Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un "Bizim bu bağımsızlık meselesini ciddiye almamız lazım. Bizim için bağımsızlık gavura 'gavur' diyerek karşısına dikilebilmektir" açıklamasını eleştirdi. Hakan, "Aramızda zaten bir avuç kalmış gayrimüslim azınlığı aşağılamaya, 'öteki' olarak bildiklerinizi şeytanlaştırmaya, başka din mensuplarına karşı bu denli vicdansızlaşmaya, ahaliyi böyle popülist lügat çarpıtmalarıyla yabancıya karşı kışkırtmaya ve nefret suçu işlemeye kalkışıyorsunuz ki?" dedi.
Hakan ayrıca, dün açılışı yapılan Abdullah Gül Müze ve Kütüphanesi ile ilgili olarak "Bana biraz zorlama gibi geldi. Yoksa 'Ben müzelik oldum abiler, beni hedef almaktan vazgeçin' mi denmek isteniyor?" dedi.
Ahmet Hakan'ın "Ama bu yaptığınız nefret suçuna girer Numan Bey" başlığıyla yayımlanan (5 Aralık 2016) yazısı şöyle:
Numan Bey!
Demişsiniz ki:
- Bizim için bağımsızlık gâvura gâvur demektir.
- Gâvur gayrimüslime verilen bir isim değildir bizim lügatimizde.
- Bizim lügatimizde gâvur despota, zalime, emperyaliste verilen bir isimdir.
*
İyi de Numan Bey...
TDK sözlüğünü açtığınızda...
Orada “gâvur” için en başta şunun yazdığını görürsünüz:
“Müslüman olmayan kimse, özellikle Hıristiyan, dinsel inancı olmayan kimse...”
*
Ayrıca...
Gayrimüslim vatandaşlarına yönelik ayrımcılığa son vermek için “gâvur” gibi tabirlerin kullanılmasını yasak etmişti o pek sevdiğiniz Osmanlı.
*
Ve yine ayrıca...
Madem “gâvur” demek “despot” demek, “zalim” demek... O halde neden siz ve arkadaşlarınız...
Müslüman ve doğulu despot ve zalimler için bir kez olsun...
“Gâvur” demediniz ve demiyorsunuz?
*
- Despota despot diyebilirsiniz.
- Zalime zalim diyebilirsiniz.
- Emperyaliste emperyalist diyebilirsiniz.
Ne diye “gâvur” diyerek...
Aramızda zaten bir avuç kalmış gayrimüslim azınlığı aşağılamaya, “öteki” olarak bildiklerinizi şeytanlaştırmaya, başka din mensuplarına karşı bu denli vicdansızlaşmaya, ahaliyi böyle popülist lügat çarpıtmalarıyla yabancıya karşı kışkırtmaya ve nefret suçu işlemeye...
Kalkışıyorsunuz ki?
Madik, gâvur, külhanbeyi
- MADİK: Başbakan Binali Yıldırım’ın dolaşıma soktuğu bu kelimenin sözlükteki anlamı şu:
“Ermenicede serçe parmak... Dolap, hile...”
*
- GÂVUR: Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un gündeme getirdiği bu kelimenin anlamı şu:
“Dinsiz, Müslüman olmayan, acımasız...”
*
- KÜLHANBEYİ: “Erdoğan da Atatürk gibi külhanbeyidir” diyerek Mehmet Müezzinoğlu’nun kullandığı kelimenin anlamı şu:
“Argo kullanan, başıboş, haylaz delikanlı, serseri, hayta.”
Müze
Demirel Müzesi, tamam...
Ecevit Müzesi, tamam...
Erbakan Müzesi, tamam...
Ama Abdullah Gül Müzesi bana biraz zorlama gibi geldi.
*
Yoksa “ben müzelik oldum abiler, beni hedef almaktan vazgeçin” mi denmek isteniyor?
THY de dolardan vazgeçsin
Milli hava yolu şirketimiz Türk Hava Yolları’nın biletleri dolar bazında satmaktan vazgeçmesi için ille de Cumhurbaşkanı’nın bir şey demesi mi gerekiyor?