Yeni Akit’ten ayrılmasının ardından Habervakti’nde köşe yazmaya başlayan Abdurrahman Dilipak, İstanbul Sözleşmesi'ni hedef aldığı 'AKP'nin papatyaları' başlıklı yazısı nedeniyle AKP Kadın Kolları ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan Bayraktar’ın Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olduğu KADEM tarafından kendisine açılan dava nedeniyle yarın 3’ncü kez hâkim karşısına çıkacağını yazdı. Dilipak, dava müşteki olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sitem etti, AKP’yi eleştirdi.
İstiklal Mahkemeleri, 27 Mayıs ya da darbe dönemlerindeki yargılamaları örnek veren Dilipak, “Bir dönemin MR’ını çekmek istiyorsanız, mahkemelerine bakın" dedi.
“AKP’nin Papatyaları” yazısındaki “‘AK Parti içindeki FETÖ’nün zihniyet ikizi AKP’liler ve AKP’nin papatyaları’ ile bir takım holdinglerin, İK’larında LGBT’ye pozitif ayırımcılık kararı almasının ardından benim ‘bu fahişeler ve türevlerine karşı bizim yeşil sermaye ne yapıyor?’” diye sormasının sorun olduğunu ve daha önce bu ifadeleri 40 kez yazdığını ifade eden Dilipak, şöyle devam etti: “Ama hem o gün, hem de bu süreçte bunları söyleyince kıyamet koptu. Ama bugün zaman beni haklı çıkarttı. Uyarıları dikkate almayanlar, uyaranları susturmaya çalışanlar bunun faturasını yolsuzluk ve kaset skandalları ile ödüyorlar."
'AKP'nin papatyaları' davasının Akit’e açılan 312 General davasından bir farkı bulunmadığını savunan Dilipak, "Bugün AK Parti, dün kendini, şiir okudu diye mahkûm edenlere karşı savunan 70.000 kişinin savcılıklara yaptığı başvuruya karşı, aynı şiiri okuyarak ‘ben de o suçu işledim’ diye bir hak mücadelesi verenleri aslında sanık sandalyesine oturtuyor, benim şahsımda.” görüşünü dile getirdi.
Dilipak,” O gün Erdoğan için AK Partiye giden yolda bir sıçrama tahtası görevi yaptı bu vicdan hareketi, bugün ise bu dava bir kırılma noktası oluşturuyor AK Parti hareketinde. O gün yaptıklarımdan pişman değilim, bugün yaptıklarımdan da” düşüncesini dile getirdi.
2’inci duruşmaya sadece Düzce AK Parti kadın Kolları ve KADEM’i temsilen bir avukatın katıldığını yazan Dilipak, “Aslında sürece ilişkin yazılacak, söylenecek daha birçok şey var ama zülfiyâre dokunur. Seçime giden süreçte, yeni tartışmalara sebep olmak istemem, zaten çok fazla ayrışmış, gerilimli ve öfkeli bir hava hakim siyasete” dedi.
Yazının tamamını okumak için tıklayın