Dünya
Deutsche Welle

"Bağımsızlık kararına güvenmiyoruz"

Kırımlı gazeteci İbrahim Ömerov, Kırım Tatarlarının parlamentoda alınan bağımsızlık kararına ve Tatarların haklarını genişleten kararnameye güvenmediklerini söyledi.

13 Mart 2014 12:41


Ukrayna'ya bağlı Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Sivastopol kenti, geçtiğimiz günlerde Kırım Parlamentosu'ndaki oy çoğunluğuyla bağımsızlığını ilan etti. Beraberinde Parlamento, yarımadada yaşayan Tatar azınlığın haklarını genişleten bir kararnameye imza attı.

Tatarlar bağımsızlık ilanını, Kırım’ın Rusya'ya bağımsız bir devlet olarak katılmasına yasal zemin oluşturmak için atılan bir adım olarak yorumluyorlar. Ayrıca haklarını genişleten kararnameyi de samimi bulmadıklarını ifade ediyorlar.

‘Bağımsızlık, referanduma yasal zemin'

Kırım Parlamentosu tarafından alınan bağımsızlık kararı aslında 16 Mart referandumu için gereken hukuki bir şart. Zira Ukrayna’nın parçası sayılan Kırım’ın, referandumdan sonra Rusya ile birleşebilmesi için bağımsızlığını ilan etmiş olması gerekiyor. Zaten ilgili parlamentonun basın bölümü de bağımsızlık ilanının, referandumdan Rusya'ya bağlanma kararı çıkması halinde yürürlüğe gireceğini bildirdi.

Kırım Tatar Televizyonu ATR'de çalışan gazeteci İbrahim Ömerov da Kırım Parlamentosu Başkanı Vladimir Konstantinov'un bağımsızlık kararının sadece referandumun kabulüne hizmet edeceğini ifade ettiğini şu sözlerle aktarıyor:

"Kırım kendisini bağımsız bir devlet olarak ilan ettikten sonra, referandumun neticesine göre ayrı bir cumhuriyet olarak Rusya Federasyonu'na müracaatta bulanacak. Bu maksatla böyle bir karar kabul edildi. Vladimir Konstantinov da bağımsızlık kararının referandumun neticesi kabul edilebilsin diye alındığını, kararın kendi başına büyük bir önem taşımadığını söyledi."

‘Yeni haklar Tatarları ikna çabası'

İbrahim Ömerov, Kırım Tatarlarını temsil eden Kırım Tatar Meclisi'nin söz konusu kararı ciddiye almadığını ve Tatarların, bunun Kırım'a bir şey kazandırmayacağını savunduklarını kaydediyor. Ömerov ayrıca Kırım Parlamentosu'nun, bağımsızlık ilanının ardından açıkladığı Tatarların haklarını genişleten kararnameyi samimi bulmadıklarını da ekliyor:

"Bu vesikaya binaen, Kırım'ın bütün idari organlarında Kırım Tatarları temsil edilecek, Kırım Tatar dilinin ve medeniyetinin geliştirilmesi için çalışılacak. Ayrıca Kırım Tatarlarının Kırım'daki yaşamlarını iyileştirmek için beş yıllık bir program hayata geçirilecek. Ama Kırım Tatar Milli Meclisi temsilcileri, böyle bir beyanatı sadece bir vaat gibi görüyor. Onları iknaa etmeye yönelik bu yaklaşıma karşı çıkıyorlar, bunu kabul etmiyorlar."

İbrahim Ömerov, Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Rıfat Çubarov'un parlamentoda alınan kararları Kırım Tatarları adına iyi bir sinyal olarak gördüğünü, ancak yine söz konusu kararlara şüpheyle yaklaştığını ifade ediyor. Zira bunun Tatarlar nezdinde onları referanduma ikna için yapılmış bir manevra olarak algılandığını belirten Ömerov, bu nedenle Kırım Tatarlarının 16 Mart'ta yapılacak referandumu boykot etme kararını kaldırmayacaklarını söylüyor.

Ömerov, "Kırım Tatar Milli Meclisi'nin pozisyonu, referanduma katılmamak ve onu kabul etmemektir. Çünkü şu anda Kırım'da Rusya'nın askerleri bulunuyor. Onların baskısında demokratik bir seçim yapılması ihtimali çok azdır" diyor.

İbrahim Ömerov ayrıca Kırım'da Rusya'ya katılmayı isteyenlerin sayısının sanıldığı kadar yüksek olmadığını belirterek yarımadada Tatarların ve Ukraynalıların yanı sıra bölge halkıyla karışmış Rusların da Rus hâkimiyetini reddettiklerine dikkat çekiyor.

Bu nedenle Ömerov, referandumun adil bir şekilde yapılacağına inanmamakla birlikte, Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Çubarov'un Kırım'daki diğer halkları da boykota çağırdığının altını çiziyor.

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle