Yeni Şafak gazetesi Ankara Temsilcisi Abdulkadir Selvi, Fethullah Gülen cemaatinin bankası olarak bilinen Bank Asya’yı işaret ederek bankanın 1 hafta önce hükümet tarafından ellerindeki devlet tahvilleri alınarak batmaktan kurtarıldığını iddia etti.
Selvi, Gülen’in ses kaydı konuşmalarında bahsi geçen Bank Asya’nın yaşadığı ekonomik krize dikkat çekerek, “Hocaefendi'nin ses kaydından anlaşılacağı gibi, bir panik yaşanmış. Yüksek düzeyde bir mevduat çekişi de söz konusu olmuş. Öyle ki, bankanın batma tehlikesi yaşayacağı bir seviyeye ulaşmış. O yüzden Hocaefendi, 'O elinizdeki şeyler olmuyor mu?' diye soruyor. Ellerindeki şeylerin ne olduğunu bilmiyorum ama zor durumda kalan banka, elindeki devlet tahvillerini verdi, karşılığında Merkez Bankası işlem yaptı ve banka batmaktan kurtarıldı” ifadelerini kullandı. 2011 krizinde de benzer durumu Demirbank'ın yaşadığını hatırlatan Selvi, Demirbank'ın elindeki yüksek devlet tahvillerini satmak istediğini ancak o günkü siyasi iradenin buna izin vermediği için battığını belirtti..
Devlet tahvili nedir?
Devlet tahvili devletin 1 yıldan uzun vadeli borçlanma ihtiyaçlarını karşılamak için Hazine Müsteşarlığı tarafından çıkarılan borçlanma senetleridir. Bu finansal araç uygulamasında devlet belirtilen tarihte -vade- faiz getirisiyle beraber ödeme yapmayı garanti eder. Devlet tahvillerinden tüzel kişiler faydalanabildiği gibi, bankalar da tahvilleri bilançolarının aktif kaleminde yatırım aracı olarak bulundurabilirler. Devlet tahvilleri sabit faizli, değişken faizli olabildiği gibi dövize endeksli de olabilirler.
Abdulkadir Selvi'nin Yeni Şafak'ta "Cemaatin bankasına ne oldu?" başlığıyla yayımlanan (21 Ocak 2014) yazısının ilgili kısımları şöyle:
Hükümet, cemaatin bankasını batırmaya mı çalışıyor?
Soru bu.
Kimi Başbakan'ın, 'İnlerine kadar gireceğiz' sözünü delil olarak gösteriyor, kimi bankadaki kamu parasının çekileceğini söylüyor.
Fethullah Gülen Hocaefendi'nin ses kaydından, THY'nin, cemaat bankasında yüklü bir miktarda parasının olduğunu öğreniyoruz.
Kamu kuruluşlarının parasının ancak kamu bankalarına yatırılacağı yönündeki 5234 sayılı yasaya rağmen, THY'nin parasının cemaat bankasında ne işinin olduğunu sorgulamıyoruz.
Tabii dini bir cemaatin bankası olur mu sorusunu sormadığımız gibi.
Paralel yapı, her türlü kirli yöntemi kullanmak suretiyle hükümete savaş açınca, Başbakan'da boyun eğmek yerine, mücadeleyi seçti.
O andan itibaren cemaate ait bankanın batırılacağı yönünde yorumlar başladı.
Hatta, 'Bir başbakan, bir bankayı batırmak için uğraşır mı?' şeklinde eleştiriler yöneltildi.
Bu durum Fethullah Gülen grubunda paniğe sebep olmuş ki, Hocaefendi'nin ses kaydında üzerinde durulan konulardan biri bankanın kurtarılması.
Hocaefendi, bankayı kurtarmak için, 'Ahesteler hissetmeden çarçabuk' yapılmasını istediği bir işlem var.
O işlemin ne olduğunu anlatacağım.
Soru şu; Cemaatin bankası iktidar tarafından batırılıyor mu?
Iııhhh.
Tam tersine kurtarılıyor.
Nasıl yani?
Daha doğrusu geçen hafta kurtarıldı.
5411 sayısı Bankacılık Yasası'nın 74 ve 158.maddelerine göre, bankanın isminden söz edilmesi yasak.
İlgili yasaya değindim ki, az çok yasanın, genelgenin, yönetmeliğin ne anlama geldiğini bildiğimiz anlaşılsın.
Gelelim, cemaat bankası nasıl kurtarıldı operasyonuna.
Hocaefendi'nin ses kaydından anlaşılacağı gibi, bir panik yaşanmış.
Yüksek düzeyde bir mevduat çekişi de söz konusu olmuş.
Öyle ki, bankanın batma tehlikesi yaşayacağı bir seviyeye ulaşmış.
O yüzden Hocaefendi, 'O elinizdeki şeyler olmuyor mu?' diye soruyor.
Ellerindeki şeylerin ne olduğunu bilmiyorum ama zor durumda kalan banka, elindeki devlet tahvillerini verdi, karşılığında Merkez Bankası işlem yaptı.
Bu ne anlama geliyor?
2011 krizinde Demirbank, sıkıntıya girince elindeki yüksek devlet tahvillerini satmak istemişti. O gün siyasi irade istese Demirbank'ın elindeki devlet tahvilleri satın alınır ve banka batmazdı.
Ancak siyasi irade buna engel oldu Türkiye'nin güçlü bankalarından biri olan Demirbank, elindeki yüksek miktarda devlet tahvili olmasına rağmen battı.
O gün Demirbank'a yapılan, bugün cemaatin bankasına yapılmadı.
Ellerindeki devlet tahvili alındı.
Banka kurtarıldı.
Peki paralel yapının ahlaki bir kriteri var mı?
Murat Sabuncu: Bank Asya konuşuluyor, Babacan susuyor