-"BU İŞİ BİTİREBİLECEKLERİNİ ZANNETTİLER" ISPARTA (A.A) - 02.06.2011 - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''AK Parti'nin, milletin partisinin bileğini demokratik yollardan bükemeyeceklerini anlayanlar, kışkırtmayla, tahrikle, saldırıyla, şiddetle bu işi bitirebileceklerini zannettiler'' dedi. Erdoğan, partisince Isparta'da Valilik önündeki meydanda düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap etti. Başbakan Erdoğan, konuşmasının başında, vatandaşların Regaip Kandilini kutlayarak, şunları söyledi: ''Sizlerden bugün, bu gece için özellikle bir ricam var; bizden ne olur hayır dualarınızı eksik etmeyin. Ben biliyorum, bu yola çıktığımız andan itibaren siz bize hep hayır duası ettiniz ama bugünlerde sizin o hayır dualarınıza her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Çünkü bizimle sandıkta yarışamayacaklarını anlayanlar, artık şiddete başvurmaya başladılar. Milletin teveccühünü kazanamayanlar, işi şiddete dökmeye başladılar. AK Parti'nin, milletin partisinin bileğini demokratik yollardan bükemeyeceklerini anlayanlar, kışkırtmayla, tahrikle, saldırıyla, şiddetle bu işi bitirebileceklerini zannettiler. Önce Kastamonu'da konvoyumuza saldırdılar bir polisimizi şehit ettiler, Silopi'de iki polisimizi şehit ettiler. AK Parti'nin seçim bürolarına, il, ilçe başkanlıklarına şu ana kadar 150'ye yakın.... Seçim bürolarımızı, araçlarımızı molotoflu saldırılarla ne yazık ki yaktılar, cam çerçeve indirdiler. Diyarbakır'da benim Hazro ilçe başkan yardımcımın oğlunu, ilçe başkan yardımcımı kaçırdılar. AK Parti'li diyerek Silvan'da bir iş adamının iş makinalarını yaktılar. İşte Adana'da altı ayrı seçim bürosuna, yedi seçim aracına molotof ve ses bombası attılar. İstanbul'da aynı şekilde terör estiriyorlar.'' -''TEZGAH KURULMUŞ''- ''Bunlar BDP yandaşlarının eylemleri, şiddet sadece onlardan gelmiyor, sadece Doğu, Güneydoğu'da değil, sadece büyük şehir değil. Karadeniz Hopa'da bile AK Parti'nin karşısına dikiliyor'' diyen Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: ''Orada da ve CHP ve yandaşları konvoyumuza taşla saldırıp orada bir polisimizi ağır yaraladılar. Bir inşaat devasa bir CHP pankartı. CHP pankartının yanında, 'Tek yol sokak, tek yol devrim' altında Halkevleri. Etrafında benzer pankartlar. Biz ne diyorduk? 'CHP, MHP, BDP, bunlar legal görüntüde illegal eylemler içerisinde olanlarla el ele, kol kola yürüyorlar.' İşte Elağız'da BDP'lilerin konuşmaları ortaya döküldü. BDP'li başkanıyla bir bayan milletvekili ne diyorlar? 'Elazığ'da AK Parti'nin kazanmaması için eğer CHP'nin şansı yoksa MHP'ye oy verelim' diyor. Organizasyonu görüyor musunuz? 'Birinci sırada CHP olmazsa MHP' diyorlar. Tezgah kurulmuş, BDP'liler Doğu'da, Güneydoğu'da teröriste sırtlarını dayadıkları yetmiyormuş gibi, bu sefer de Hopa'daki eşkıyaya sahip çıkıyorlar.'' -''ONLARIN KARŞISINDA KUZU, KUZU ,KUZU''- Erdoğan, şöyle devam etti: ''Bazı yerlerde MHP teşkilatı, nasıl oluyorsa anlamıyorum, BDP'ye geçmeye başladı. İşte Van Başkale'de, MHP teşkilatı BDP'ye geçti. Aynı şekilde, yine bu arada ikinci bir geçişi MHP teşkilatı yine yaptı. Bu danışıklı dövüş nasıl oluyor? MHP Genel Başkanı AK Parti'ye kaplan kesilirken, BDP'ye, CHP'ye çıtını çıkaramıyor. Onların karşısında kuzu, kuzu, kuzu. CHP Hakkari'ye gidiyor, CHP'lilere konuşmuyor. Kime konuşuyor? Onların ellerine ne veriyorlar? CHP bayrakları. CHP, onların eline CHP bayrağı veriyorsun da Türk bayrağını niye veremiyorsun? Çünkü BDP'li elinde Türk bayrağıyla dolaşmaz. Anlaşmayı da öyle yapıyorlar. Bu CHP... Isparta soruyorum sizlere, 12 Haziran'da cevabını verecek mi? Fazla günümüz kalmadı, dolaşmaya var mıyız, kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Kapı kapı bütün ahbab-ı yaran, herkesi dolaşmamız lazım. 12 Haziran'da bu kardeşiniz sizlerden... Gelin diyorum, Isparta'nın milletvekili sayısı azaldı, dörde düştü ve buradan sizden dörtte dört istiyoruz ama bunun için çok çalışmamız lazım, son 10 gün çok çalışmamız lazım.'' Erdoğan, ''Üzülüyorum. Burada Türk bayrağını kalkıp onların eline veremeyen bir genel başkanın, bunun Türkiye'de iktidar diye bir derdi olabilir mi? O ancak CHP'deki yerini sağlamlaştırmaya çalışıyor ama CHP'de kalkıp bu soruyu ona sorar mı? Ben CHP'ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum; gelin başımızı iki elimizin alalım, bu CHP nereye gidiyor diye soralım. Bu statüko partileri MHP, CHP, BDP, tıpkı 12 Eylül'de olduğu gibi, bir kez daha AK Parti'ye karşı ittifak kurdular. Tıpkı 12 Eylül'de olduğu gibi bu statüko partiler bir kez daha işbirliği yaptılar, üstelik bu kez sadece statükoda değil, şiddet uygulama noktasında da işbirliği yaptılar.''