Mayalar'ın kehanetlerini baz alarak 2012'de kıyametin kopanacağına inananların sayısı her geçen gün artarken, "2012" adlı film de bu konuyu beyaz perdeye taşıyor.
“2012 tarihinde kıyamet kopacak” iddiaları, gittikçe daha fazla kişiyi etkilemeye başladı. Güney Amerika’daki Maya medeniyetinin kehanetlerinde, “21 Aralık 2012 tarihinde dünyanın son çağına gireceğinin” yazılı olması ve bu konuda sürekli ortaya atılan yeni iddialar, insanları paniğe sevk ediyor.
Bu iddiaların bir kez daha bu kadar güçlü bir şekilde gündeme gelmesinin bir diğer nedeni de Hollywood yapımı “2012” adlı film. Filmde, peş peşe yaşanan doğal afetlerle insanlığının sonunun geleceği anlatılıyor. Filmin başrollerini John Cusack ve Amanda Peet paylaşıyor.
John Cusack’ın canlandırdığı, yazar Jackson Curtis karakterinin işine aşırı düşkünlüğü nedeniyle evliliği bitmiştir. Ancak eski eşiyle dost olarak kalmayı da başarmıştır. Bir gün eski eşini telefonla arayan Curtis, ondan derhal çocuklarla evi terk etmesini istiyor. Çünkü Kaliforniya’da büyük bir deprem olacaktır.
Yönetmen Emmerich 2012’yi anlattı
Eşinin telefondaki yakarışına ilk başta inanmayan Kate, bir süre sonra yaşanan sarsıntılarla gerçeği fark eder. Bundan sonra, Curtis ve ailesi için hayatta kalma mücadelesi başlar.
Filmin yönetmenliğini yapan Roland Emmerich, Mayaların kehanetlerini filmin çıkış noktası olarak aldığını belirtiyor: “Maya takviminin var olduğunu ve zaman hesaplamalarının bir gün sona erdiğini biliyordum. Ancak bunun 2012 olduğunun farkında değildim. Sonra internette Mayalar’ın tahminine dayanan, 2012 konusundaki bu büyük hareketliliği keşfettik. Dünyanın sonu için bu kadar kesin tarih veren başka bir kültür yok. Sonra bunu filmimiz için kullandık ve çok güzel uyum sağladı.“
İnsanlar filmi neden beğeniyor?
Filmde, bir süre sonra dünya dengeleri de değişir. Hükümet liderleri, gizli bir plan yapar ve insan ırkının sadece bir kısmını kurtarabileceklerine karar verirler. Zamanla birileri bu gizli planlardan haberdar olur. Böylece insanlığın hayatta kalma mücadelesi de başlar.
Yönetmen Emmerich, filmin insanları bu denli etkilemesine ilişkin değerlendirmesini şu sözlerle aktarıyor: “Öncelikle son zamanlarda dünyada çok karamsarlık var ve insanlar çok parlak bir geleceğe sahip olacağımıza inanmıyorlar. Bu nedenle dünyanın sonu senaryosu cazip geliyor. İkinci olarak ise filmimin kahramanları normal, sıradan insanlar. Olağanüstü yetenekleri yok. Sadece hayatta kalma mücadelesi veriyorlar. Filmdeki bu kombinasyonun insanları etkilediğine inanıyorum.“
NASA da harekete geçti
Pek çok astronom kendilerine çocuklardan dahi, “ölmek için çok gencim” yönünde mesajlar geldiğini anlatıyor. “2012 yılında nasıl hayatta kalınabileceği” yönünde onlarca kitap piyasada. İnsanlar ayrıca internetteki forum sitelerinde de bu konuyu tartışıyor ve “2012 kıyameti” ile ilgili sayısız internet sitesi mevcut. Dahası bu sitelerde, 2012 yılında kıyametin kopup kopmayacağı yönünde anketler de yapılıyor.
Bu panik ve çılgınlık, bir süre önce Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi NASA’yı da harekete geçmek zorunda bıraktı. 2012'de "kıyametin kopacağını" iddia edenlere karşı toplumu bilgilendirme kampanyası başlatan NASA, bu tür felaket açıklamaları ve beklentilerinin asılsız olduğuna işaret etti.
İnternet sitelerini istila eden bu tür kehanetlerin, Sümerlilerin bulduğu iddia edilen "Nibiru" veya "Gezegen x"in dünya'ya çarpacağı söylentisine dayandığına işaret eden NASA ise "Nibiru" gezegeninin "tamamen hayal mahsulü" olduğu açıklamasını yaptı.
Mayalar’ın astronomi bilgisi
Güney Amerika’daki Maya medeniyeti, piramitleri, kehanetleri ve gelişmiş medeniyetleri ile yıllardır araştırmacıların ilgisini çeken bir kültüre sahipti. Üstelik şaşırtıcı bir astronomi bilgisine sahip olan Mayalar, sadece Güneş, Ay ve Mars'ı gözlemekle kalmamış uzak yıldızları, yıldız gruplarını ve bunların hareketlerini de takip etmişlerdi. Deutsche Welle
