T24 - Zeytinburnu’nda oturan ve 5 gündür kayıp olan 14 yaşındaki Seyda Uğurlu sağ olarak bulundu. Seyda'nın bir taksi durdurarak kaçırıldığını söylediği, taksici tarafından polis merkezine götürüldüğü ifade edildi. Ancak polisin araştırması sonrası Seyda'nın kaçırılmadığı, terkedilmiş bir binada saklandığı ortaya çıktı. Son dönemlerde çocuk kaçırma ve kaybolma olayları sıkça gündeme gelirken, ABD ve Avrupa'da kullanımı artan çiğle takip sistemleri Türkiye'ye de pazarlanmaya başlandı. Sistemin çocuğa ait bir çantaya yerleştirilirken, kibrit kutusu büyüklüğündeki izleme cihazıyla servis aracının hızı bile takip edilebilecek.
Seyda kaçırılmamış, bir evde saklanmış
Zeytinburnu’nda oturan ve 5 gündür kayıp olan 14 yaşındaki Seyda Uğurlu bir taksiye binmek üzereyken polisler tarafından bulundu. Seyda'nın kaçırılmadığı, terkedilmiş bir binada saklandığı anlaşıldı.
Zeytinburnu'ndan 4 gün önce kaçırıldığı iddia edilen Seyda Uğurlu, bugün polis tarafından bir taksideyken bulundu.
14 yaşındaki Seda Uğurlu, Üsküdar Çocuk Şube Müdürlüğü'ne götürüldü.
Çocuk Şubesi'ne arka kapıdan alınan Uğurlu, ilk ifadesinde, 29 Ocak'ta internetten tanıştığı bir arkadaşıyla Küçükbakkalköy'de buluştuğunu söyledi.
Uğurlu, arkadaşıyla 4 gün Ataşehir'deki metruk bir evde saklandığını da ifade ettiği öğrenildi.
Uğurlu'nun, bugün dışarı çıktıkları sırada, arkadaşının kendisini bir börekçide beklemesini istemesi üzerine bir taksiciden kendisini eve getirmesini talep ettiğini söylediğini öne sürüldü.
Tutarsız ifadeler verdiği belirtilen Uğurlu'nun, sosyal bilimler uzmanları nezaretinde ifadesinin alınacağı öğrenildi.
Çocuklar Türkiye'de de çiple izlenebilecekABD ve Avrupa'da kullanımı artan takip sistemleri Türkiye'de de pazarlanmaya başladı.
Türkiye'de son zamanlarda sıkça gündeme gelen kayıp çocuk olayları, elektronik firmalarını da alternatif güvenlik sistemleri geliştirmeye itiyor. Örneğin bir firma tarafından okul çantalarına yerleştirilen GPS takip cihazı sayesinde aileler, çocuklarını internet üzerinden adım adım takip edebiliyor. Elbette bu sistemlerin yararı olduğu kadar zararı da bulunuyor.
''Sistem 'Akıllı Çanta' olarak biliniyor. Özellikle Kayseri'de üç çocuğun kaybolması haberleri televizyon ve gazetelerde yer aldıktan sonra aileler, konuyu daha fazla ciddiye almaya başladı. Çantanın dışında benzeri cihazlar, cep telefonlarına veya giysilere de monte edilebiliyor.
Bilhassa ABD'de AT&T ve Sprint gibi mobil operatörler, GPS özelliği bulunan cep telefonu kullanan çocukların aileleri tarafından izlenebilmesi için özel servisler bile açmış durumda.
Kayıp çocuk olaylarının basına yansımsından sonra kaygıları artan Türkiyeli anne-babalar da benzri sistemlere artan oranda ilgi göstermeye başladı. Bursa'da üretime başlayan bir bilgisayar sistem ve yazılım firmasının Genel Koordinatörü Murat Pakten, son aylarda özellikle ailelerden gelen talebin hızla arttığını söyledi. Cihazın, gelişmiş bir güvenlik sistemi ürünü olduğunu ifade eden Pakten, birkaç yıldır bu işle uğraştıklarını ancak son aylarda cihaza olan ilginin çok arttığını vurguladı.
Pakten, cihaza en büyük ilginin Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinden geldiğine dikkati çekerek "kullanıcılar yaygınlaştıkça bizlere ulaşan talepler de artıyor. Okullardan da toplu teklifler geliyor" dedi.
Servis aracının hızını bile ilçebiliyorsunuzÇocuğunun bulunduğu ve gittiği yerleri internetten izlemek isteyen aileler ona çocuğa ait bir çantayı firmaya götütüyor. Firma, çantanın gizli bir bölümüne kibrit kutusu büyüklüğündeki cihazı yerleştiriyor.
Bundan sonrası aileye düşüyor. Kullanıcı adı ve şifre verilen veliler, istedikleri zaman internetten sistemlerine girerek, çocuklarını adım adım takip edebiliyor. Cihazın bir başka özelliği de çocuğun bindiği servis aracının hızını ölçebilmesi. Çocuğun bindiği servisin kaç kilometre hızla yol aldığı yine sistemde saniye saniye izlenebiliyor.Cihazlarda bir de acil durum düğmesi bulunuyor.
Sözkonusu izleme sistemleri bilhassa güvenli olmayan toplumlarda ve saatlerde çok işe yarıyor. Ancak böylesi bir sistemin varlığı, hem çocuk hem de ebeveynler üzerinde olumsuz etki de yapabiliyor.
Özellikle sürekli anne veya babası tarafından izlendiğini bilen çocukların kişilik gelişiminde problemler olabiliyor. Bilmemesi durumunda da ileride öğrenmesi ve daha büyük hayal kırıklığı yaşaması sözkonusu. Bu endenle özellikle ABD'de bu cihazların belirli yaş üstündeki çocuklarda kullanılmaması yönünde görüşler var.
Ebevent tarafında da sorun, ebeveynin kendi ruh sağlığıyla alakalı. Endişe ve paniğe yatkın ebeveynlerin bu sistemleri kullanmaya başlamasıyla davranışlarının takıntılı hale geleceği, bunun sonucunda çocuğun 'korunmak'tan ziyade ebeveynin baskıcı ve kısıtlayıcı davranışlarının 'kurbanı olabileceği tartışılıyor.
