-"Hükümeti milli vicdan zorladı" TBMM (A.A) - 22.08.2011 - MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, terörle mücadelede gelinen noktanın, bir vicdan muhasebesi yapılmasını zorunlu kıldığını ifade ederek, ''Milli vicdan ayağa kalkmıştır. Hükümeti bu noktaya milli vicdan zorlamıştır'' dedi. Vural, TBMM'de düzenlediği basınla sohbet toplantısında, Türkiye'nin terörle mücadelede ulaştığı noktanın yeniden ele alınması gerektiğini söyledi. Terörle mücadelede gelinen noktanın bir vicdan muhasebesi yapılmasını zorunlu kıldığını anlatan Vural, Hükümetin geçmiş dönemlerde bu yönde yürüttüğü politikaları eleştirdi. Geçmiş yıllarda Hükümet ve AK Parti üyelerinin yaptığı açıklamaları hatırlatan Vural, gelinen noktada ''bir vicdan muhasebesi yapıp yapmadıkları'' sorusunu yöneltti. ''Analar ağlamasın'' diyenlerin, açılım politikasını yürütenlerin, ''Kürt sorunu vardır'' diyenlerin ve ''İmralı ile görüşenlerin'', vicdan muhasebesi yapmalarını isteyen Vural, ''2007 yılında sınır ötesi operasyonlara 'bataklığa saplanırız' ifadesini kullananlar bugün nerede, vicdanları nerede?'' diye konuştu. Tokat'ın Reşadiye ilçesinde 7 askerin şehit edilmesinden sonra saldırıyı ''terör örgütü PKK'nın yapmamış olabileceğini'' söyleyenlerin bulunduğunu ifade eden Vural, ''Bu kişilerin vicdanı nerede? Milli vicdan ayağa kalkmıştır. Hükümeti bu noktaya milli vicdan zorlamıştır. Açılımın sorumlusu eski İçişleri Bakanı, şimdiki Başbakan Yardımcısı istifa etmeyi düşündü mü? Terörün geldiği bu noktada istifa etmemesi kimin vesayeti?'' sorularını yöneltti. -MGK Bildirisi- Milli Güvenlik Kurulu (MGK) bildirilerine de değinen Vural, şimdiye kadar kamuoyuna duyurulan bildirilerde Türkçenin eğitim dili ve resmi dil olmasına vurgu yapıldığını ancak son MGK'da Türkçe vurgusunun yapılmadığını öne sürdü ve ''Bunun anlamı nedir?'' diye sordu. ABD'nin terör örgütleri listesinde PKK'nın yer aldığını hatırlatan Vural, bu raporlarda Irak'ın kuzeyinden ''terör örgütünün güvenli bölgesi'' olarak bahsedilmediğini söyledi. Terör örgütünün, Irak'ın kuzeyinde barınması nedeniyle Barzani yönetimine ültimatom verilmesini isteyen Vural, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sınırötesi operasyonlarla ilgili ''şiddetin dilini değil, barışın dilini kullanmalıyız'' şeklindeki açıklamalarını eleştirdi. Vural, ''Türkiye Cumhuriyeti şiddet uygulamaz. Bu sözlerini yadırgadım. Devlet, meşru gücünü kullanmaktadır'' dedi. Türkiye'nin Somali'ye yaptığı yardımları bütünüyle desteklediklerini belirten Vural, bunların Türk milletinin hamiyetperverliği olduğunu söyledi. Somali'ye gidenlerin Türkiye Cumhuriyeti'ni temsil ettiklerini anlatan Vural, televizyonlarda izlediği çeşitli görüntüleri göstererek, bu durumu eleştirdi. -Suriye- Hükümetin izlediği Suriye politikasını da eleştiren Oktay Vural, ''Dışişleri Bakanı ABD'nin borazanı gibi'' ifadesini kullandı. Suriye'nin terör örgütü PKK'yı desteklediğine ilişkin açıklamalar yapıldığını ifade eden Vural, ''Atıp tutuyorsunuz şimdi. Onlarla ortak basın toplantısı yapan siz değil miydiniz?'' diye konuştu. Vural, bir gazetecinin İşçi Partisi, Aydınlık Gazetesi ve Ulusal Kanal'a yönelik operasyonları hatırlatması üzerine ''İçeriğini bilmiyorum ama milletin sesini kısmak için her şeyi yapıyorlar'' dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Anayasa için randevu isteyeceklerini açıkladığını hatırlatarak, bu konudaki tutumlarını soran gazeteciyi Vural, ''Sayın Genel Başkanımız talep gelirse kapalı olmayacağımızı daha önce ifade etti'' diye yanıtladı. Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu'nun talimatıyla tutuklu subaylar için çalışma başlatıldığına ilişkin haberlerin sorulması üzerine de Vural, bu konuda hukuki bir çözüm üzerinde çalışıldığının, emekliye ayrılan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner tarafından da açıklandığını söyledi. Vural, bir başka soru üzerine de Anayasa değişikliğinin TBMM Başkanı'nın başkanlığında yürütülmesini ve uzlaşma komisyonunun her partiden eşit sayıda milletvekilinden oluşturulmasını istediklerini söyledi.