Politika

"TEK BİR AKARSUYUN BİLE SATILMASI SÖZ KONUSU OLAMAZ" İKİZDERE (A.A)

11 Ağustos 2010 19:56

-"TEK BİR AKARSUYUN BİLE SATILMASI SÖZ KONUSU OLAMAZ" İKİZDERE (A.A)- 11.08.2010 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Tabiat bize emanettir ve onu hassasiyetle koruruz. Herkesten önce de biz koruruz. Biz doğa aşığıyız, delisiyiz'' dedi. Erdoğan, Rize'nin İkizdere ilçesinde kurulan Konukoğlu Cevizlik Hidroelektrik Santrali'nin (HES) açılışında yaptığı konuşmada, yapılan hesaplamalara göre, 2030 yılına kadar dünya enerji talebinin, bugüne göre yüzde 50 oranında artacağını vurgulayarak, şunları söyledi: ''Yine, bu hesaplamalara göre mevcut petrol rezervlerinin dünyaya 41 yıl, doğal gaz rezervlerinin ise 63 yıl yetebileceği söyleniyor. Artan enerji talebine paralel olarak, enerji sarfiyatından doğan sera gazlarının da 27 milyar tondan, 42 milyar tona çıkacağı tahmin ediliyor. Buradan çıkan sonuç nedir, biliyor musunuz? 30 yıl, 40 yıl sonra, dünya bugünkünden her yönüyle çok daha farklı bir dünya olacak. Bugün dünyanın tüm ülkeleri, tüm devletleri, bu yaklaşan senaryo karşısında enerji arz güvenliklerini sağlamaya çalışıyorlar. Özellikle fosil yakıtlar konusunda önemli rezervlere sahip ülkeler bile bu yakıtların sınırsız olmadığını, yakında tükeneceğini biliyorlar; bugünden buna göre politikalar üretmeye çalışıyorlar. İşte biz de hükümet olarak, bu anlayışla hareket ediyor; rüzgar santrallerimizle, hidroelektrik santrallerimizle olsun, yerli, yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarımızla kendi ihtiyacımızı karşılamaya yönelik adımlar atıyoruz.'' -''40 BİN KİŞİYE DE İSTİHDAM SAĞLANDI''- Özellikle HES'lerle ilgili yoğun bir çalışma içinde olduklarını dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti: ''Bu kapsamda, 2003 yılından itibaren Batman Barajı ve HES, Kürtün Barajı ve HES, 85'inci Yıl Muratlı Milli Egemenlik Barajı ve HES, Borçka Barajı ve HES, Obruk Barajı ve HES,  Uzunçayır Barajı ve HES gibi çok sayıda enerji maksatlı tesisimiz hizmete alındı. 2003 yılında imzalanan Su Kullanım Hakkı Anlaşması ile enerji üretimini özel sektörümüze açtık. Yani Yap İşlet Devret (YİD) ile artık özel sektörümüz de bu işin içerisine girdi, giriyor. Su Kullanım Hakkı Anlaşması'nın yürürlüğe girdiği tarih, Türkiye'de enerji üretiminde yeni bir başlangıçtır, milat niteliğindedir. Bugüne kadar, Türkiye genelinde işletmeye alınan 1200 megavat kurulu gücündeki 75 adet HES projesinden yıllık 4.5 milyar kilovatsaat enerji üretiliyor. Yine Türkiye genelinde inşaatı devam eden 6 bin 833 megavat kurulu gücündeki 160 HES projesinin yıllık enerji üretimi ise 23 milyar kilovatsaat ve yatırım maliyeti 12 milyar dolar. Ayrıca, bu sayede 40 bin kişiye de istihdam sağlandı. İnşallah, bütün projelerimizi tamamlandığında, yılda takriben 82 milyar kilovatsaatlik bir elektrik üretimi sağlanacak ve mevcut yüzde 36'lık potansiyelimiz de takriben yüzde 90'a çıkarılmış olacak. Bu vesileyle birçok şehrimiz de sel ve taşkınlardan kurtarılmış olacaktır. İnanıyorum ki, Türkiye kendi kaynaklarını, kendi akarsularını, kendi yeraltı zenginliklerini çok daha verimli kullanarak, büyük oranda kar sağlayacaktır.'' -''HES'LER SUYU YUTMUYOR, SUYU BUHARLAŞTIRMIYOR''- Erdoğan, önemli birkaç hususa da değinmekte fayda gördüğünü ifade ederek, şöyle konuştu: ''Şimdi buraların derdi olduğu için söylüyorum. Ben, bu toprakların çocuğuyum. Bazı çevreci adı altında tipler, gruplar çıkıyor ve bu sıfatla da bu HES'lere karşı çıkıyor, her türlü enerji yatırımına karşı çıkıyor; Yalan yanlış bilgilerle de kamuoyunu, vatandaşımı yanıltıyorlar. Diyorlar ki: 'Akarsular ve dereler satıldı' Tamamen dört dörtlük bir yalan. Çıkardığımız yasa ile sadece ve sadece suların kullanım hakkı, yani değerlendirme hakkı devredildi. Ama bu devredilirken, buradan da biz ülke olarak millet adına ne yapıyoruz? İstifade ediyoruz. Tek bir akarsuyun bile satılması söz konusu olamaz. Derelerin kuruduğu iddia ediliyor. Bu da gerçek dışı. HES'ler suyu yutmuyor, suyu buharlaştırmıyor, suyu buradan alıp başka yere taşımıyor. Tabii hayatın devamına azami ölçüde hassasiyet gösteriliyor, gerekli miktarda su, hatta bazen suyun tamamı nehir yatağına bırakılıyor ve bırakılacak. Yani yaz mevsimini düşünün, kurak mevsim işte orada HES otomatik olarak stop ediyor. Ve mevcut su derede, yatağında akıyor.      Ağaç kesimi noktasında da yine kamuoyu yanıltılıyor. Doğu Karadeniz Bölgemizde HES Projelerinin tamamına yakını tünelli. Sadece tünel giriş çıkış yerlerinde bir miktar ağaç kesiliyor, bunların yerine de hemen yenilerinin dikilmesi zaten kendilerinden talep edilmiştir ve dikiliyor. Tabiat bize emanettir ve onu hassasiyetle koruruz. Herkesten önce de biz koruruz. Biz doğa aşığıyız, delisiyiz. şu ana kadar milyonlarca fidanı, ağacı biz ülkemizin en çorak yerlerine diktik, dikiyoruz. Ankara'dan, İstanbul'a doğru yolun sağında, solunda dikilmiş olan bu tür fidanlarımız var. Anadolu'daki otoyolların kenarlarında, bölünmüş yolların kenarlarında diktik, dikiyoruz. Kimse bu konuyu istismara kalkmasın, kimse buradan rant elde etme gayretine girmesin. Ben bu vesileyle, bugün burada açılışını yaptığımız eserin bir kez daha ülkemize, sanayimize, tüm konutlarımıza bereket getirmesini diliyorum. Sanko grubunu tebrik ediyorum, bunca insana istihdam imkanı sağladılar, bundan sonra sağlayacaklar. Tekrar Ramazan-ı Şerifiniz mübarek olsun, rahmet ve bereket ayından hep birlikte nasibimizi alalım. Konuşmanın ardından Başbakan Erdoğan, tünel şeklindeki santralde, butona basarak tesisi hizmete açtı ve incelemelerde bulundu.