ABD Dışişleri Bakanlığı, geçen 21 Ağustos'ta Vatikan'la temasa geçerek, Washington'daki büyükelçilikte görevli bir Papalık temsilcisinin "çocuk pornografisi görüntüleriyle ilgili yasaları ihlal ettiği" şüphesi bulunduğunu bildirdi. Vatikan, söz konusu diplomatı geri çağırdı ve Vatikan mahkemesi şikayetlerle ilgili bir soruşturma başlattı.
Vatikan'dan konuyla ilgili cuma günü yapılan açıklamada, diplomatın kimliği gizli tutulurken İtalyan basını bu kişinin 44 yaşındaki Monsenyör Carlo Alberto Capella olduğunu yazdı. Capella'nın daha önce Hong Kong ve İtalya'daki Vatikan temsilciliklerinde görev yaptığı belirtiliyor.
ABD basını, Washington'ın, söz konusu diplomatı ABD'de yargılamak için diplomatik dokunulmazlığının kaldırılmasını talep ettiğini, ancak Vatikan'ın bunu reddettiğini yazdı.
Vatikan'dan yapılan açıklamada soruşturma süresince "uluslararası işbirliği" yapılacağı belirtilse de, diplomatın Vatikan'a çağrılarak bir nevi koruma altına alındığı eleştirileri yapılıyor.
Papa Francesco göreve gelmesinden birkaç ay sonra, Temmuz 2013'te, çocuk pornografisi suçlarıyla ilgili yeni bir yasaya imza atmıştı. ABD'de görevli diplomatın resmi olarak suçlanması halinde bu yasaya göre yargılanması bekleniyor.
Söz konusu yasa çocuk pornografisi suçlarına 12 yıla kadar hapis ve 250 bin euro'ya kadar para cezası verilmesini öngörüyor.
Papa Francesco, pedofiliyi "mutlak canavarlık" ve "korkunç bir günah" olarak tanımlamış ve pedofili kurbanlarından af dilemişti. Ancak Papa Francesco'nun pedofili skandallarına karışan din adamları ve onları koruyan üst düzey yetkililerle mücadele sözünü yerine getirmede yetersiz kaldığı eleştirileri de dile getiriliyor. Özellikle tacizle suçlanan din adamlarının suçun işlendiği ülkelerde sivil yargıya teslim edilmemesi tepki çekiyor.
Papa, pedofiliyle mücadele için Papalık Çocukların Korunması Komisyonu'nu kurmuş ve bu komisyona kendileri de küçükken din adamlarının tacizine uğrayan İngiliz Peter Saunders ve İrlandalı Marie Collins de dahil edilmişti.
Ancak Saunders, Vatikan'ın taciz vakalarını ele alış biçimini eleştirmesinin ardından komsiyondaki görevinden uzaklaştırılmıştı. Marie Collins de, Papa'nın da onay vermesine rağmen reform çabalarının Vatikan bürokrasisi içinden direnişle karşılaştığından şikayet etmiş ve istifa etmişti.
Vatikan'ın Dominik Cumhuriyeti Büyükelçisi Jozef Wesolowski de, çocuklara cinsel tacizde bulunmakla suçlanmasının ardından Ağustos 2013'te Vatikan'a geri çekilmişti.
Vatikan'da yargılanmasına başlanan Jozef Wesolowski'nin 2014'te dini yetkileri elinden alınmıştı. Ev hapsinde tutulan Wesolowski, ceza davası sürerken Ağustos 2015'te hayatını kaybetmişti. Wesolowski'nin ölümüyle ilgili şüphelerin dile getirilmesi üzerine otopsi yapılmış ve "doğal sebeplerden" öldüğü açıklanmıştı.
Vatikan'ın üst düzey yetkililerine yönelik son suçlamalar ise, şehir devletinin 3. numaralı ismi konumundaki Ekonomi Bakanı Kardinal George Pell hakkında, memleketi Avustralya'da ortaya atılan cinsel taciz suçlamalarıydı. Suçsuz olduğunu savunan Pell, suçlamalara cevap vererek "adını temize çıkarmak" için geçen Temmuz'da Avustralya'ya dönmüştü. Pell'in gelecek ay mahkemeye çıkması bekleniyor.