Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Diyarbakır'da yaptığı konuşmada, kendi dilinde, evinde, çarşıda konuştuğu dilde savunma yapmanın uzun süre engellendiğini belirterek, "Bugün herkes mahkemelerde meramını istediği şekilde anlatabilmektedir" diye konuştu. Bakan Gül, işkence ve faili meçhuller döneminin de bittiğini savundu.
Adalet Bakanı Gül, Bölge Değerlendirme Toplantısı ile bir dizi ziyaret ve açılışa katılmak için Diyarbakır'a geldi.
Otelde düzenlenen Bölge Değerlendirme Toplantısı'nda yargı mensuplarına hitap eden Bakan Gül, özellikle bölgede yıllar boyunca vatandaşların en temel ve insani haklarının esirgendiğini, ret, inkar ve asimilasyona tabi tutulduğunu müşahede ettiklerini söyledi.
Konuşulan dile ipotek koyulduğunu gördüklerini belirten Gül, "Mahkemelerde kendi dilinde, evinde, çarşıda konuştuğu dilde savunma yapmasının engellendiğini, 1000 yıllık bu coğrafyada türküsüne, şarkısına konu ettiği diline, bilinmeyen bir dil yaftalamasının vurulduğunu gördük. Bu yaklaşım maalesef adalete güvenin de yara almasına yol açtı. Yargı da o dönemde iyi bir sınav veremedi. Hukukun temel ilkelerinin yanında yer almadığı, yer yer bazı örnekler yaşandı ve özellikle toplumun değerleriyle çatışan bir zihniyetin adeta aracı gibi davrandı" dedi.
"İşkenceler, faili meçhuller dönemi mevzubahis olmaktan çıkmıştır"
Bugün gelinen noktanın çok önemli olduğunu vurgulayan Bakan Gül, şunları söyledi: "Bugün bu topraklarda yaşayan 84 milyon vatandaşımız özbeöz bu ülkenin birinci sınıf vatandaşıdır. Bugün herkes mahkemelerde meramını istediği şekilde anlatabilmektedir. Cezaevinde tutuklu ve hükümlülerin aileleri yine yakınları ile istedikleri şekilde görüşebilmekte, konuşabilmektedir.
Devlet Güvenlik Mahkemesi eliyle yine halkın öz değerlerini kriminalize etme dönemleri de bu anlamda özel yetkili, süper yetkili savcılar eliyle kumpas kuran, insanın mahremiyetine el uzatan yaklaşımlar da geride kalmıştır. İşkenceler, faili meçhuller dönemi mevzubahis olmaktan çıkmıştır. Bu iki dönem arasında insanımızın ana süt gibi ak hakkı ve hukuku vardır. Eski Türkiye eskide kaldı. Eski Türkiye artık mazide kaldı ve Türkiye artık eski Türkiye'ye asla dönmeyecektir. Kimse döndüremeyecektir. "