İzmir'de, beyincik bölümündeki kötü huylu tümör geçen yıl ameliyatla alınan, ancak beyin sapı tam olarak temizlenemeyen 8 yaşındaki Rüya Ertaş, bu ay içinde rahatsızlanıp kaldırıldığı hastanede 5 kez beyin ameliyatı, bir kez de apandisit ameliyatı olduktan sonra kalbinin durması sonucu hayatını kaybetti. Ayhan Ertaş, kızına yanlış teşhis konulduğunu, yanlış ameliyat yapıldığını ileri sürerek otopsi yapılmasını istedi. Ertaş, İzmir Adli Tıp Kurumu'nun vereceği raporun ardından, şüphelerinde haklı çıkması halinde sorumlular hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunacağını söyledi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden İZENERJİ'de işçi olarak çalışan Ayhan Ertaş ile Zirve Ertaş, kızları Rüya'yı, baş ağrısı, bulantı ve kusma şikayeti ile hastaneye götürdü. Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Hastanesi Onkoloji Bölümü'nde MR çekilen Rüya Ertaş'ın beyincik kısmında tümör olduğu belirlendi. 4 santimlik kötü huylu tümörün alınması için 7 Temmuz 2018'de ameliyat olan Rüya'nın beyin sapına yapışan tümörün tamamı temizlenemedi. Ameliyatın ardından Bornova ilçesi Tuna Mahallesi 5650 Sokak'taki evlerine getirilen Rüya, zaman zaman doktor kontrolüne götürüldü. Ertaş çifti, kızlarının beyin sapındaki tümörün tamamen temizlenmesi için raporları Küba'da bir hastaneye gönderdiklerini ve burasının da Rüya'yı tedavi etmeyi kabul ettiğini, ancak 300 bin TL'ye ihtiyaç duyduklarını belirterek, yardımseverlerden destek istedi. Bir yandan kızları ile yakından ilgilenen aile, diğer taraftan da gerekli olan parayı bulmaya çalıştı.
"Kızımın bilinci gitti, iletişim kuramadık"
Rüya, 29 Eylül'de aniden rahatsızlandı. Ertaş çifti, baş ve karın ağrısı, yüksek ateş ve kusma şikayeti bulunan Rüya'yı Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Çocuk Acil Servisi'ne götürdü. Burada tedaviye alınan Rüya, daha sonra eve gönderildi.
Ancak Rüya'nın ağrıları dinmedi. 3 gün sonra yeniden hastaneye götürülen Rüya Ertaş, baba Ertaş'ın iddiasına göre 5 kez beyin, bir kez de apandisit ameliyatına alındı. Ertaş, pazar günü hayatını kaybetti.
Ayhan Ertaş, "Kızımı hastaneye götürdükten sonra bütün tetkikleri yapıldı. Kan alındı. Kan CRP'sinin 96 çıktığını söylediler ve beyin cerrahi bölümüne sevk edildi. Burada da gerekli tetkikler yapıldıktan sonra beyindeki tümörde herhangi bir şey olmadığını, yerinde durduğunu, şantının da sorunsuz şekilde çalıştığını belirterek çocuk acil servisine gönderdiler. Çocuk Acil Servisi'nde yaklaşık 6 saat boyunca bize hiçbir açıklama yapılmadan bekletildik. 6 saatten sonra bizi geri eve gönderdiler. Eve döndük 3 gün sonra kızımın ağrıları arttı. Tekrar hastaneye gittik, kızımın kan değerlerinin 456 olduğunu söylediler ve acilen ameliyata girerek şantının çıkarılması gerektiğini belirttiler. Daha sonra ameliyata aldılar, şantı söküldü ve servise alındı. 14 saat serviste kaldıktan sonra çocuğumun bilinci gitti, onunla iletişim kuramadık" dedi.
"Bir buçuk günde 3 kez ameliyat oldu"
Doktorların Rüya ile ilgilenmediğini ileri süren Ertaş, "Doktorlara defalarca yalvarmama rağmen, çok geç geldiler ve kızımın bilinci gittikten sonra ilgilendiler. Önceki gün sabah hastaneden bizi aradılar, Rüya'nın apandisitinin patlak olduğunu, acilen ameliyata alınması gerektiğini söylediler. Ameliyata aldıktan sonra, yoğun bakıma alınan Rüya, ardından servise alındı. Kızım, bu ameliyatın ardından yavaş yavaş konuşma yeteneğini kaybetti. Kızımın bilinci gidince doktor geldi, yeniden ameliyata alındı. Rüya, 25 gün içerisinde 5 beyin ameliyatı geçirdi, 1 kez apandisit ameliyatı oldu. 2 beyin ameliyatı ile apandisit ameliyatı bir buçuk gün içerisinde yapıldı. Kızım narkozun etkisinden çıkmadan yeniden narkoz verilerek başka ameliyata alındı" diye konuştu. Ayhan Ertaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kızımın ölüm nedenini söylemediler"
"Rüya, son ameliyatın ardından yoğun bakım servisine alındı. Buraya alınma gerekçesini sorduğumuz zaman bize hiçbir açıklama yapılmadı. Ameliyatların yapılma gerekçelerine dair de açıklama yapılmadı. Burada ihmal olduğunu düşünüyoruz. Yapılan ameliyatların yanlış olduğundan şüpheleniyoruz. Geçen pazar günü hastaneden beni arayarak kızımın kalbinin durduğunu, gerekli müdahaleyi yaptıklarını, hastaneye gitmemiz gerektiğini söylediler. 5 dakikalık müdahaleden sonra kızımın kalbinin çalışmadığını ve vefat ettiğini söylediler. Kızımın ölüm nedenini sordum. Hiçbir doktor, hiçbir yetkili kızımın ölüm nedenini bana söylemedi. Kimse bana bilgi vermeyince 155 Polis İmdat hattını aramak zorunda kaldım. Çünkü çocuğum göz göre göre öldü ve hiçbir müdahale yapılmadı. Sadece yoğun bakımda bekletildi, başka bir şey yapılmadı" dedi.
Rüya'nın cesedine otopsi yapılmasını isteyen Ayhan Ertaş, "Hastanenin ölüm raporunda 'Doğal ölüm' yazıyor. Ancak Adli Tıp Kurumu'nun otopsi tutanağında ise 'Adli olay', 'Şüpheli ölüm' yazıyor. Biz şimdi Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek raporun sonucunu bekliyoruz. Şüphelerimizde haklı çıkarsak sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Kızımın ölümünde ihmal varsa, sorumluların cezasını çekmesi için mücadele edeceğiz."
Rüya'yı yaşatmak için çabalayan Zirve ve Ayhan Ertaş çifti, şimdi kızlarının kıyafetlerine ve oyuncaklarına sarılarak teselli bulmaya çalışıyor.