Tüp bebek tedavilerinde başarıyı etkileyen en önemli kriterlerden birinin kadının yumurtalık rezervi ve kalitesi olduğuna dikkat çeken Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Aydın, "35 yaş üzerindeki kadınlarda yumurtalık rezervi hızlıca azalıyor. Bu durumda tüp bebek tedavisini desteklemek için PRP’den yararlanıyoruz" dedi.
PRP tedavisi sonrasında gebe kalan birçok kadın olduğunu belirten Medicana Bahçelievler Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Aydın, PRP tedavisinin yumurtalık yetmezliği yaşayan, başarısız tüp bebek denemeleri olan kişiler için umut vadettiğini dile getirdi.
35 yaşındaki kadınlarda yumurtalık rezervi hızla azalıyor
Prof. Dr. Yavuz Aydın, "35 yaş üzerindeki kadınlarda yumurtalık rezervi hızlı bir şekilde azalırken, bazı durumlarda çok daha genç yaştaki kadınlarda erken menopoza bağlı olarak yumurta sayısı yetersiz olabiliyor. Bu kişilere uygulanacak PRP tedavisi kişinin kendi kanından santrifüj yoluyla elde edilen bir ürün ve pıhtılaşma hücrelerinden zengin plazma, 'Platelet Rich Plasma' anlamına geliyor. Bu plazmanın içerisinde bulunan büyüme faktörleri sayesinde yumurtalık dokusundaki immatür hücreler harekete geçerek olgunlaşma evrelerini tamamlamak üzere harekete geçiyor" diye konuştu.
PRP tekniği hangi alanlarda kullanılıyor?
PRP tekniğinin pek çok alanda kullanıldığını aktaran Prof. Dr. Aydın, “Vücuttaki tüm dokularda olgun, sağlıklı hücrelere dönüşme kabiliyeti bulunan kök hücreleri uyarması nedeniyle PRP tekniği ortopediden spor hekimliğine, ameliyatsız tıbbi tedavi seçeneklerinden medikal estetik uygulamalarına kadar çok geniş bir yelpazede tıpta pek çok farklı alanda kullanılan bir tedavi alternatifi. Jinekolojide yumurtalık gençleştirme, kısırlık (infertilite) tedavisi, rahim iç zarı problemleri ve daha pek çok farklı başarılı sonuçlar vermeye başlayan umut verici bir yöntem” değerlendirmesinde bulundu.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Aydın, PRP’nin önerildiği durumları şu sözlerle sıraladı:
"Yumurtalık rezervinin azalması, erken yumurtalık yetmezliğinin söz konusu olması, AMH (Antimüllerian Hormon) düzeyinin düşük olması, ileri yaştaki kadınlarda hamilelik veya tüp bebek tedavisi planının bulunması, rahim zarına ve endometrium kalınlığına ilişkin sorunlar, yumurta kalitesinin düşük olması, bir ya da birden fazla başarısız tüp bebek tedavisi öyküsünün bulunması, enfeksiyon, küretaj veya rahim içi operasyonlardan kaynaklı jinekolojik sorunların varlığı."
"PRP'yi yumurtalıklara enjekte ediyoruz"
PRP ile yumurtalığın uyarılması işleminin iki aşamadan oluştuğunu belirten Prof. Dr. Aydın, “İlk olarak hastadan almış olduğumuz kanı özel cihazlar yardımıyla santrifüjden geçirerek tedavide kullanacağımız PRP’yi hazırlıyoruz. Ardından sedasyon adını verdiğimiz uygulama ile hastamızı kısa süreliğine uyuttuktan sonra transvajinal ultrason rehberliğinde elde ettiğimiz PRP’yi yumurtalıklara enjekte ediyoruz. PRP tedavisi, işlem için en uygun zaman olan adet kanamasının bitiminden hemen sonrasındaki süreçte gerçekleştiriliyor. Adet görmeyen kadınlar için ise hormon düzeylerinin takibi ile planlama yapılıyor” ifadelerini kullandı.
Yumurtalığın uyarılması haricinde rahim iç zarına ilişkin sorunlarda da endometrial PRP uygulamaları ile gebelik şansını artırabildiklerini hatırlatan Prof. Dr. Aydın, “Bu işlemin de desteğiyle birlikte tedavi alan, uzun süredir bekleyen birçok hastamızın gebe kaldığına şahit olduk. Kısırlık tedavisinde yeni bir uygulama olan PRP ile ilgili kesin bir başarı oranı vermek veya tek başına tedavi olarak uygulamak için henüz çok erken. Fakat mevcut tedavilerine veya tüp bebek sürecine ek olarak yumurtalığın uyarılması, rahim içi sorunları giderme gibi amaçlarla PRP desteğinin uygulanmasının gebe kalma şansını artırdığı görülüyor” diyerek sözlerini noktaladı. (DHA)