Magazin

"G-string sevmem, şort giyerim"

Ünlü model Alessandra Ambrosio, Koton’un İstanbul Fashion Week kapsamındaki Koton Beachwear defilesi için İstanbul’a geldi.

29 Ağustos 2010 03:00

T24- Victoria Secret’ın meleği olarak tanınan ünlü Brezilyalı süper model Alessandra Ambrosio, Koton’un İstanbul Fashion Week kapsamındaki Koton Beachwear defilesi için İstanbul’a geldi. Ünlü model, Habertürk yazarı Esra Çoruh'a röportaj verdi.
 

Esra Çoruh'un bugün (29 Ağustos 2010) Habertürk gazetesinde yayımlanan, Alessandra Ambrosio ile yapmış olduğu röportaj şöyle:


"G-string sevmem, şort giyerim"

14 yaşındaki oğlum, adını duyduğunda ilk kez yaptığım işe ilgi duyup röportaja benimle gelmeyi teklif ediyor. Ne de olsa dünyanın en seksi kadınlarından birisi. Biz onu Victoria Secret’ın iç çamaşır mankeni olarak tanısak da Nicole Miller, Christian Dior, Christian Lacroix, Fendi, Issey Miyake, Kenzo, Oscar de la Renta gibi birçok lüks markanın defilelerinde boy gösteriyor. İlk kez İstanbul Moda Haftası’nda İstanbul’da Koton Beachwear defilesi için podyuma çıkan Alessandra Ambrosio, sorularımızı yanıtladı.

■ Seni Victoria Secret’ın meleklerinden birisi olarak tanıyoruz. Gerçek Alessandra kimdir, senden öğrenelim? Nasıl başladın mankenliğe?

13 yaşında manken olmaya karar verdim. Mankenlik kurslarına katıldım. Bu konuda da annem büyük destek oldu. 15 yaşında Elite ajansının yarışmasına katıldım. Önce Japonya’ya sonra New York’a gittim ve kariyerim başladı.

■ Peki Victoria Secret meleği olmak nasıl bir şey?

Victoria Secret meleği olmadan önce resimlerde mankenleri görür ve çok imrenirdim. Hayran hayran onları seyrettiğimi hatırlıyorum. Ve şimdi onlardan birisiyim. O melekleri taşımak gurur verici. Harika arkadaşlıklar başladı, her yere beraber gidiyoruz ve her zaman profesyonellerle çalışıyoruz. Ve Victoria Secret’ın meleği olmak müthiş bir duygu.


"Kızım manken olabilir"

■ 2 yaşında kızınız var ve inanılmaz yoğun bir tempoda çalışıyorsunuz. Nasıl başarıyorsunuz?

Kızımdan önce çok daha yoğun çalışıyordum. Ama şimdi bütün öncelik kızımın. Yakın yerlere gidiyorsam kızımı da götürüyorum. Burası uzun uçuş olduğu için getiremedim. Şimdi hayatımı daha yavaş yaşıyorum. Yoğun temponun ardından mutlaka kızımla vakit geçireceğim zaman ayırıyorum.

■ Peki kızınız manken olmak isterse tepkiniz ne olur

Tabii ki olmasını isterim. Bu konuda annemden büyük destek aldım ve ben de eğer kızım isterse aynı desteği ona veririm.

■ Bir ara Brezilyalı bikini markası Rosa Cha için bir koleksiyon yapmıştınız ve hemen tükenmişti. Neden devam etmediniz?

İlk yaptığımda eğlence olsun diye yapmıştım ama dediğiniz gibi hemen satıldı. Ne de olsa Victoria Secret’la bu kadar senelik çalışmanın sonucunda bikini ve mayo konusunda her şeyi öğreniyorsunuz. Nasıl durmalı, kalıp nasıl olmalı... Üstelik Brezilya’da yaşamanın da buna çok katkısı var.

■ Neden kendi bikini markanızı çıkartmıyorsunuz?

Aslında doğruyu söylemek gerekirse bu tür bir iş yapmayı planlıyorum. Hemen olmasa da birkaç sene içinde böyle bir iş yapmayı düşünüyorum. Bikini ve plaj kıyafetleri yapmak istiyorum. ü

■ Bir de TV dizileri ve film tecrübeniz var?

O da başka bir eğlence ama sadece Casino Royal’de Bond kızı olma fikri hoşuma gitmişti. Onun dışında oyunculuğu hiç düşünmüyorum.

■ Peki kendini 10 sene sonra nerede görüyorsun?

Zor bir soru. Çünkü hayatta her an sürprizler olabiliyor. Ama şu an modelliğe konsantre olmak istiyorum. Ailemi genişletmek istiyorum, başka çocuk hatta çocuklar istiyorum. Az seyahat etmek ve dediğim gibi plaj giyimi işine girmek istiyrum.

■ İstanbul’da podyuma çıkmak nasıl bir duygu? Koleksiyonu nasıl buldunuz?

Defileden önce denemek için gittiğimde koleksiyona bayıldım. Hatta bu koleksiyonun markanın ilk plaj koleksiyonu olduğunu duymak beni şaşırttı, çünkü çok başarılı. Kendi markamı yapmış olsaydım sanırım yine bu tür renkleri, kalıpları ve modelleri kullanacağım benzer bir koleksiyon olurdu. İstanbul’un böyle bir moda haftası olması da çok güzel. Türk tasarımcılarının yeteneklerini tüm dünyaya göstermeleri için büyük fırsat. Bunun bir parçası olduğuma seviniyorum. Umarım bir dahaki moda haftalarına da katılma fırsatım olur.


İstanbul’u çok duyuyordum

İstanbul’a ilk gelişin. Nasıl buldun?

Brezilya’da o kadar çok İstanbul’u duyuyoruz ki, zaten hep gelmek istiyordum. Deniz, tarihi binalar gerçekten inanılmaz bir yer. Burada olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Ve İstanbul’dan çağrıldığımı duyunca ne kadar sevindim bilemezsiniz.

■ Bunları duymak çok güzel. Ben de aynı şeyleri sizin ülkeniz için hissediyorum. Merak ettiğim bir şey var, nedir Brezilyalı kadınların sırrı? Genlerinizde mi bu mükemmellik?

(Gülüyor) Her halde iyi bir karışımız. Brezilya’da tek tip insan göremezsiniz, kimse kimseye benzemez. Avrupalı kanının her tür ırktan birleştiği bir milletiz. Üstelik mutlu bir milletiz. Vücut hatlarımızdaki yuvarlaklık, hareketliliğimiz sanırım bizi daha da çekici kılıyor.


Hem anne hem mükemmel vücut

■ Hepimizin merak ettiği bir şeyi sormak istiyorum. 29 yaşında, bir çocuk annesisin ama mükemmel bir vücuda sahipsin. Bu doğuştan Tanrı’nın sana bir lütfu mu yoksa 24 saat egzersiz mi yapıyorsun?

Şanslıyım aslında. Çünkü aslına bakarsanız egzersiz yapmaya çok fırsatım olmuyor. Her zaman inceydim, sanırım bu Tanrı’nın lütfu. Ama tabii ki sıkılaşmak için pilates ve yoga yapıyorum. Arada bir de sörf yapıyorum. Tabii ki kızımın peşinden koşturmak da beni fit tutuyor.

■ Modanın bu kadar içinde olan birisi olarak modayla aran nasıl? Modayı takip ediyor musun?

Rahat bir tarzım var, bohem bir tarzım olduğunu söyleyebilirim. Bugün üzerimde ne görüyorsanız öyle giyiniyorum. Akşamları da rock tarzı giyinmeyi seviyorum. Deri ceketlere, deri pantolonlara bayılıyorum. Bu kadar markaların içinde olup marka takımtım da yok. Marc Jacobs çantaları çok seviyorum ve tabii ki Victoria Secret iç çamaşırlarımı.


"G-string giymeyi sevmiyorum"

■ Madem konuyu sen açtın, iç çamaşırı seven kadınlardan mısın? Seksi olmak için ne giyiyorsun?

İç çamaşırında seksilikten daha çok rahatlığı seven kadınlardanım. Ama siyah dantel ve kırmızı da favorilerimden. Seksi olmak için bu tür iç çamaşırlarını tercih ediyorum.

■Peki podyumda giymekten hoşlanmadığın bir şey var mı?

G-string iç çamaşırlar giymekten hiç hoşlanmıyorum. Kendi hayatımda da g-string giymem, daha çok şort tipi iç çamaşır giymeyi severim.

■ Herkes tarafından tanınmak nasıl bir duygu? Arada rahatsız olduğun oluyor mu?

Çok yorgun olduğum zamanlarda biraz rahatsız edici olabiliyor. Mesela dün akşam geldiğimde uzun uçuş, fotoğrafçılar etrafımda inanın poz vermek hoşuma gitmedi. Ama bugün çok rahatım çünkü burada olmaktan çok mutluyum.