt köylünün helikopterden atılması” şeklinde yansıyan iddiaları araştırıp, raporlaştıran Şık, Osman Şiban’ın komalık, Servet Turgut’un ölümüyle sonuçlanan olayların aslını ortaya çıkardı.
Mersin, Van Merkez ve Van Çatak ilçesine bağlı Sürik ilçesine giden Şık, başta evinde tedavisine devam eden mağdur Osman Şiban olmak üzere, avukat ve görgü tanıklarıyla görüştü. Ancak Van’da Vali, Savcı ve başsavcı ve komutan, Şık’ın görüşme talebini reddetti.
Kısa Dalga Podcast'te Mehveş Evin'in sorularını yanıtlayan Şık, “Arkadaşlarımızı şehit edenler bunların evine girip çıkıyordu diyor Soylu. İHA görüntüleri, heron görüntüleri var diyor, ama nerede? Gerçekten bu insanlar yardım ve yataklık suçu işlemiş olsalar dahi senin görevin, onu sağlıklı biçimde gözaltına almak ve mahkemeye çıkarmak. Öldürmek değil!” ifadelerini kullandı.
Raporun açığa çıkardıklarını anlatan Şık, "Valisinden İçişleri Bakanlığı’na, herkesin olayı örtbas etmek için yalan söylediğini" raporu Meclis’te olan, olmayan tüm siyasetçilere gönderdiğini, grup toplantılarında kimsenin bir şey söylemediği belirtti. Şık, yargının tutumuna dair de “Avukatlar olay yerinde keşif yapmak istiyor. Savcı diyor ki güvenlik sağlanamadığı için gidemeyiz. Ama ben gittim! Aslında işini yapmak istemiyor. Ya da failin kim olduğunu biliyorum, araştırmak istemiyorum tavrı var” diyor.
Yayının tamamını dinlemek için tıklayın: