İsviçre Başsavcılığı, 2006 Dünya Futbol Şampiyonası ile bağlantılı olarak Almanya'nın önde gelen spor adamı Franz Beckenbauer hakkında soruşturma başlattı. Frankfurter Rundschaukonuyla ilgili şu yoruma yer veriyor:
“Haberdeki sürpriz nokta, 2006 Futbol Dünya Şampiyonası’na evsahipliği yapabilmek için görevini kötüye kullanma, parayı amacı dışında kullanma şüphesi ile bizzat Franz Beckenbauer hakkında soruşturma açılmış olmasıdır. Frankfurt Başsavcılığı, Alman Futbol Federasyonu'nun (DFB) o dönemdeki diğer yetkilileri hakkında zaten uzun bir süreden beri soruşturma yürütüyor. 2006 Dünya Kupası’nda Almanya’nın evsahipliği yapması için o dönem görevlendirilen Franz Beckenbauer daha önce suçlamalara hedef olmamış, ama dikkatsiz açıklamalar yapmıştı. Beckenbauer, kendisinden imza istendiğinde belgeleri ‘hiç düşünmeden’ imzaladığını ve ‘bir kanunsuzluk yapmadığını’ ileri sürmüştü. İşte Beckenbauer’in şimdi bu ‘Yaz Masalı’ını İsviçreli soruşturma makamlarına izah etmesi gerekiyor.”
Frankfurter Allgemeine Zeitung adlı gazetenin yorumunda ise İsviçre makamlarının olayın iç yüzünü aydınlatabileceğine kuşku ile bakılıyor:
“İsviçre’nin çabaları Alman Futbol Federasyonu'nun FIFA’ya para transferi organize etmesi konusuna doğru bir bakış açısı getirebilecek mi, ayrıca Beckenbauer’in oynadığı role ilişkin tüm soruların yanıtlanmasının önünü açabilecek mi, bu epey kuşkulu. Ama anlaşılan o ki bu konuda bir hareketlenme var. Aksi takdirde İsviçreli makamlar incelemelere başlamalarından kısa bir süre sonra yolsuzluk ve parayı amacı dışında kullanma gibi şüpheler nedeniyle aynı zamanda 8 konutta birden arama yapmazlardı. Şimdi artık soruşturmanın odağına Almanya’nın futbol idolü oturmuş durumda. Zira Freshfields soruşturmaları kapsamında Beckenbauer’in İsviçre’deki avukatının banka hesabı üzerinden Katar’a para transfer edildiği ortaya çıkartılmıştı.”
ABD’de başkanlık yarışı kızışırken muhafazakar Cumhuriyetçi Parti’nin adayı Donald Trump puan toplamaya çalışıyor. Büyük önem verilen Arizona’daki konuşmasında Trump yine bilinen “Biz ve ötekiler” söylemini kullandı, ABD’nin kendini mültecilerden korumak için Meksika sınırına duvar örülmesi gerektiğini tekrarladı. Trump’ın bu yöndeki planlarını saçmalık olarak değerlendiren Stuttgarter Zeitung gazetesinin yorumu şöyle:
“Meksika sınırına duvar örülmesi, ABD’ye yasadışı yoldan girmiş milyonlarca mülteciyi kitlesel bir biçimde sınırdışı etme planları, bunların öfkeli seçmene bir biçimde takılacağını içgüdüsel olarak sezen bir başkan adayının hayalperest görüşleridir. Ama Kuzey Kore gibi ülkeler bile sınırlarını dış dünyaya tamamen kapatamıyor. Bu böyledir ve popülist başkan adayının yandaşları bunun aksini arzu etseler de bu durum değişmez. Aslında Trump vatandaşlarının sorunlarıyla ilgilenmiyor, sadece onların korkularını utanmazca kullanıyor.”
Rhein-Zeitung'un aynı konudaki yorumunda ise şu satırlar dikkat çekiyor:
“Trump yandaşları için inanırlık konusu fazla bir şey ifade etmiyor. Öyle olmasa, Trump'un göreve geldiği gün ceza almış iki milyon mülteciyi nasıl bir anda ABD'den sınırdışı edebileceğini sorgularlardı, bu hayalperest açıklamaları alkışlamazlardı. Ve göreve atayacağı ek polis güçleri ile Hillary Clinton'ı yakalayıp sınırdışı edebileceğini alaycı bir biçimde anlatan bu kişi başkan olduğunda ülkede nasıl bir havanın eseceğini kavramaya çalışırlardı. Trump'ın Meksika ve Arizona'daki seçim kampanyaları önemli kilometre taşlarıydı. Kampanyaları sırasındaki dengesizlikleri onun kişiliğindeki büyük eksiklikleri açıkça ortaya koyuyor.”