IŞIL ÖZ
Daha dün, California kıyılarında, mavi yüzgeçli orkinos alarmı verilmişti. Pasifik Okyanusu’nda sürdürülen araştırmalar sonrası, tuna balığında da radyasyona rastlandığı bildirildi. Stanford ve Stony Brook Üniversitesi’nden araştırmacılar, radyoaktivite seviyesi düşükse insanlar için bir sağlık riski teşkil etmediğini açıkladılar. Halk, balıklarda radyasyon var paniği yaşasa da bilim insanları paniğe gerek olmadığını söylüyorlar ve kullandıkları reaktörler sayesinde yakın sularda zaman geçiren deniz hayvanlarının göç alışkanlıkları hakkında daha fazla bilgi edinmek için yeni bir yol bulduklarının altını çiziyorlar: “Olta ile yakalanan balık içinde rastlanan radyasyon düzeyinin insan sağlığı için bir tehdit olarak kabul edilmesi yanlış olur.”
Araştırmacılar, balıkların Pasifik’ten ne zaman göç ettiklerini anlamak için hangi yöntemleri kullandıklarını Ulusal Bilimler Akademisi tutanaklarına rapor ettiklerini bildirdiler.
Tuna’nın rotasını tekrar izlemek için radyoaktivite kullanımı
11 Mart 2011’de yaşanan Fukushima’daki nükleer sızıntı sonrası, Japon hükümeti, kıyıya yakın deniz mahsüllerinin radyoaktivite düzeylerini takip etmiş ve standart kirlenme grafiği çıkarmışlar. Ancak göçmen türler izlenemediğinden radyoaktivitenin Japon sularından geçip geçmediği belirlenememiş. San Diego açıklarından yakalanan 15 mavi yüzgeçli orkinosun içinde bulunan radyoaktif sezyum izotopları çalışmaya katılan bilim insanları için beklenmedik bir keşif oldu
Bu bir halk sağlığı sorunu değil
Stony Brook Üniversitesi’nden Profesör Nicholas Fisher bugün yaptığı açıklamada, “özellikle doğal yollarla vaki olan Potasyum-40 yüzünden her canlı radyoaktif" dedi ve ekledi: “Maviyüzgeçli tuna balığındaki Potasyum-40 radyoaktivitesi, radyoaktif Sezyum’dan 30 kat daha yüksek. Yani saçılmanın sebep olduğu radyoaktivite hali hazırda var olan radyoaktivite seviyesini ancak yüzde 3 oranında arttırıyor. Bu çalışma, az anlaşılmış göçmen türlerin yol haritalarına ulaşmak için değerli bir araç olarak hizmet edecek. Balıkların Japonya’dan biyolojik hareketlerini takip edebilmek için bu izotopları kullanacağız. Bilim insanları okyanus akıntılarını izlemek için geçmişte de izotop kullanıyorlardı. Bu yeni araç, tesadüfi av raporları ve okyanusta seyahat eden yaratıkların yolculuklarını incelemek üzere elektronik etiketleme gibi diğer araçlarla birlikte kullanılabilinir.”