Polonya'da hükümetin planladığı yargı reformu konusunda Brüksel ile Varşova arasında uçurum derinleşiyor. AB Komisyonu, tarihinde bir ilke imza atarak, üye ülkelere yaptırım uygulanabilmesini mümkün kılacak 7'nci maddenin işletilmesi için resmen başvuruda bulundu. Yaptırımlar kapsamında Polonya'nın Birlik içindeki oy haklarının iptal edilmesi de gündeme gelebilecek. Maddenin uygulamaya geçirilmesi içinde üye ülkelerin oy birliği gerekiyor. AB Komisyonu ayrıca Polonya hakkında yargı reformu nedeniyle devam eden ihlal prosedürüne paralel olarak AB Adalet Divanı nezdinde de şikâyet başvurusunda bulunma kararı aldı.
"Yargı sistemine sistematik müdahale" eleştirisi
AB Komisyonu Başkanvekili Frans Timmermans, Varşova'daki milliyetçi muhafazakar hükümetin son iki yılda yargı bağımsızlığı ve kuvvetler ayrılığı ilkelerine ciddi tehlike oluşturacak toplam 13 yasayı kabul ettiğini belirterek, çıkarılan yasaların ortak noktasının, Polonya'da iktidarın yargı sistemine "sistematik” müdahalesini mümkün kılmak olduğunu söyledi.
Komisyon‘un Polonya ile bu anlaşmazlığı diyalog yoluyla çözme girişimlerinin sonuçsuz kaldığını açıklayan Timmermans, "sözleşmelerin korunmasından sorumlu olan Komisyon'un üzülerek de olsa AB Sözleşmesi'nin 7'nci maddesini Polonya'ya karşı işletmek dışında seçeneğinin kalmadığını" belirtti. Timmermans Brüksel‘in Varşova ile yapıcı bir diyaloğa her zaman açık olduğunu da vurguladı.
Varşova: Hukuki değil, siyasi bir adım
Polonya hükümeti ise AB Komisyonu'nun adımına öfkeli tepki vererek, kararın siyasi olduğu eleştirisinde bulundu. Polonya Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada Birlik sözleşmesinin 7'nci maddesinin işletilmesine yönelik başvurunun gerekçesinin "hukuki olmaktan ziyade siyasi olduğu" kaydedildi. Açıklamada, Komisyon'un tavrının "karşılıklı güven ilişkilerini bozma tehlikesi taşıdığı" belirtildi.
AB Sözleşmesi'nin 7'nci maddesi
AB Sözleşmesi'nin 7'nci maddesi şimdiye kadar hiçbir Birlik ülkesine karşı işletilmemişti. Prosedürün başlaması için Avrupa Parlamentosu'nun onayı ve üye ülkelerin beşte dörtlük çoğunluğunun (en az 22 ülkenin) "Avrupa temel haklarının ağır ihlali tehlikesinin Polonya'da belirgin bir biçimde var olduğu" görüşünde olması gerekiyor. Bu koşulların gerçekleşmesinin ardından yaptırımlar için ise tüm üye ülkelerin oybirliğiyle karar alması gerekli.
Macaristan'dan Polonya'ya veto desteği
AB Komisyonu'nun kararının ardından Macaristan'dan Polonya'ya güçlü destek geldi. Macaristan Başbakan Yardımcısı Zsolt Semjen, AB Komisyonu'nun Polonya'ya karşı tavrının kabul edilemez olduğunu ülkenin bağımsızlığını ihlal ettiğini savundu. Semjen, AB içinde Polonya'ya yaptırımların gündeme gelmesi durumunda Macaristan'ın AB Konseyi'ndeki veto hakkını kullanarak Polonya'nın arkasında duracağını belirtti.
Almanya Başbakanı Angela Merkel ile Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron geçen hafta düzenlenen AB liderler zirvesinde, AB Komisyonu‘nun Polonya'ya karşı ceza prosedürü kararı alması durumunda Komisyon'a destek vereceklerini belirtmişlerdi.
AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker Twitter hesabından Lehçe yaptığı paylaşımda, "Bugün hem Polonya hem de AB için zor bir gün. Böyle dönemlerde diyaloğa özellikle ihtiyaç duyuluyor" dedi ve Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki'yi Brüksel'e davet etti.
AFP, rtr/ÇA,BK
© Deutsche Welle Türkçe