Afganistan'da 14 Haziran'da yapılan devlet başkanlığı seçiminin ikinci turunda eski maliye bakanı Eşref Gani ve rakibi eski dışişleri bakanı Abdullah Abdullah birbirini hile yapmakla suçlamıştı. Bunun üzerine seçim sonuçları üç ay süren bir krize dönüştü. ABD'nin de devreye girmesiyle oyların yeniden sayılmasına karar verildi. Ardından yine Washington'ın girişimiyle taraflar el sıkıştı. Bu anlaşma, NATO birliklerinin Afganistan'dan çekilmesiden kısa süre önce gerçekleşti. Ancak NATO'nun çekilmesinin ardından ülkede siyasi istikrarsızlığın kaosa yol açmasından endişe ediliyor.
İki rakibin el sıkıştığı törende görevini devretmeye hazırlanan Devlet Başkanı Hamid Karzai de hazır bulundu. Anayasaya göre yeniden cumhurbaşkanı seçilemediği için aday olmayan Karzai, uzlaşıdan duyduğu memnuniyeti, "Afganistan halkı adına yeni hükümetin kurulmasından dolayı çok mutluyum. Kardeşlerim Eşref Gani ve Abdullah Abdullah, Afganlara yakışır şekilde hükümet sorununa bir çözüm buldu. Ülkemizin gelişmesini ve değerinin artmasını sağlayacaklar"sözleriyle ifade etti.
Karzai umutlu, uzmanlar endişeli
Hamid Karzai, ulusal birlik hükümetinden umutlu olduğunu bu sözlerle dile getiriyor. Peki ya siyaset bilimcileri ne düşünüyor? Uzun yıllar Taliban rejimi altında ezildikten sonra, ilk kez demokratik bir seçimi sancılı olsa da geride bırakan Afgan halkı, istikrarlı bir yönetime sahip olabilecek mi?
Merkezi Almanya'nın Bonn kentinde bulunan Uluslararası İletişim Merkezi (International Center for Conversation) Direktörü Conrad Schetter, Karzai gibi düşünmüyor. Schetter'e göre iki liderin düşünce yapıları çok farklı. Farklı düşünen iki liderin uyumlu çalışması da uzmana göre kolay değil. Schetter, "Eşref Gani'yi ele alacak olursak, sanırım onunla çalışmak bir çok insan için oldukça zor olacak. Ne istediğini tam olarak biliyor ve hiç bir itiraza tahammülü yok" değerlendirmesinde bulunuyor.
Afganistan'ın istikrarlı bir hükümete kavuşması, demokrasi kültürüyle yeni yeni kaynaşmaya başlayan Afgan halkı için önemli. Ancak uzmanlar, Afganistan'ın farklı yapılardaki iki liderin başını çektiği bir hükümetle bu sorunları kolaylıkla aşacağına inanmıyorlar.
Almanya'nın beklentisi
Öte yandan Batı dünyasının da Afganistan'ın yeni liderlerinden beklentileri var. Bölgede terör örgütlerinin yeniden aktifleşmemesi için Avrupa ve ABD ile işbirliğine açık olması isteniyor. Almanya Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier beklentisini, "Yeni devlet başkanından bize, Amerikalılara ve diğer askeri birliklere gelecekte de Afganistan'da tatbikat yapma, askeri eğitim verme olanağı tanıyacak belgelere imza atmasını bekliyoruz" şeklinde açıkladı.
Afganistan'da yeni oluşacak ulusal hükümetten beklentiler yüksek. Bu beklentilerin gerçekleşmesi ise büyük ölçüde Gani ile Abdullah'ın uyumuna bağlı.