Cumhuriyet ve demokrasiyi anlatan bir video... Videodaki metnin her kelimesine imzamı attım, her cümlesine hak verdim, her harfini beğendim, her vurgusuna yüzde yüz katıldım. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda Ekrem İmamoğlu’nun yayınladığı “Cumhuriyet ve demokrasi manifestosu” niteliğindeki metni, buraya aynen alıyorum.
Ortak yaşama metnimiz olsun diye... İşte o metin:
Cumhuriyet ve demokrasi... Birlikte öyle güzeller ki!
Kurtuluş Savaşı’nın başında “Bu mücadele başarıya ulaşırsa hükümet şekli ne olacak?” diye sorulduğunda Atatürk net bir cevap verir: “Hükümet şekli zamanı geldiğinde Cumhuriyet olacaktır”.
*
1920’lerden bugüne aynı rotada ilerleyebiliyorsak eğer... Bunu elimizdeki pusulaya borçluyuz. Hep doğru yönü gösteren o pusulanın üzerinde “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Milletin kaderini millet belirler” yazıyor. O pusulanın adı Cumhuriyet’tir.
*
Cumhuriyet, milli iradeye dayalı devlet düzenidir.
Cumhuriyet, eşit yurttaşların onurlu birliğidir.
Cumhuriyet, din ve devlet işlerinin ayrılmasını gerektirir.
*
Ve demokrasi, Cumhuriyet’le en uyumlu yaşam biçimidir.
Demokrasi ve Cumhuriyet, birbirinden güç alır, birbirine değer katar.
Demokrasi için sandık şarttır ama yeterli değildir.
Bir rejimin demokrasi olabilmesi için özgür ve dürüst seçimlerin yanı sıra kuvvetler ayrılığı, hukuk devleti, çoğulcu ve katılımcı bir siyasi yapı da gerekir.
Çünkü demokrasi, çoğunluğun yönetme, azınlığın var olma hakkı demektir.
Özetle demokrasi, tüm hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı rejimin adıdır.
Cumhuriyet ve demokrasiyi ayakta tutan asıl güç insandır.
*
Bugün bize düşen görev Cumhuriyet ve demokrasinin temel değerlerini hayatımızın her alanında hâkim kılmaktır. Bunun için Yunus Emre’ye kulak vermek yeter: “Sen sana ne sanırsan/Başkasına da onu san”. Yani kendin için ne istiyorsan, başkası için de aynısını iste. Ve kendine yapılmasını istemediğin ne varsa başkasına yapılmasına da izin verme.
*
Yaşasın Cumhuriyet! Yaşasın demokrasi!