Dünya

ABD'nin nükleer anlaşmadan çekilmesi üç Avrupa ülkesini zor durumda bıraktı; İran'la görüşecekler

ABD'nin Nükleer Anlaşma'dan çekilmesi İran'da reformcu ve muhafazakârları karşı karşıya getirdi

10 Mayıs 2018 11:18

ABD Başkanı Donald Trump, 2015 tarihli İran ile yapılmış nükleer anlaşmadan çekilmesi ve yaptırımlar için düğmeye basma anlaşmasının diğer taraflarından Fransa, Almanya ve Birleşik Krallığı zor durumda bıraktı. Üç Avrupa ülkesi, pazartesi günü İran'la görüşecek. Öte yandan Trump’ın nükleer anlaşmadan çekilmesi İran’da reformcu ve muhafazakârları karşı karşıya getirdi.

Hürriyet'ten Güven Özalp'in habeirne göre, göreve geldiğinden bu yana müttefikleriyle sürtüşmeye girmekten ve verdiği ültimatomları hayata geçirmekten çekinmeyen ABD Başkanı Donald Trump’ın, İranile nükleer anlaşmadan çekilme kararı alması Avrupa Birliği’ni zorda bıraktı. ABD’ye adeta meydan okuyan AB, hem güvenlik hem de ekonomik çıkarlar nedeniyle anlaşmanın hayatta kalmasından yana. Ancak ABD’nin İran’a yönelik yaptırımları en üst düzeyde devreye sokması halinde AB’nin mevcut pozisyonunu sürdürmekte zorlanmasına kesin gözüyle bakılıyor. AB’nin anlaşmayı mümkün olduğu kadar hayatta tutma, İran’ı daha geniş kapsamlı bir anlaşmaya ikna etmek için çaba gösterme odaklı bir stratejiyi devreye sokması öngörülüyor.

ABD’nin kararına karşı ortak açıklama yapan ve anlaşmanın devamından yana net tavır takınan Fransa, Birleşik Krallık ve Almanya’nın dışişleri bakanları, pazartesi Brüksel’de İran temsilcileriyle bir araya gelerek bundan sonra atılabilecek adımları enine boyuna masaya yatıracaklar. AB’nin sonraki adımlarında İran’ın takınacağı tavır da belirleyici olacak. AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini’nin önceki gün AB adına yaptığı açıklamadaki, “İran’ın nükleer bağlantılı taahhütlerini şimdiye kadar olduğu gibi yerine getirmeyi sürdürmesi halinde anlaşmanın tam ve etkili şekilde uygulanmasına bağlı kalınacağı” vurgusu Brüksel’in pozisyonunu özetliyor. Brüksel’deki beklenti, İran’ın AB ile uyumlu ve esnek bir çizgi benimseyeceği yönünde. Bu bağlamda, Fransa lideri Macron dün İranlı mevkidaşı Ruhani ile telefon görüşmesi gerçekleştirerek, Fransa’nın nükleer anlaşmayı tüm boyutlarıyla sürdürmeyi istediğini ve İran’ın da bu yönde hareket etmesini beklediğini iletti.

“İran ya müzakere eder ya da bir şeyler olur”

AB, İran ile anlaşmanın korunmasını sadece güvenlik kaygıları nedeniyle istemiyor. Anlaşma sonrasında aralarında Airbus, Siemens gibi dev şirketlerin bu ülkede yaptığı yatırımların zarara uğrama riski AB’yi ciddi şekilde endişelendiriyor. Ekonomik veriler de bu endişeyi destekler nitelikte. Yaptırımlar kaldırılmadan önce AB ile İran arasındaki ticaret 7.7 milyar Euro düzeyindeydi. 2017’de ise 21 milyar Euro seviyesine ulaştı. Son beş yılda AB’den İran’a ihracatın yüzde 89.7 oranında artması da birlik üyelerinin anlaşmadan vazgeçmelerinin zor olduğunun göstergelerinden biri niteliğinde. AB, ABD’nin kararından zarar görmesi halinde Dünya Ticaret Örgütü nezdinde girişimde bulunmayı planlıyor.

Avrupa liderleri krizi aşmanın yolunu ararken Trump, dün yeni bir açıklama yaparak “İran ya müzakere eder ya da bir şeyler olur” dedi. Trump, İran’ın nükleer programını sürdürmeye karar vermesi halinde “çok ciddi neticeleri” olacağı uyarısında da bulundu. Öte yandan ABD’nin kararı NATO’yu da zorda bıraktı. ABD ile çoğu aynı zamanda AB ülkesi olan diğer üyeler arasındaki görüş ayrılığının NATO’da İran’a yönelik ortak pozisyon arayışını zorlaştırmasına kesin bakılıyor.

Ne olmuştu?

Sözkonusu anlaşma 2015 yılında P5 diye adlandırılan BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesi (ABD, Çin, Fransa, İngiltere, Rusya) ile Almanya ve İran arasında imzalanmıştı. Böylece İran’ın nükleer silah üretiminin engellenmesi hedeflenmişti. Trump, ‘şimdiye kadar yapılmış en kötü anlaşma’ diye nitelendirdiği uzlaşmanın Tahran’ın nükleer silah üretimini engellemeyeceğini savunuyordu. ABD Başkanı, anlaşmanın İran’ın Ortadoğu’da oynadığı rol ve balistik füze denemelerini kapsamamasından da rahatsızdı. Öte yandan Trump, önceki akşam yaptığı açıklamada İran ile yeni bir anlaşma müzakere edilmesinin kapısını aralık bıraktı.