Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Daimi Raportörü Nacho Sánchez Amor, Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan iş insanı Osman Kavala'yı Silivri Cezaevi'nde ziyaret etti. Böylelikle Kavala'nın İlk kez bir Avrupa Parlamentosu üyesi tarafından ziyaret edilmesine izin verilmiş oldu.
İstanbul’da temas ve incelemelerde bulanan ve 2 Aralık'tan bu yana Türkiye'de bulunan Amor, 2 bin günü aşkın hapiste bulunan Kavala'yı ziyaret etti.
"Kavala, altı yılı aşkın süredir hiçbir hukuki gerekçe olmaksızın cezaevinde"
AP'nin sitesinde yer alan habere göre Amor şunları söyledi:
“Türk Hükümeti'nin ziyarete izin verme kararı, doğru yönde atılmış, önemli bir adımdır. Kolaylıklarından dolayı Adalet ve Dışişleri Bakanlıklarına teşekkür ediyorum. Umarım bu açıklık, Komisyon ve Yüksek Temsilci Başkan Yardımcısı'nın son dönemdeki ortak tebliği bağlamında da AB-Türkiye ilişkilerinde yeni bir dönemin başladığının ve ülkede hukukun üstünlüğü ve temel haklar bağlamında daha fazla adım atılacağının bir işaretidir.
Nihayet Osman Kavala ile bizzat tanışmak benim için çok duygulandırıcıydı. Kavala, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin açık kararlarına ve Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin defalarca yaptığı çağrılarına rağmen, altı yılı aşkın süredir hiçbir hukuki gerekçe olmaksızın cezaevinde bulunuyor. Kavala'ya, Avrupa Parlamentosu'nun kendisinin serbest bırakılmasını talep etmeye devam etme konusundaki dayanışmasını ve kararlılığını ilettim.
Türk yetkililere bir kez daha, ilişkilerimizin tam potansiyelini ortaya çıkarmanın en iyi yolu olarak, AİHM'in Osman Kavala ve ilgili diğer davalarla ilgili kararlarını tam olarak uygulamaya ve uluslararası yükümlülüklere uyma çağrısında bulunuyorum."
Sosyal medyadan da paylaşımda bulundu
Amor, ziyaretinin ardından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda ise şu ifadeleri kullandı:
"Az önce Osman Kavala ile Silivri cezaevinde tanıştım. Ne kadar dikkat çekici bir insan... Bu toplantıyı kolaylaştırdıkları için Adalet ve Dışişleri Bakanlığı'na teşekkür etmek istiyorum. Bu iş birliğinin, AB'nin son dönemde Türkiye'ye ilişkin Ortak Tebliği bağlamında ilişkilerde yeni bir dönemin işareti olmasını umuyorum."