-"Müzakere sürecini esir almak AB'nin aleyhine" ANKARA (A.A) - 15.11.2011 - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin AB'nin ekonomik kriterleri olan Maastricht kriterlerini birçok AB ülkesinden çok daha iyi şekilde gerçekleştirdiğini belirterek, ''Türkiye'nin müzakere sürecini esir almak, AB'nin aleyhine gelişecektir'' dedi. Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'ye resmi ziyaret gerçekleştiren Macaristan Cumhurbaşkanı Pal Schmitt ile Çankaya Köşkü'ndeki baş başa ve heyetlerarası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Schmitt'i Türkiye'de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek sözlerine başlayan Gül, konuk Cumhurbaşkanının Türkiye'den iyi intibalarla ayrılmasını ümit ettiğini belirtti. Türkiye ile Macaristan arasındaki ilişkilerin dostane olduğunu ve iki ülkenin birbirinin müttefiki olduğunu ifade eden Gül, iki ülke arasında tarihi ve kültürel çok benzerlikler bulunduğunu, ilişkilerin güçlü bir şekilde devam ettiğini söyledi. Schmitt'in gerçek bir Türk dostu olduğunu ve Türkiye ile ilgili hatıraları olduğunu dile getiren Gül, konuk Cumhurbaşkanının olimpiyat şampiyonu bir eskrimci olduğunu ve ilk dünya şampiyonluğunu Ankara'da kazandığını belirtti. Cumhurbaşkanı Gül, Macaristan'dan Türkiye'ye 9 yıl aradan sonra gerçekleşen bu ilk Cumhurbaşkanı ziyaretinin iki ülke arasındaki ilişkileri her alanda çok daha güçlendireceğine inandığını vurguladı. Baş başa ve heyetlerarası görüşmelerde ikili ilişkileri gözden geçirdiklerini aktaran Gül, iki ülke arasında 2 milyar dolara yaklaşan ticaret hacminin daha da büyüme potansiyeli olduğunu gördüklerini kaydetti. Gül, Schmitt'in İstanbul'da iş adamlarıyla toplantı yapacağını ve potansiyeli göreceğini ifade etti. Görüşmelerde enerji konusunu da ele aldıklarını anlatan Gül, Macaristan'ın Nabucco projesine ortak olduğunu ve bu konuda geniş görüş alışverişinde bulunduklarını açıkladı. Gül, eğitim ve kültür alanlarındaki ilişkileri de geliştirme konusunu görüştüklerini bildirdi. Schmitt'in ziyareti sırasında Kütahya'ya gideceğini de dile getiren Gül, Macar Kralı Lajor Kossuth'un Sultan Abdülmecit'in himayesinde 19. yüzyıl ortalarında Kütahya'da hayatını geçirdiğini anlattı. Kossuth'un Kütahya'da bulunduğu sırada kaleme aldığı Macaristan'ın ilk anayasasının, ülkenin modern anayasası olduğunu da ifade etti. Görüşmelerde Türkiye'nin AB üyelik sürecini de ele aldıklarını söyleyen Gül, Türkiye'nin bu konudaki görüşlerini aktarma imkanı bulduğunu kaydetti. Gül, yakın zaman önce AB dönem başkanlığı yapan Macaristan'a Türkiye'ye verdiği destek için teşekkür ettiğini de sözlerine ekledi. -''Türkiye ekonomik kriterleri karşılıyor''- Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Gül, bir Macar gazetecinin Türkiye'nin AB üyelik sürecine ilişkin sorusu üzerine, Macaristan'ın dönem başkanlığı süresince elinden geleni yaptığı ve Türkiye'nin üyelik sürecini desteklediği için her zaman teşekkür ettiğini dile getirdi. Müzakere sürecinin teknik bir süreç olduğuna işaret eden Gül, ''Bu teknik süreci rayından çıkartan ve suni, siyasi konuları ekleyenler var. Bu ne AB'nin hukukuna yakışır ne de verilen sözlere yakışır'' dedi. Ahde vefa ilkesine değinen Gül, atılan imzalara sadakat göstermemenin AB'nin temel ilkelerine de çok aykırı olduğunu vurguladı. Gül, Türkiye'nin kendi başına üyelik sürecinin gereklerini yerine getirmesi ve köklü reformları hayata geçirmesinin önemli olduğunun altını çizerek, şöyle konuştu: ''AB para, rekabet, ekonomiyle ilgili fasılları açmayabilir, ama ortada başka bir gerçek var ki bugün Türkiye, AB'nin ekonomik kriterleri olan Maastricht kriterlerini birçok AB ülkesinden çok daha iyi şekilde gerçekleştirmektedir. Türkiye'nin borç yükü yüzde 40'tır, Maastricht kriteri yüzde 60'tır; Türkiye'nin bütçe açığı yüzde 2,5'tur, Maastricht kriteri yüzde 3'tür; Türkiye'nin borçlanma faizi birçok AB ülkesinin borçlanma faizinden daha düşüktür; birçok AB ülkesinin kredi notu üst üste düşürülürken bu kriz döneminde notu üst üste 3 kez artırılan tek ülke Türkiye'dir. O bakımdan Türkiye'nin müzakere sürecini esir almak, AB'nin aleyhine gelişecektir.''