28 Temmuz 2017 17:59
Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Hakan Fidan’ın, 15 Temmuz darbe girişiminin başladığı dakikalarda Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ile yemek yemesi tartışmalara yol açtı. Hürriyet yazarı Abdülkadir Selvi, dünkü yazısında Görmez’in 22.00 sıralarında MİT’te Hakan Fidan ve Suriyeli din adamı Muaz El Hatib ile yemekte olduğunu, Fidan’ın yemeğin başında, “Ciddi bir ihbar söz konusu, sizinle görüşmemi tamamlayamayabilirim” dediğini yazdı. Abdülkadir Selvi, Hakan Fidan’ın çorbasından birkaç yudum aldıktan sonra gelen haber üzerine yemeği terk ettiğini iddia etti. Selvi, Mehmet Görmez’in darbe girişimini kendisini arayan eşinden öğrendiğini belirterek “Cumhurbaşkanı’nın darbeyi Ziya enişteden öğrenmesi gibi, MİT’teki Diyanet İşleri Başkanı da darbeyi eşinden haber almış ama inanmamıştı” dedi. Darbe girişimine ilişkin Akıncı Üssü'ndeki eylemlerle ilgili iddianamede, Hakan Fidan’ın 18.10’da Genelkurmay Karargâhı’na gittiği ve komutanlara, gelen ihbarın daha büyük planın parçası olabileceğini beyan ettiği, 18.30'da MİT Müsteşarı'nın değerlendirmesinden sonra Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın Silahlı Kuvvetler Harekat Merkezi’ni aradığı, havada bulunan araçların indirilmesi emrini verdiği belirtilmişti. İddianamede 15 Temmuz’da Ankara’da jetlerin ilk alçak uçuşu 22.08'de yaptığı, 22.28’de Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprülerinin Anadolu'dan Avrupa'ya geçişi kapadığı bilgisi yer almıştı. Başbakan Binali Yıldırım, saat 22.30 ile 23.00 arasında darbe girişimiyle ilgili bilgi almak için Hakan Fidan’ı aradığını, ancak bilgi alamadığını söylemişti. Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Fikret Bila’ya konuşan Başbakan Binali Yıldırım “22.40’ta gerçekleşmiş olabilir” dediği görüşmeyle ilgili olarak ” “Bilgiler bize intikal etmedi, ne bana, ne de Cumhurbaşkanı’na. Müsteşar da (Hakan Fidan) o anda söylemedi. O anda darbeyle ilgili de bir şey söylemedi. Ben kendisine sordum, ‘Darbe oluyor, ne yapıyorsun?’ dedim. ‘Yok’ dedi. ‘Bir şey yok, normal. Biz çalışıyoruz’ dedi bana. Oradaki iş farklı bir şey” ifadelerini kullanmıştı.
Akıncı Üssü İddianamesi'ne göre, 15 Temmuz günü 16.16'da MİT'e giden Binbaşı O.K.'ın Kara Havacılık Komutanlığı'ndaki askeri hareketlilik ile ilgili ihbarından sonra yaşananlar dakika dakika şöyle:
"Saat 16.16 sıralarında Kara Havacılık Komutanlığında görevli bir subayın MİT'e giderek, FETÖ üyesi askerler tarafından MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın alınması için kuruma saldırı olacağını ihbar ettiği, MİT Müsteşarlığı tarafından yapılan değerlendirmeler sonunda bahse konu ihbarın ciddiye alındığı, ihbar sonrası Müsteşar Fidan'ın Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'i telefonla aradığı, konu hakkında bilgi verdiği ve bir müsteşar yardımcısını ayrıntıları aktarmak üzere Genelkurmay karargahına gönderdiği anlaşılmıştır.
Saat 17.00 ve sonrası
Saat 17.32'de, MİT Müsteşarlığı'ndan bir müsteşar yardımcısının Genelkurmay Karargâhı'na geldiği, ihbarla ilgili Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Güler'i bilgilendirdikten sonra saat 17.54'te Genelkurmay karargahından ayrıldığı, bahse konu bilgilendirmeden sonra Orgeneral Güler'in Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'a detaylı bilgi verdiği ve MİT Müsteşarı Fidan'ı karargaha davet etmeyi teklif ettiği belirlenmiştir.
Saat 18.10'da, MİT Müsteşarı Fidan'ın Genelkurmay karargahına geldiği, komutanların toplantısına dahil olduğu, toplantıda komutanlara, gelen ihbarın daha büyük planın parçası olabileceğini beyan ettiği, saat 18.30'da MİT Müsteşarı'nın değerlendirmesinden sonra Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar'ın Silahlı Kuvvetler Harekat Merkezini aradığı, havada bulunan araçların indirilmesi emrini verdiği tespit edilmiştir.
Saat 19.05'te, detayları harekat özet defterinden anlaşılacağı gibi, Silahlı Kuvvetler Harekat Merkezinden Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Güler'in emriyle, Hava Kuvvetleri Harekat Merkezine Türk hava sahasındaki tüm uçakların indirilmesi ve uçak kaldırılmaması talimatı verildiği, saat 19.07'de, Silahlı Kuvvetler Harekat Merkezinde vardiya amiri Albay Armağan'ın Hava Kuvvetleri Harekat Merkezini kayıt özellikli telefondan aradığı, Genelkurmay Başkanı'nın uçuşların iptal edildiğine ilişkin emrini Yarbay Recep Baykal'a ulaştırdığı anlaşılmıştır.
Saat 19.09'da, saat 19.07'de Genelkurmay Başkanı'nın emriyle uçuşların iptal edildiği bilgisi Hava Kuvvetleri Harekat Merkezine ulaştırıldıktan sonra, darbecilerin hava trafiğini yeniden açtırmak için Antalya'da saat 19.50 sıralarında gerçekleştirilmesi planlanan Solotürk uçaklarının programını bahane ettikleri, bu nedenle Hava Kuvvetleri Harekat Merkezi Amiri Albay Devrim Orhan'ın Genelkurmay Silahlı Kuvvetler Harekat Merkezine telefon açtığı, hava trafiğini yeniden açtırmaya çalıştıkları belirlenmiştir.
Saat 19.16'da, detayları harekat özet defterinden anlaşılacağı gibi, saat 19.05'te havadaki uçakların indirilmesi ve izinsiz uçak kaldırılmaması emrinin teyit edildiği, saat 19.25'te, Orgeneral Akar'ın 4. Kolordu Komutanı Korgeneral Metin Gürak'ı aradığı ve Etimesgut Zırhlı Birlikler Okulundan hiçbir tank ve zırhlı aracın birlik dışına çıkmaması yönünde talimat verdiği,
Saat 19.26'da MİT Müsteşarı Fidan'ın Marmaris'te bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı aradığı, kendilerine ulaşamayınca koruma müdürü ile görüştüğü, Cumhurbaşkanı'nın güvenliği ile ilgili bir problemin olup olmadığını ve ilave güvenlik tedbirlerine ihtiyaç duyup duymadıklarını sorduğu,
Saat 19.26'da, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Güler'in özel kalem müdürü, Genelkurmay Karargah dosyasında şüpheli Kurmay Yarbay Bünyamin Tümer'in, Mehmet Partigöç'ün odasına gittiği, komutanlar ve MİT Müsteşarı arasında yapılan görüşmeler hakkında bilgi verdiği,
Saat 19.45'te, Silahlı Kuvvetler Harekat Merkezinden Tuğgeneral İlhan Kırtıl'ın, Albay Devrim Orhan'ın saat 19.09'da Solotürk uçuşları nedeniyle hava trafiğinin açılması için yaptığı telefon görüşmesine cevap olarak Hava Kuvvetleri Harekat Merkezini kayıt özellikli telefondan aradığı, Tuğgeneral Kemal Mutlum'a ulaşamayınca Yüzbaşı Caner Gökçeoğlu ile saat 19.45'te görüştüğü, Solotürk, Suriye'deki CAP uçakları ile İHA'ların uçuşunun serbest olduğu bilgisini verdiği anlaşılmıştır.
Saat 19.48'de, detayları harekat özet defterinden anlaşılacağı gibi, Silahlı Kuvvetler Harekat Merkezinde Tuğgeneral Kırtıl'ın emriyle Solotürk, Suriye CAP uçakları ile İHA'ların uçuşa devam edebilecekleri, kuryelerin durumunun yarım saat içinde belli olacağı emri verildiği belirlenmiştir.
Saat 20.01'de, detayları harekat özet defterinden anlaşılacağı gibi, Hava Kuvvetleri Harekat Merkezinden Yüzbaşı Caner Gökçeoğlu tarafından Silahlı Kuvvetler Harekat Merkezinin emriyle ulaştırma uçaklarına uçuşun serbest olduğu bilgisinin geçildiği, saat 20.02'de Silahlı Kuvvetler Harekat Merkezinden Tuğgeneral Kırtıl tarafından 'Yurt içi ve yurt dışı harekat gerekli olursa Genelkurmay ile koordine kurularak izin alınacaktır.' emrinin yayımlandığı,
Saat 20.05'te, Hava Kuvvetlerindeki darbecilerin uçuşu serbest bırakılmayan uçakların uçuşunun da serbest olduğunu duyurmaya başladıkları anlaşılmıştır.
Saat 20.09'da, Genelkurmay Personel Başkanı İlhan Talu'nun Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar'ın makamında MİT Müsteşarı Fidan'ı gördüğü ve odadan çıktıktan sonra Talu'nun Cemil Turhan'a, 'Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak'ın Kara Havacılık Komutanlığına gittiğini, FETÖ mensubu personelle ilgili tutuklamaların hemen başlayacağını' söylediği, bu görüşmeden sonra Genelkurmay karargahı içindeki darbeci grubun paniğe kapıldığı, kendilerinin ve darbe hazırlığı yapan diğer örgüt üyelerinin tutuklanacağı endişesi ile şüpheli Adil Öksüz ve diğer sivil örgüt üyelerinin bilgisi dahilinde FETÖ/PDY mensubu Yurtta Sulh Konseyi üyelerinin koordinesiyle 16 Temmuz 2016 tarihinde saat 03.00 olarak belirlenen darbeye teşebbüs saati öne çekilerek saat 20.30 olarak belirlendiği,
Saat 20.22 itibarıyla MİT Müsteşarı Fidan'ın Genelkurmay karargahından ayrıldığı,
Saat 20.23'te, Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığında toplanan 33 Özel Kuvvetler görevlisinin Genelkurmay karargahına doğru otobüsle yola çıktıkları,
Hava Kuvvetleri Harekat Merkezinde görevli Yüzbaşı Caner Gökçeoğlu'nun kayıt özellikli telefondan 11. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığından Murat Cengiz'i saat 20.25'te aradığı, bu saat itibarıyla Hava Kuvvetleri Harekat Merkezindeki darbeci askerlerin Tuğgeneral Kemal Mutlum'un talimatıyla ilgili yerlere, bütün uçakların uçuşlarının serbest olduğunu, 'Şu an hepsi açık.' diyerek gerçeğe aykırı duyurdukları tespit edilmiştir.
Saat 20.46'da, darbenin gece saat 03.00'te başlayacak olması nedeniyle karargahtan erken ayrılan Genelkurmay Strateji Daire Başkanı Tümgeneral Mehmet Dişli'nin, özel aracıyla Genelkurmay karargahına döndüğü,
Saat 20.49'da, Genelkurmay Başkanı Başdanışmanı Kurmay Albay Orhan Yıkılkan'ın odasına geçtiği, bu saatten sonra faaliyetlerin darbecilerin atama listesinde karargah sorumlusu olarak belirledikleri Mehmet Partigöç, Orhan Yıkılkan, Ramazan Gözel ve Mehmet Dişli tarafından organize edildiği,
Saat 20.51'de, Tümgeneral Dişli ve ve Kurmay Albay Yıkılkan'ın Genelkurmay komuta katına doğru çıktıkları anlaşılmıştır."
"Saat 21.00'de, Tümgeneral Mehmet Dişli'nin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın makam odasına girdiği, kendisine 'Komutanım operasyon başlıyor, herkesi alacağız, taburlar, tugaylar yola çıktı, biraz sonra göreceksiniz' diyerek darbeyi tebliğ ettiği, bunun üzerine Orgeneral Hulusi Akar'ın söylenenlere tepki gösterdiği, bu girişimi hiçbir şekilde desteklemediğini net olarak belirttiği, Mehmet Dişli'nin geri adım atmadığı, odanın dışına çıkarak hazır durumda bekleyen ekibe, komutana müdahale etmeleri emrini verdiği, bu emirle birlikte Özel Kalem Müdürü Kurmay Albay Ramazan Gözel, Kurmay Albay Orhan Yıkılkan, Yüzbaşı Serdar Tekin, Başçavuş Abdullah Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Emir Subayı Yarbay Levent Türkkan'ın hep birlikte içeri girdikleri ve Levent Türkkan'ın içeri girer girmez oturmasını, zorluk çıkarmamasını söyleyerek bağırdığı, Genelkurmay Başkanı'nı zorla koltuğa oturttukları, bir bezle ağzını ve burnunu kapattıkları, ellerini plastik kelepçe ile bağladıkları, Genelkurmay Başkanı Emir Subayı Yarbay Levent Türkkan'ın silahı Genelkurmay Başkanı'na doğrultarak tehdit ettiği, Genelkurmay Başkanı'nın da 'sık ulan' diyerek tepki gösterdiği, 'Ne yaparsanız yapın, bu girişiminizi desteklemeyeceğim' diyerek karşılık verdiği belirlenmiştir.
Saat 21.03'te, Mehmet Partigöç ve bir grup darbeci subayın Gökhan Eski'nin odasına geldikleri, 28.Topçu Tugay Komutanı Murat Aygün'ü telefonla arayarak, harekete geçme emrini verdikleri,
Saat 21.16'da, Serkan Kılıç, Ali Emre Eral ve Recep Yıldız tarafından Genelkurmay Karargahı'ndaki Silahlı Kuvvetler Harekat Merkezi'nin giriş çıkışını kontrol altına aldıkları, Saat 21.20'de, Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığından hareket eden ve içinde 33 Özel Kuvvetler personelini taşıyan otobüsün Genelkurmay Karargahı'na ulaştığı,
Saat 21.22'de, Akıncı Üssü'nden gelen Özel Kuvvetler personeli 33 kişiyi Gökhan Eski'nin karşıladığı, Kurmay Albay Doğan Öztürk ve Başçavuş Suat Sağlam refakatinde Genelkurmay Başkanı'nın giriş çıkış yaptığı 1-A kapısından girerek komuta katına çıktıkları,
Saat 21.23'te, Genelkurmay Personel Başkanı Korgeneral İlhan Talu'nun Özel Kuvvetler Komutanlığı personeline Genelkurmay karargahı koridorunda yol gösterdiği ve 2. Başkanın koruması Yusuf Yalçın ve nöbetçi astsubay Mehmet Satun'a olayın bir tatbikattan ibaret olduğunu söyleyerek yanılttığı tespit edilmiştir.
Saat 21.26'da, darbeciler tarafından oluşturulan Yurtta Sulh isimli WhatsApp grubunda, bu saat itibarıyla, 'E-5 ve TEM'den İstanbul dışına çıkan trafik serbest bırakılacak, İstanbul içine giren trafik engellenecek ve geri çevrilecek' emrinin verildiği,
Saat 21.28'de, darbeciler tarafından oluşturulan Yurtta Sulh isimli WhatsApp grubunda, bu saat itibarıyla 'Alınması gerekenlerin derhal alınması' talimatının verildiği,
Saat 21.29'da Konya 3. Ana Jet Üs Komutanlığı'nın 135. Filosu'na ait iki adet Cougar tipi helikopterin Yalova Meydan Komutanlığına indiğinin ve yakıt ikmali yaptığının Yalova kuleden rapor edildiği,
Saat 21.37'de, Genelkurmay Karargahı mesaj ve evrak dağıtım sistemi (MEDAS) üzerinden 'Hazırlık İkazı ve Birlik İntikali konulu mesajın 'MAGG 5101' adresine gönderildiği,
Saat 21.43'te, Adana İncirlik 10. Üs Komutanlığı'nda yakıt ikmali için tanker uçağı kaldırıldığı, içinde şüpheliler Hava Pilot Kurmay Binbaşı Orçun Kuş (Uçak Komutanı), Hava Pilot Üsteğmen Eyüp Bahadır Pekince (Yardımcı Pilot), Hava Pilot Üsteğmen Yavuz Çam (Yardımcı Pilot), Hava Uçak Bakım Astsubay Ferdi Evcimik (Hava Yakıt ikmal Operatörü) olan 58-0110 Asena 02 isimli uçağın (1 libre = yarım ton) yakıtla saat 21.43'te, Adana İncirlik 10. Tanker Üssü'nden, tanker uçağının kaldırılması yasak olmasına rağmen kanunlara ve emirlere aykırı kalkış yaptığı,
Saat 21.47'de, Adana İncirlik 10. Üs Komutanlığı'nda yakıt ikmali için tanker uçağı kaldırıldığı, içinde şüpheliler Hava Pilot Üsteğmen Osman Yılmaz (Uçak Komutanı), Hava Pilot Kurmay Albay Erhan Gazioğlu (Yardımcı Pilot), Hava Pilot Kurmay Yüzbaşı Murat Altay (Yardımcı Pilot), Hava Uçak Bakım Astsubay Hasan Kargın (Hava Yakıt İkmal Operatörü) olan 60-0325 Asena01 isimli uçağın 150500 Libre yakıtla Adana İncirlik 10. Tanker Üs Komutanlığı Üssü'nden tanker uçağının kaldırılması yasak olmasına rağmen kanunlara ve emirlere aykırı olarak kalkış yaptığı, uçakların her türlü telsiz ve Rapcon ikazına rağmen, geri dönüş yapmadıkları ve kendilerine belirtilen rotaları takip etmedikleri, uçuş sırasında telsizlerini kapalı tuttukları, Guard kanaldan yapılan yayınları dikkate almadıkları, ASENA01 isimli tanker uçağı ile 16/07/2016 tarihinde saat 03:17'de, saat 04:04'te, saat 05:01'de toplam 6 kez havada Ankara'da darbe faaliyetine katılan F-16 uçaklarına yakıt ikmali yaptıkları anlaşılmıştır.
Saat 21.48'de, Genelkurmay Karargahı MEDAS üzerinden 'ATAMA' konulu mesajın,
Saat 21.52'de yine MEDAS üzerinden 'Zırhlı Muhabere Aracı İntikali' konulu mesajın,
Saat 21:53'te, MEDAS üzerinden 'katılışlar' konulu mesajın gönderildiği,
Saat 21.56'da ise 'Yurtta Sulh' isimli Whatsapp grubunda 'Akom kontrol altına alındı' bilgisinin verildiği belirlenmiştir.
Saat 22.05 itibariyle, darbeciler tarafından oluşturulan 'Yurtta Sulh' isimli WhatsApp grubunda, '1. Ordu komutanı sürekli Kuleli Komutanını arıyor, 1.Ordu Komutanı hemen alınmalı' talimatının verildiği,
Saat 22.08'de, şüpheli Adem Kırcı'nın Şahin-1 kodlu mühimmat yüklü F-16 uçağı ile Akıncı Üssü'nden izinsiz kalkış yaptığı, Ankara üzerinde alçak uçuş yaptığı, aynı gün saat 22.44'de Akıncı Üssü'ne indiği, Saat 22.16'da, detayları harekat özet defterinden anlaşılacağı gibi, Diyarbakır 8.Ana Jet Üs Komutanlığı'ndan 6 adet F-16 uçağının izinsiz kalkışa hazırlandığı, ayrıca Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığı'ndan da 4 adet F-16 uçağının izinsiz kalkış yaptığı,
Saat 22.17'de, darbeci askerler tarafından Kara Kuvvetleri Komutanı Salih Zeki Çolak, İhsan Uyar, Ertuğrul Gazi Özkürkçü'nün Genelkurmay Karargahı'ndan zorla çıkarıldıkları,
Saat 22.18'de, Kara Kuvvetleri Komutanı'nın Emir Subayı Yunus Can'ın elleri ve gözleri bağlı olarak Genelkurmay Başkanlığı 1-A kapısından çıkarıldığı,
Saat 22.20'de, Akıncı Üssü'nden keşif ve koordinat belirleme amacıyla Kayseri'den getirilen GÖREN uçağını kaldırdıkları, şüpheli Ahmet Özçetin'in talimatı ile Akıncı Üs'ünde bulunan şüphelilerden Hava Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Başkanlığında Kurmay Yarbay olarak görev yapan Olgun Acuce ve Hava Kuvvetleri Komutanlığında Binbaşı rütbesi ile görev yapan Mustafa İleez'in GÖREN uçağıyla gelen şüpheliler ile saat 22:20 sıralarında Akıncı Üs'ünden havalandıkları, Olgun Acuce ve Mustafa İleez'in uçak sistemine Ankara Gölbaşı'nda Özel Kuvvetler Komutanlığı'nın ve Gölbaşı Polis Özel Harekat Binası'nın koordinatlarını girdikleri, Ankara ili semalarında saat 22.20-03.00 saatleri arasında GÖREN uçağı ile şehir üzerindeki insan ve araç trafiğini şüphelilerin eylemin devamı boyunca havada uçuş yapan F-16 Jetlerine bildirdikleri anlaşılmıştır.
Saat 22.21'de, Genelkurmay Karargahı mesaj ve evrak dağıtım sistemi (MEDAS) üzerinden 'Sıkıyönetim Direktifi' konulu mesajın 'tüm bakanlıklar' adreslerine gönderildiği,
Saat 22.28'de, haber kanallarında 'İstanbul Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprülerinin Anadolu'dan Avrupa'ya geçişi Jandarma tarafından trafiğine kapatıldı' şeklinde son dakika haberlerinin yapılmaya başlandığı,
Saat 22.29'da, İmralı Adası'nın kuzeyinde 5-6 adet izinsiz uçuş yapan helikopter trafiğinin olduğu,
Saat 22.30'da, şüpheli Nazif Baysal'ın saat 07.15'te Korgeneral Hasan Küçükakyüz ve Hava Teknik Okullar Komutanı Tümgeneral Çulha ile eşlerini İstanbul'a götürme görevi için CN235 tipi uçağın birinci pilotu olarak İzmir Çiğli'den Atatürk Havalimanı'na geldiği, saat 22.30 sıralarında SAT Komutanlığı'nda görev yapan tam teçhizatlı askerleri Atatürk Havalimanı'ndan aynı uçak ile darbenin yönetim merkezi Ankara Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığı'na getirdiği, şüphelinin kullandığı uçakta 2. pilot olarak Sefa Sefer Güleroğlu, teknisyenler Murat Taşar ve Ramazan Aytekin'in de bulunduğu belirlenmiştir.
Saat 22.32'da, darbeciler tarafından oluşturulan "Yurtta Sulh" isimli WhatsApp grubunda, bu saat itibarıyla, 'İstanbul Emniyet Müdürü boğaz köprüsüne geliyor, ivedi tutuklanması gerekiyor' talimatının verildiği,
Saat 22.35'de, Diyarbakır 8.Ana Jet Üs Komutanlığı'ndan 6 adet F-16 uçağının izinsiz kalkış yaptığı, pilotlar Yavuz İstek, İbrahim Yozgat, Erdem Erdoğan, Fatih Şen, Aziz Ersel Emanet, Ahmet Özdemir, Ceyhan Karakurt ve Yıldıray Korkmaz tarafından kullanılan F-16 uçaklarının Ankara üzerine geldiğinde alçak uçuş yaptıkları ve Ankara semalarında alçak uçuş yaptıktan sonra Akıncı Üssü'ne indikleri anlaşılmıştır.
Saat 22.36'da Hava Kuvvetleri Harekat Merkezi'nden Tuğgeneral Kemal Mutlum'un Erzurum kuleyi arayarak, 2 adet F-16 uçağının kaldırılması, içinde İçişleri Bakanı'nın bulunduğu sivil uçağın Malatya Erhaç Havalimanı'na indirilmesi talimatını verdiği,
Saat 22.42'de, Kayseri 12. Hava Ulaştırma Üs Komutanlığı'ndan kalkıp saat 17.00 sıralarında Akıncı Üssü'ne inen GÖREN uçağının Akıncı Üssü'nden Ankara üzerinde 'Role, Gözetleme, Rover' üzerinden görüntüleri iletme, lazerle işaretleme ve tespit ettiği koordinatları F-16 uçaklarına bildirmek üzere, izinsiz kalkış yaptığı,
Saat 22.42'de, şüpheli Selahattin Yorulmaz'ın mühimmat yüklü F-16 uçağı ile yanında pilot Hasan Hüsnü Balıkçı ile Akıncı Üssü'nden izinsiz kalkış yaptığı, Ankara üzerinde alçak uçuş yaptığı ve saat 00:01'de Akıncı Üssü'ne indiği,
Saat 22.45'te, Diyarbakır 8. Ana Jet Üs Komutanlığı'nın arandığı, izinsiz kalkan 6 adet F-16 uçağının geri dönmesi için çağrı yapılmasının talep edildiği, ancak uçakların çağrıya cevap vermediğinin tespit edildiği belirlenmiştir.
Saat 22.48'de, şüpheli Aziz Ersel Emanet'in mühimmat yüklü F-16 uçağıyla Diyarbakır 8. Ana Jet Üs Komutanlığı'ndan Akıncı 4. Ana Jet Üssü'ne geldiği, gelirken Ankara üzerinden alçak irtifada yüksek süratle uçuş yaptığı ve Akıncı 4. Ana Jet Üssü'ne indiği, şüphelinin saat 22.48 sıralarında Akıncı Üssü'nden yeniden havalandığı, Ankara üzerinde alçak uçuş yaptığı ve saat 00.15 sıralarında Akıncı Üssü'ne indiği,
Saat 22.53'te, Kütahya radarı tarafından iki adet helikopterin İmralı Adası yakınlarında uçuş yaptığının tespit edildiği,
Saat 22.54 itibarıyla havada Diyarbakır'dan kalkan 6 adet F-16 uçağı, Akıncı Üssü'nden kalkan 4 adet F-16 uçağı, İncirlik'ten kalkan 2 adet tanker uçağı ve Akıncı Üssü'nden kalkan 1 adet keşif gözetleme (GÖREN) uçağının izinsiz olarak havada olduğunun tespit edildiği,
Saat 22.54'de, darbeciler tarafından oluşturulan Yurtta Sulh isimli WhatsApp grubunda, bu saat itibariyle "AKP İl Teşkilatı yolda, geçirmeyin, ateş serbest' talimatının verildiği,
Saat 22.55'te Özel Kuvvetleri Komutanlığı'nda görevli Tuğgeneral Semih Terzi'nin Diyarbakır 8. Ana Jet Üs Komutanlığı kulesinde görevli albay Akgülay'dan Ankara'ya gitmek üzere iki adet kasa nakliye uçağı ayarlamasını istediği, albayın bu durumu Eskişehir Birleştirilmiş Hava Harekat merkezine sorduğu, izin verilmemesi gerektiği söylendikten sonra Hava Kuvvetleri Harekat Merkezi'nde bulunan Şüpheli Tuğgeneral Osman Nuri Gür'ün Diyarbakır kuleye telefon açtığı ve Semih Terzi'nin iki adet nakliye uçağı ile Etimesgut havalimanına gelmesi konusunda yardımcı olunmasını talep ettiği, ilerleyen dakikalarda Semih Terzi'nin bir adet Casa uçağı ile izinsiz kalkış yaparak, Ankara Etimesgut havalimanına doğru hareket ettiği anlaşılmıştır."
23.02'de Başbakan Binali Yıldırım NTV'ye telefonla bağlanarak, "emir komuta zinciri olmadan asker içindeki bazı kişilerin kanunsuz bir eyleminin söz konusu olduğunu" belirterek, "Milleti temsil eden hükümet iş başındadır. Bu kalkışmayı yapanlar, bu çılgınlığı yapanlar, bu kanunsuz eylemin içerisinde olanlar en ağır şekilde bedelini ödeyeceklerdir" dedi.
Saat 23.03'te, darbecilerin tehdit ve zor kullanmak suretiyle darbe faaliyetinin başına geçme teklifini kesin bir dille reddeden Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar; Mehmet Dişli, Fırat Alakuş, Abdullah Erdoğan, Onur Özdemir, Mehmet Aytaç, Halit Kazancı ile birlikte diğer darbeci 3 adet Özel Kuvvetler Komutanlığı görevlisi tarafından 1-A kapısından çıkartıldı. Akar, Mehmet Dişli'nin refakatinde, yanlarında dört Özel Kuvvetler mensubu olduğu halde Halil Gül yönetimindeki helikoptere bindirilerek Akıncı Üssüne götürüldü.
Saat 23.04'te, darbeci Mehmet Partigöç, Akın Öztürk'ün emir astsubayı İsmail Keskin'in telefonunu aradı. Öztürk ile görüşen Partigöç, ona derdest edilen komutanların toplanacağı ve darbe faaliyetinin sürdürüleceği Akıncı Üssü'ne geçmesini söyledi.
Saat 23.05'te Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, darbeye teşebbüsle ilgili soruşturma başlattı.
Saat 23.09'da Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığı ve Diyarbakır 8. Ana Jet Üs Komutanlığı kulelerine Eskişehir Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezince (BHHM) izinsiz kalkan uçakların dönmesi emri verildi. Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığı kulesi tarafından albay Ahmet Özçetin'in talimatıyla "uçuş görevlerinin devam edeceğini" bildirildi.
Saat 23.18'de, F-16 kullanan şüpheliler Mustafa Azimetli ile Ekrem Aydoğdu, Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanlığını lazer poduyla işaretledi. Yanında Mehmet Çetin Kaplan olan şüpheli pilot Ertan Koral, buraya bir adet GBU-10 bombası attı. Bombalama sonucunda 7 kişi şehit oldu, 5 kişi yaralandı, Havacılık Daire Başkanlığında 40 milyon lira zarar meydana geldi.
Saat 23.30'da, Denizli Çardak'tan 250 komandoyu Ankara'ya getirmek üzere Kayseri'den askeri kargo uçağı havalandı. Eskişehir BHHM yönlendirmesi nedeniyle kapalı olan Çardak Havalimanına inemeyen uçak, Malatya Erhaç Havalimanına inmek zorunda kaldı.
Saat 23.37'de Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, darbeci Cemil Turhan ve iki özel kuvvetler komutanlığı personeli tarafından elleri ve kolları bağlı vaziyette, Halil Gül'ün pilotluğunu yaptığı helikoptere bindirilerek Akıncı Üssü'ne götürüldü.
Saat 23.44'te darbecilerin WhatsApp'taki "Yurtta Sulh" grubunda, "İstanbul Moda Deniz Klübüne müdahale lazım, generaller var, derdest edilecek" emri verildi.
Saat 23.47'de İncirlik'ten kalkan tanker uçağının Afyonkarahisar civarında olduğu anlaşıldı
Saat 23.50'de Hava Kuvvetleri Harekat Merkezine, Eskişehir BHHM tarafından ulaşılamazken, darbe karşıtı askerleri almak üzere Moda Deniz Kulübüne helikopterler indi.
Saat 23.51'de Korgeneral Mehmet Şanver tarafından Eskişehir BHHM'de görevli Albay İsmail Üner'e, "Hava Kuvvetleri Harekat Merkezinin illegal olduğu ve hiçbir talimatının yerine getirilmeyeceği emri" verildi.
Saat 23.55'te darbeci askerler Moda Deniz Kulubündeki düğün salonunu bastı.
Saat 23.58'de; Balıkesir Üssünden izinsiz kalkan iki F-16 İstanbul'a doğru gitti.
Saat geceyarısını 33 saniye geçtiği sırada pilot Uğur Uzunoğlu ile birlikte F-16 kullanan şüpheli Hüseyin Türk, bir adet bombayı Gölbaşı'ndaki Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Daire Başkanlığına attı. Olay sonucu 44 kişi şehit oldu, 36 kişi yaralandı, başkanlıkta 6 milyon 341 bin 879 lira zarar oluştu.
Saat 00.02'de MİT helikopterlerle tarandı.
Saat 00.11'de Korgeneral Mehmet Şanver tarafından Eskişehir BHHM'de görevli Albay İsmail Üner'e yazdırılan "1-) Hava Kuvvetleri Harekat Merkezi tarafından yasal olmayan emirler verildiği tespit edilmiştir, 2-) Hava Kuvvetleri Harekat Merkezinin hiçbir talimatı yerine getirilmeyecektir, 3-) Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal BHHM üzerinden Hava Kuvvetlerine yönelik yazılı emirler vermeye devam edecektir, 4-) Hava Kuvvetleri Komutanının emrinin olmadığı sürece hiçbir uçak kaldırılmayacaktır, 5-) Talimatlara riayet etmeyenler hakkında yasal işlem yapılacaktır" içerikli emirler tüm üs uçuş kulelerine bildirildi.
Saat 00.13'te darbeci askerler TRT'de zorla darbe bildirisini okuttu.
Saat 00.16'da izinsiz Diyarbakır'dan kalkan 6 adet F-16, Akıncı Üssünden kalkan 4 adet F-16, Balıkesir'den kalkan 2 adet F-16, İncirlik'ten kalkan 2 adet tanker uçağı ve Akıncı Üssünden kalkan 1 adet Keşif Gören uçağının havada olduğu tespit edildi.
Saat 00.18'de, 23.58'de Atatürk Havalimanından kalkan Hava Kuvvetleri Komutanına tahsisli VIP kasa uçağı Sabiha Gökçen Havalimanına indi.
Saat 00.20'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın uçağının takibi için Akıncı Üssünden şüpheli Oğuz Alper Emrah ve İlker Hazinedar'ın kullandığı mühimmat yüklü F-16'lar havalandı. İki uçak da dönüşte Ankara üzerinde alçaktan uçarak, 01.38'de Akıncı Üssüne indi.
Saat 00.20'de darbecilerin "Yurtta Sulh" isimli WhatsApp grubunda, "Toplanan kitlelere ve askeri kuvvetlere karşı duran polislere silahla, tanklarla sert şekilde müdahale edilecek" emri verildi.
Saat 00.24'te Cumhurbaşkanı Erdoğan CNN Türk'e bağlanarak, tarihi konuşmasını gerçekleştirdi.
Saat 00.25'te şüpheli Burhan Yaranç'ın askeri kargo uçağı, Şırnak'tan 160 komando ve 2 Kobra helikopterini Ankara'ya getirmek için Kayseri 12. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığından kalktı. Eskişehir BHMM'nin yönlendirmesiyle, Şırnak Havalimanı kapatıldı, ışıkları söndürüldü. Şırnak'a inemeyen şüpheliler, Kayseri'ye döndü.
Saat 00.32'de "Yurtta Sulh" grubunda, "Arkadaşlar her şey planlandığı gibi devam ediyor, bu TV'lerin susturulması gerekiyor" talimatı verdi.
00.33'te Akıncı Üssünden 2 adet F-16 daha izinsiz kalktı.
Saat 00.37'de Erzurum'da 2 adet F-16'nın kalkışa hazır olduğu bildirildi.
00.40'ta darbecilerin "Yurtta Sulh" gruplarında, "Arkadaşlar çok şükür Ankara ve İstanbul'da birçok hedef ele geçirildi, TRT'de bildiri okundu, aynen devam, harekatımıza karşı duranlara sert karşılık verilecek, emir budur" emri verildi.
Saat 00.40'ta Dalaman Havalimanındaki güvenlik kameralarına müdahale edildi, kameralardan biri kule üzerindeki demirlere bakar şekilde sabitlendi.
00.43'te Dalaman Havalimanında park yerinde bulunan Cumhurbaşkanlığı ATA uçağının ön tarafından sol kanat tarafına tepe lambası yanık vaziyette siyah minibüsün yanaştığı görüldü.
Saat 00.45'te Darbeciler Genelkurmay Başkanlığının internet sitesinden korsan darbe bildirisi yayınladı.
00.46'da tepe lambası yanan bir aracın daha ATA uçağına doğru gittiği görüldü.
Saat 00.54'te şüpheli Adem Kırcı ve Mustafa Konur mühimmat yüklü F-16 uçaklarıyla Akıncı Üssünden izinsiz kalkarak, "havada önleme görevi" icra ettiler. Ankara üzerinde alçak uçuş yapan uçaklar 01.58'de üsse indiler.
00.54'te darbe faaliyetini Hava Kuvvetleri Harekat Merkezinden yöneten Tuğgeneral Kemal Mutlum ile yine darbe faaliyetini Hava Kuvvetleri Komutanlığı karargahından yöneten Hava Kuvvetleri Genel Sekreteri Albay Veysel Kavak, kayıt özellikli telefondan yaptıkları görüşmede, "Eskişehir BHHM'yi Albay İsmail Üner'in ele geçirdiğini, işlerinin istedikleri gibi gitmediğini, Akıncı'dan başka ellerinde bir şey kalmadığını" konuştu. Mutlum'un, "Başka bir yerde bir şey var mı?" diye sorduğu Kavak, "Başka çare şansımız yok komutanım, şey yapacaz artık komutanım" dedi. Bu saatten sonraki gelişmeler dikkate alındığında, "Şey yapacağız" ile kastın, bombalama faaliyeti olduğu anlaşıldı.
Saat 00.55'te Dalaman Havalimanında bir itfaiye aracı ATA uçağına doğru gitti.
00.56'da, Mehmet Yurdakul ile birlikte F-16 kullanan İlhami Aygül, Ankara Emniyet Müdürlüğü binasına 2 adet bomba attı. Bombalama sonucunda 2 kişi şehit oldu, 39 kişi yaralandı, Ankara Emniyet Müdürlüğünde 7 milyon 349 bin 500 lira zarar oluştu.
Saat 00.57'de, Dalaman Havalimanı'nda saat 00.43'te ATA uçağının yanına gelen siyah minibüsün buradan ayrıldığı görüldü.
00.59'da Denizli Çardak Havalimanı'ndaki kule görevlisi, Eskişehir BHHM'den Albay İsmail Üner'i arayarak, hava meydanına 11. Tugay Komutanlığı personelinin gelmekte olduğunu ve Kayseri'den gelecek nakliye uçaklarıyla gideceklerini bildirdi. Albay Üner, görevliye, pistin iniş ve kalkış yapılamayacak şekilde kapatılması, ışıkların söndürülmesi ve personelin emniyeti için kuleden gidilmesi talimatı verildi.
İddianamede, şüpheli Faruk Altınok'un 3 Nolu askeri kargo uçağıyla yanındaki Eyüp Mert, Ümit Özdemir, Raif Fakı, İsmail Boyacı, Mustafa Gökhan Türer ile saat 01.00 sıralarında Şırnak'tan komando askerleri, darbe faaliyetinin yönetim merkezi Ankara'ya getirmek üzere Kayseri 12. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığından kalkış yaptığı aktarıldı.
Kalkış sırasında harekat komutanı Erhan Baltacıoğlu tarafından uçuş görevinin değiştirildiğine yer verilen iddianamede, şüphelilerin Denizli/Çardak Havalimanı'na giderek, oradan alınacak komandoları getirmekle görevlendirildiği ifade edildi.
Eskişehir Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezi'nin yönlendirmesiyle, Denizli/Çardak Havalimanı'nın kapatıldığı ve ışıkların söndürüldüğü belirtilen iddianamede, bu nedenle şüphelilerin Denizli/Çardak Havalimanı'na inemedikleri, Eskişehir Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezi'nin (BHHM) yönlendirmesiyle Malatya/Erhaç Havalimanı'na inmek zorunda kaldıkları kaydedildi.
İddianameye göre, saat 01.03'de Balıkesir'den kalkan ve İstanbul'a doğru giden 2 adet F-16 uçağı geri döndü ve piste indi.
Saat 01.08'de Ankara İl Emniyet Müdürlüğü binası ve yakını 2. kez bombalandı. Şüpheli Mustafa Özkan F-16 uçağıyla Ankara İl Emniyet Müdürlüğü binasına 1 adet GBU-10 bombası attı, önceki bombalamalarla birlikte 2 kişi şehit oldu, 39 kişi yaralandı.
01.10'da Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal'ı Akıncı Üssü'ne götüren uçak Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan kalkış yaptı.
Saat 01.13'de Diyarbakır'dan gelen Özel Kuvvetler Grup Komutanı Tuğgeneral Semih Terzi'nin uçağı Etimesgut Havalimanı'na indi.
01.20'de Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinden Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ülke sathında kontrol ve güvenliği sağladığına dair 2. korsan basın açıklamasını yayınlandı. Şüpheli Erdal Ertural 6 Nolu askeri kargo uçağıyla Gökhan Gültekin Demir, Süleyman Zengin, Nuri Özcan, Hüseyin Görgülü ve Mehmet Karakoç olduğu halde Kayseri 12. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığından, Denizli/Çardak Havalimanı'ndan 175 komandoyu darbe faaliyetinin yönetim merkezi Ankara'ya getirmek üzere kalkış yaptı. Eskişehir BHHM'nin yönlendirmesiyle, Şırnak Havalimanı kapatıldı ve ışıkları söndürüldü. Bu nedenle şüpheliler geri dönüp Eskişehir BHHM'nin yönlendirmesiyle Malatya/Erhaç askeri hava üssüne inmek zorunda kaldı.
Saat 01.22'de İncirlik'ten 2 F-16 uçağının izinsiz kalkış yaptı. Uçakların kalkış emrini Albay Ali Durmuş verdi. Durmuş, Akıncı Üssü'nde bulunmasına rağmen Hava Kuvvetleri Harekat Merkezi adına İncirlik Üssü'nü aradı.
Saat 01.30'da Cumhurbaşkanı'nı taşıyan helikopter alçak irtifada seyrederek, Dalaman Havalimanı'na ATA uçağının bulunduğu yere indi. Şüpheli İsmail Hakkı Özveren, 4 Nolu askeri kargo uçağıyla Burcu Doğan, Metin Keleş ve İbrahim Çalışkan olduğu halde Kayseri 12. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığından, Şırnak'tan komando askerleri darbe faaliyetinin yönetim merkezi Ankara'ya getirmek üzere kalkış yaptı. Tam kalkış sırasında Filo komutanı Engin Yetkin tarafından uçuş görevi değiştirildi. Şırnak Havalimanının kapalı olduğunun anlaşılması üzerine şüphelilere Denizli/Çardak Havalimanı'na giderek, oradan alınacak komandoları darbenin yönetim merkezi olan Ankara Akıncı Üssü'ne getirilme görevi verildi. Eskişehir BHHM'nin yönlendirmesiyle, Denizli/Çardak Havalimanı kapatıldı ve ışıkları söndürüldü. Bu nedenle şüpheliler Malatya/Erhaç Havalimanına inmek zorunda kaldı.
Şüpheli Fevzi Kılıç, 7 Nolu askeri kargo uçağıyla Samet Acar, Emre Durgun, Serkan Alkaç, Mesut Üstüncan, Ali Kahrıman olduğu halde saat 01.30 sıralarında Kayseri 12. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığı'ndan, Şırnak Havalimanından komandoları darbe faaliyetinin yönetim merkezi Ankara'ya getirmek üzere kalkış yaptı. Albay Erhan Baltacıoğlu tarafından uçuş ekibine önce saat 03.15'te kalkıp Siirt'e gitme, Siirt'ten 4 Kobra helikopteri ve 160 askeri personeli 2 defada Ankara Etimesgut Havalimanı'na götürme görevi verildi ancak daha sonra bu görev Şırnak Havalimanı'na gitmek olarak değiştirildi.
Şüpheli Yasin Çetin, 2 Nolu askeri kargo uçağıyla İbrahim Yaman, Zafer Şinik ve Sinan Sarı olduğu halde saat 01.30 sıralarında Kayseri 12. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığından, Şırnak'tan komando askerleri darbe faaliyetinin yönetim merkezi Ankara'ya getirmek üzere kalkış yaptı. Tam kalkış sırasında Filo komutanı Engin Yetkin "Şırnak göreviniz iptal oldu, acele Adnan Menderes Havalimanı'na gitmeniz gerekiyor" dedi. Bunun üzerine Adnan Menderes Havalimanı'na gitmek üzere Kayseri 12. Hava Ulaştırma Üs Komutanlığından kalkış yapıldı. Eskişehir BHHM'nin yönlendirmesiyle şüpheliler Adnan Menderes Havalimanı'na gidemedi ve Malatya/Erhaç Havalimanı'na inmek zorunda kaldı.
Saat 01.31'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kendilerini Dalaman Havalimanı'na getiren helikopterden inerek Cumhurbaşkanlığı ATA uçağına bindi.
01.39'da TBMM Genel Kurulu salonu açıldı. TBMM Başkanı İsmail Kahraman ve bazı milletvekilleri Genel Kurul salonunda yerini aldı. Darbeciler tarafından oluşturulan Yurtta Sulh isimli WhatsApp grubunda, "Emri iletiyorum, ateşle toplananlara karşılık verilecek, ateş açılan topluluk dağılıyor" emri verildi.
Saat 01.43'te Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın içinde bulunduğu Cumhurbaşkanlığı ATA uçağı Dalaman Havalimanı'ndan havalandı.
02.01'de Kahramankazan halkı, darbenin yönetim merkezi olan Akıncı Üssü'nün Yenikent ve lojman nizamiyelerinin önüne gelmeye başladı.
Saat 02.06'da Kayseri'den kalkan ve Şırnak'a giden nakliye uçağının, Şırnak'a inmesine izin verilmedi ve Kayseri'ye dönmesi sağlandı.
02.10'da Akıncı Üssü'nden İstanbul üzerine 2 F-16 uçağı gönderildi. Şüpheli Erdem Erdoğan, mühimmat yüklü F-16 uçağıyla Akıncı Üssü'nden izinsiz kalkış yaparak İstanbul'a gitti. Burada alçak uçuş yapan uçak aynı gün saat 04.50'de Akıncı Üssü'ne döndü.
Saat 02.18'de Adana İncirlik Üssü'nden Asena-02 isimli tanker uçağı elektronik teşhis tanıma sistemini kapatarak kalktı. Aynı saatte Akıncı Üssü'nden 1 F-16 uçağı izinsiz hareket etti.
02.19'da Eskişehir BHHM'den Türk hava trafiğini NATO'nun görmemesi için NATO'ya kapatma talimatı verildi.
Saat 02.21'de darbe girişimine karşı mücadele eden sivil halkın, Milli Savunma Bakanlığı köşesi doğu giriş kapısından Genelkurmay Kışlasına ve ardından da Genelkurmay Karargahına girdikleri görüldü.
02.29'da Akıncı Üssü'nden bir F-16 uçağı izinsiz kalktı.
Saat 02.35'de TBMM bombalandı. Şüpheli pilot Hasan Hüsnü Balıkçı ve Uğur Uzunoğlu, ASLAN-5 kodunu kullanan 94-0105 kuyruk numaralı F-16 uçağı ile TBMM'ye bir GBU-10 bombası attı. Bombalama sonucu mecliste 32 kişi yaralandı, TBMM'de 19 milyon 472 bin 380 lira zarar oluştu.
02.40'ta darbeciler tarafından oluşturulan Yurtta Sulh isimli WhatsApp grubunda, "Tekrar emri iletiyorum, toplanan kalabalıklar ateşle dağıtılacak" emri verildi.
Saat 02.47'de Kayseri'den kalkan 2 nakliye uçağı Denizli Çardak Havalimanı'na gitmek istedi.
02.51'de Kayseri'den kalkan nakliye uçakları, Kayseri'ye geri dönmeleri mahsurlu görüldüğü için Malatya 7. Ana Jet Üs Komutanlığına inmeleri için yönlendirildi.
Saat 03.00'te TRT yeniden yayına döndü. TRT Genel Müdürlüğü binasını ele geçirmeye çalışan askerler gözaltına alındı.
03.02'de darbeciler tarafından oluşturulan Yurtta Sulh isimli WhatsApp grubunda, "İMKB'de tekrar kontrol sağlandı, halk dağıtıldı " bilgisi verildi.
Saat 03.10'da darbeciler, Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinden Türk Silahlı Kuvvetlerinin ülke yönetimine bütünüyle el koyduğu, uluslararası anlaşmanın geçerli olduğuna dair 3. korsan basın açıklamasını yayınladı.
03.14'te TÜRKSAT Tesisleri bombalandı. Şüpheli Hüseyin Türk, F-16 uçağı ile saat 03.14, 03.15, 03.17 ve 03.19'da 4 adet MK-82 bombası attı.
Saat 03.15'te şüpheli Yavuz İstek mühimmat yüklü F-16 uçağıyla Akıncı Üssü'nden izinsiz kalkış yaptı. Ankara üzerinde alçak uçuş yaparak MACH üstü geçiş yaptı ve aynı gün saat 05.10'da Akıncı Üssü'ne indi.
Saat 03.19'da Yurtta Sulh isimli WhatsApp grubunda, "İstanbul'da 2. köprüye uçakla hava taarruzu değerlendirilebilir mi?" önerisinde bulunuldu.
Saat 03.20'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı taşıyan uçak İstanbul'a geldi.
03.24'de TBMM 2. kez bombalandı. Şüpheli Hüseyin Türk saat 03.24 ve 03.25'te F-16 uçağıyla TBMM'ye 2 adet MK-82 bombası attı. Saldırıda 32 kişi yaralandı.
Saat 03.25'te TBMM'nin 2. kez bombalandığı sırada Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, meclis kürsüsünden "Sayın Başkan, meclis burada dursun, burayı kapatıp aşağıya (sığınağa) gidersek bu millet meydana gelmez, bu millet, 'Meclis bunlardan korktu' der, bizim burada yapacağımız şey burada ölmektir. Gitmek isteyen gitsin Başkanım, milletin huzurunda, milletin yargısında hesap vereceklerdir. Bomba da atsanız buradayız, ne yaparsanız yapın buradayız. Sizi yargının önüne çıkaracağız, millete hesap vermenizi sağlayacağız" şeklinde konuşma yaptı.
03.47'de darbeciler tarafından oluşturulan Yurtta Sulh isimli WhatsApp grubunda, "Uçaklar yaramış Taksim'e, şu an sakinmiş, aynısını 2. köprüye yapabilir miyiz, uçaklar moral için önemli, hava aydınlanınca hava desteği arttırabilir mi?" önerisinde bulunuldu.
Saat 04.00'te Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, ‘FETÖ/PDY’ ile irtibatlı yargı görevlileri, Yurtta Sulh Konseyi üyesi general, amiral ve askerlerle darbeye teşebbüs faaliyetine katılan askerler hakkında gözaltı kararı verdi. Yurtta Sulh isimli WhatsApp grubunda, "17 kişi CNN'e takviye için helikopterle kalkmak üzereyiz, bizim Valilikteki adamların hepsini halk ezip polise teslim etmiş" bilgisi paylaşıldı.
04.01'de İzmir 2. Ana Jet Üs Komutanlığından Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Korgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan, İzmir Kaklıç meydanından Eskişehir'e gelmek üzere havalandı.
Saat 04.25'de Akıncı'dan kalkan F-16 uçağı, İstanbul üzerine doğru uçtu. Söz konusu uçakla irtibat kurularak pilota Akıncı'ya dönmezse angaja uğrayacağı uyarısı yapıldı.
04.29'da Akıncı Üssü'nün elektrikleri kesildi.
Saat 04.36'da Başbakan Binali Yıldırım, Korgeneral Ziya Kemal Kadıoğlu'na uçak düşürme yetkisi verdi. Kadıoğlu, bu talimatı, Erzurum ve İncirlik meydan pilotlarına iletti.
04.40'ta Ankara üzerinde izinsiz uçuş yapan 4 F-16, bir helikopter ve İncirlik'ten kalkan tanker uçağının kaldığı belirlendi.
Saat 04.42'de İncirlik ve Erzurum meydanlarındaki F-16 uçaklarına, uçak düşürme yetkisiyle kalk emri verildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Marmaris'te konakladığı ve gece yarısı ayrıldığı otele helikopterlerden ateş açıldı. Helikopterlerden inen yüzleri maskeli ve ağır silahlar taşıyan askerler, oteli ablukaya aldı.
04.45'te Balıkesir 9.Ana Jet Üs Komutanlığı'ndan F-16 jetlerinin uçak düşürme yetkisiyle kalkabilmesi için Eskişehir BHHM'den yazılı mesaj emri talep edildi. Mesaj, Balıkesir 9.Ana Jet Üs Komutanlığı'na iletildi.
Saat 04.49'da Malatya Erhaç 7. Ana Jet Üs Komutanlığı'ndan 4 F-4 bombardıman uçağının kalkış yapmaya hazırlandığının kule tarafından bildirilmesi üzerine, uçakların kalkmaması için BHHM'den talimat verildi. Talimata rağmen Malatya Erhaç 7.Üs Komutanı Emin Ayık'ın emriyle bahse konu 4 F-4 bombardıman uçağı kaldırılmak istendi, ancak Kayseri'den kalkan ve Malatya'ya inen nakliye uçaklarının pisti kapatması nedeniyle bombardıman uçakları kalkamadı.
Saat 04.54'te Erzurum'dan 2 F-16 uçağı, H-188 (Uçak Düşürme) yetkisiyle kalktı. Darbenin önlenmesi için ilk karşı hareket bu saat itibarıyla başladı.
Saat 05.00'te Adana İncirlik 10. Üs Komutanlığı'ndan yakıt ikmali için tanker uçağı kaldırıldı. Şüpheliler Hava Pilot Üsteğmen Hızır Özyuva, Hava Pilot Üsteğmen Fatih Akbulut, Hava Pilot Kurmay Binbaşı Devrim Ağırağaç, Asena 03 isimli tanker uçağıyla İncirlik 10. Tanker Üs Komutanlığı üssünden yasak olmasına rağmen kalkış yaptı. Pilotlar, ikaza rağmen geri dönmedi, kendilerine belirtilen rotaları takip etmedi. Uçuş sırasında telsizlerini kapatıp guard kanaldan yapılan yayınları dikkate almayan pilotlar, tanker uçağıyla toplam 2 kez havada Ankara'da darbe faaliyetine katılan F-16 uçaklarına yakıt ikmali yaptı.
05.02'de Diyarbakır 8. Ana Jet Üs Komutanlığı'ndaki F-16 uçaklarına H-188 yetkisiyle kalk talimatı verildi.
Saat 05.05'te Dalaman'daki F-16 uçaklarına H-188 yetkisiyle kalk talimatı verildi.
05.06'da Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Korgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan'ın içinde bulunduğu nakliye uçağı, Eskişehir'e indi. Darbecilerin düzenlediği atama listesinde Hava Kuvvetleri Komutanı olarak atanan Korgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan'ın, Eskişehir'de Tuğgeneral Recep Ünal ile telefonla görüştüğü belirlendi.
Saat 05.12'de Malatya Erhaç Hava Meydanı'ndaki uçuş kule görevlisi, kalkışa hazır olarak pist başı yapan mühimmat yüklü 4 F-4 bombardıman uçağının, daha önce Kayseri'den gelen nakliye uçaklarının pisti kapatması nedeniyle kalkamadıklarını bildirdi.
05.13'te Balıkesir 9. Ana Jet Üs Komutanlığındaki F-16 uçaklarına H-188 yetkisiyle kalk emri verildi.
Saat 05.14'te H-188 yetkisiyle kalkan kalkan bütün hava savunma uçaklarına angajman yetkisi verildi.
05.15'te, Diyarbakır 8. Ana Jet Üs Komutanlığı'ndaki F-16 uçaklarına kalk emri verildi. Malatya Erhaç uçuş kulesinden F-4 bombardıman uçaklarının pistin durumu nedeniyle kalkamamaları nedeniyle park yerlerine döndükleri bildirildi.
Saat 05.24'te İncirlik 10.Üs komutanlığından F-16 filo komutanı Yarbay Halil İbrahim Özdemir'e, Eskişehir BHHM tarafından üssün komutasını alması talimatı verildi.
05.28'de Yurtta Sulh isimli WhatsApp grubunda, "Öldürülen general var mı? Habertürk'te 'darbeci bir general öldürüldü' diyor. 1'inci köprünün Anadolu yakasında polislerde hareketlilik var, bir TOMA vuruldu, 66'ya polis girdi, çatışıyoruz, halkı boşaltıyorlar" bilgisi verildi.
Saat 05.31'de Nakkaştepe Uçuş Tabur Komutanlığına yerden atılan hava savunma füzesi Stinger füzelerinin cephaneliğinden çıkarılıp mevzi alınması emri verildi.
05.34'te HAWK Filo Komutanlığına bağlı İstanbul'daki hava savunma füzelerinin hazırlanması talimatı verildi.
Saat 05.37'de Yurtta Sulh isimli WhatsApp grubunda, "Ankara nasıl, herkes hayatta nasıl kalabiliyorsa öyle yapsın, Mehmet Türk tedbir al abi, can kaybetmeyin, çatışıyoruz, ölü polis var, Ankara'dan teyit ettim, teslim olun" bilgisi paylaşıldı.
05.45'te Marmaris'ten 4 helikopter Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kaldığı otele saldırı amaçlı kalktı ve helikopterlerden ikisi İmsık meydanına indi.
05.47'de Yurtta Sulh isimli WhatsApp grubunda, "Murat faaliyet iptal mi? İptal komutanım, bir an önce yukarılardan asimetrik bir şeyler yapılmalı, yoksa aşağıda problem büyüyebilir, ayrılıyoruz. Hangi faaliyet, tümü mü? Evet, ayrılın komutanım, yani, evet komutanım faaliyet iptal. Nereye ayrılalım, kaçalım mı? Komutanım hayatta kalın tercih sizin, biz karar vermedik henüz ama lokasyonundan ayrıldık" mesajları paylaşıldı.
Saat 05.53'te Yurtta Sulh isimli WhatsApp grubunda, "Grubu kapatıyorum mesajları silin" mesajı kullanıldı.
İddianameye göre, 16 Temmuz sabahı saat 06.00 ve sonrası şöyle sıralandı:
Saat 06.00'da, Akıncı 4.Ana Jet Üs Komutanlığından Orgeneral Akın Öztürk'ün damadı Yarbay Hakan Karakuş ile görüşme yapıldı, Yarbay Hakan Karakuş bütün uçakların indiği ve bütün pilotların filoya gittiği bilgisini verdi, ancak bu bilginin ilerleyen dakikalarda yalan bilgi olduğu tespit edildi.
06.07'de, Akıncı Hava Üssü'nden 1 adet F-16 uçağı izinsiz kalkış yaptı ve çağrılara cevap vermedi.
Saat 06.11'de bomba atan F-16 uçağı uyarıldı.
06.15'te Akıncı Hava Üssü'nden kalkacak uçakların düşürülmesi talimatı verildi.
Saat 06.16'da Erzurum'dan kalkan F-16 uçağı Akıncı Üssü yakınlarına geldi.
06.19'da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi yakınındaki köprülü kavşak ve otoparkı bombalandı. Şüpheli Müslim Macit, F-16 uçağı ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi yakınındaki köprülü kavşağa ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi yakınındaki otoparka toplam 2 adet MK-82 bombası attı, bombalama sonucunda, 15 kişi şehit oldu, 7 kişi yaralandı.
Saat 06.24'de, Akıncı'dan kalkan F-16 uçağının üzerinde 4 bomba olduğunun görüldüğü, muhtemelen 2 bomba attığının tespit edildiği, son bombayı atan uçağın 06.24'te uçan F-16 uçağı olduğu belirlendi.
Saat 06.35'te, darbeciler tarafından oluşturulan "Yurtta Sulh" isimli WhatsApp grubunda, bu saat itibariyle, "Tiran yurt dışına kaçtı, herkes devam edecek, tüm dostların iş başında olmaları gerekiyor, acilen herkese duyurun, TV'ler sizi etkilemesin." şeklinde paylaşımda bulunuldu. İddianamede, "Bu son paylaşımdan da anlaşılacağı gibi saat 05.37'de 'Yurtta Sulh' WhatsApp grubundan 'Teslim olun' çağrısında bulunulmasına rağmen, bu çağrıdan sonra darbecilerin son bir değerlendirme toplantısı yaptığı ve o toplantı sonunda yeniden saldırma kararı aldıkları ve bu karar üzerine saat 06.35'te 'Yurtta Sulh' WhatsApp grubundan bu son mesajı yazdıkları anlaşılmıştır." denildi.
06.37'de havada bulunan F-16 uçaklarından biri, İncirlik'ten kalkan tanker uçağını inişe zorlamak için yönlendirildi.
Saat 06.40'da darbe girişiminde İstanbul Boğaziçi Köprüsü'nü kontrol eden askerler teslim olmaya başladı.
Saat 06.50'de darbeciler, Genelkurmay Başkanlığı resmi internet sitesinden "Türk Silahlı Kuvvetlerinin Yurtta Sulh Harekatı'na kararlı bir şekilde devam ettiğine" dair 4. korsan basın açıklamasını yayınladı.
06.52'de Başbakan Binali Yıldırım tarafından Genelkurmay Başkanlığına vekaleten 1.Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar'ın atamasının yapıldığı açıklandı.
Saat 07.12'de Atatürk Havalimanı üzerinde 2 adet helikopterin izinsiz olarak uçuş yaptığı tespit edildi.
07.13'de Kobra 67 uçağı İstanbul bölgesine, Atatürk Havalimanı üzerindeki helikopterler için yönlendirildi.
Saat 07.18'de Güvercinlik'ten kalkan helikopterin dost unsurlara ateş ettiği tespit edildi.
07.19'da Afyon meydanında bulunan Akıncı 67 uçağına hazır olduğunda kalk emri verildi.
Saat 07.21'de Atatürk Havalimanı üzerinde uçuş yapan 2 adet helikopter, Atatürk Havalimanı askeri tesisine iniş yaptı, saat 07.24'te Atatürk Havalimanı'na inen helikopterlerdeki personel emniyet güçleri tarafından teslim alındı.
Saat 07.31'de Başbakan Binali Yıldırım, Korgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan'ı telefon ile aradı ve Akıncı Üssü'nden kalkış olmaması için Akıncı Üssü pistinin bombalanması talimatını verdi.
07.33'de şüpheli Yücel Canbolat F-16 uçağı ile Akıncı Üssü'nden izinsiz kalkış yaptı, Ankara üzerinde alçak uçuş yaptı, saat 08.00'de Akıncı Üssü'ne indi.
Saat 07.38'de Başbakan Yıldırım Eskişehir Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezi'ni telefonla arayarak, "Akıncı Üssü'nden hiçbir uçuşa müsade edilmeyecek, kalkan kollar derhal vurulacak." talimatını verdi.
Saat 08.03'de Akıncı pistine top atışı yapıldı.
08.05'de Dalaman meydanındaki uçaklara 'Kalk' emri verildi.
Saat 08.26'da Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ı Akıncı Üssü'nden bir helikopterin alarak Çankaya'ya götürdüğü bilgisi alındı.
Saat 08.36'da Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat polisleri'nce Jandarma Genel Komutanlığı ele geçirildiği ve karargahtaki FETÖ mensubu askerler gözaltına alındı.
Saat 09.06'da Ahlatlıbel kule tarafından Genelkurmay Başkanı Akar'ı Çankaya'ya götüren helikopterin Çankaya'ya indiği bilgisi verildi.
09.10'da Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Genel Kurulu FETÖ/PDY üyesi hakim ve savcıların durumunu görüşmek üzere olağanüstü toplandı.
Saat 09.40'da Genelkurmay karargahından çıkan 200'e yakın asker polise teslim olmaya başladı.
09.59'da Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, Akıncı meydanı üzerinde Cap uçağı bekletme, kalkanları gerekirse vurma, uçak ve helikopter kalktığında pisti vurma, kalkan uçak ve helikopterlere engel olma talimatı verdi.
10.25 Polis Özel Harekat görevlileri, darbecilerin gözaltı işlemlerini yapmak üzere Genelkurmay Karargahı'nın güney nizamiyesinden kışlaya giriş yaptı.
Saat 11.10'da Milli Savunma Bakanı Fikri Işık ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatı ile Akıncı Üssü pistlerinin kontrolünün yapılıp kalkış yapılamayacak şekilde vurulması emri verildi.
11.16'da Akıncı ana pistin kuzey pist başı vuruldu.
Saat 12.57'de Başbakan Binali Yıldırım, Çankaya Köşkü'nde düzenlediği basın toplantısında darbeye teşebbüs eyleminin bastırıldığını, önlendiğini açıkladı.
Hürriyet yazarı Abdülkadir Selvi, darbe girişiminde ilk alçak uçuşun yapılmasından dakikalar önce Hakan Fidan'ın MİT binasında Diyanet İşleri Başkanı'yla yemekte olduğunu söyleyerek şunları yazdı:
Mehmet Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan vedaya hazırlanıyor.
Hiçbir makam, mevki talebi yoktur. “İlmi çalışmalar içinde kalacağım” diyor. Görmez, Diyanet’ten ayrılsa da 15 Temmuz gecesi camilerden okuttuğu salalar unutulmayacak.
Şimdi size o gece yaşananları ve 15 Temmuz’a damgasını vuran salaların öyküsünü anlatacağım.
15 Temmuz gecesi saat 22.00 sıralarıydı.
MİT’in Yenimahalle’deki yerleşkesindeki yemek masasında MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ve Suriye muhalefetinden din adamı Muaz el Hatib vardı.
Hakan Fidan yemeğin başında, “Ciddi bir ihbar söz konusu, sizinle görüşmemi tamamlayamayabilirim” demişti. Çorbasından iki kaşık almıştı ki gelen haber üzerine yerinden fırladığı gibi dışarı çıktı.
Mehmet Görmez ile Muaz el Hatib ne olduğunu anlamaya çalışırken, hışımla içeri giren görevliler, “Sizi sığınağa alacağız” dedi. Sığınağa inerken bir patlama oldu. “Saldırıya uğradık” dediler. Tam o sırada Mehmet Görmez’in eşi aradı. Hatice Hanım’ın sesi telaşlıydı. “Mehmet darbe oluyor” dedi. Bir çırpıda, İstanbul’dan Cumhurbaşkanlığı’ndaki bir görevlinin eşinin aradığını, “Buranın etrafını sardılar, darbe oluyor” dediğini aktardı. Görmez, MİT’te olmanın verdiği güvenle, “Ben de bu işi en önce haber alacak bir yerdeyim, onlar öyle bir şey demedi, belki terör saldırısıdır” karşılığını verdi.
Cumhurbaşkanı’nın darbeyi Ziya enişteden öğrenmesi gibi, MİT’teki Diyanet İşleri Başkanı da darbeyi eşinden haber almış ama inanmamıştı. Sığınağa indiler. İkinci bir patlama daha oldu. Görmez o an darbe girişimi olduğunu anladı. Bunun üzerine görevlilere, “Beni buradan çıkarın, benim vazifelerim var, yapmam gereken işler var” dedi. Saldırı altındayız, en güvenli yer burası demelerine rağmen ısrar etti. Bu kez, “Sizin aracınız zırhlı değil” dediler. Görmez’e MİT’in zırhlı araçlarından birini verdiler, Muaz el Hatib ise Görmez’in aracıyla hareket etti. İkisi zıt yönlere gittiler. Araç, MİT’in iki No’lu kapısından Formula 1 yarışındaki gibi fırlayarak çıktı. MİT’in etrafını dolaşıp Demetevler’deki sokak aralarına girdi. O arada şüphelenen Görmez, “Ne oluyor, nereye gidiyoruz” diye sordu. Öndeki görevli geriye dönerek, “Darbe oluyor hocam” dedi. Görmez’in yüzünün gerildiğini görünce, “Siz merak etmeyin, sizi koruyacağız” diye konuştu.
O arada Diyanet İşleri Başkanı’nın telefonu çaldı. Tanımadığı bir numaraydı, yine de açtı. Çok otoriter bir ses, “Mehmet Görmez’le mi görüşüyorum?” dedi. Görmez’in, “Evet” karşılığını vermesi üzerine, “Hocam ne oluyor?” diye sordu. Görmez’in, “Kimsiniz” sorusuna, “Duyarlı bir vatandaş” cevabını verdi. Diyanet İşleri Başkanı, “Benim numaramı bulduğunuza göre, ne olduğunu bilirsiniz” dedi, karşılık beklemeden telefonu kapattı. Eşini aradı. Eşi, “Burası tekin değil, evin etrafında birileri var. Seni almaya gelmişler. Buraya gelme” dedi. Bağlıca’da oturan büyük kızının evine geçti. Eve girmişti ki telefonu tekrar çaldı. Arayan aynı numaraydı. Telefonu açtığında aynı ses daha otoriter bir ses tonuyla, “Beni iki dakika dinlemeniz lazım” dedi. Görmez telefonu kapattı, yeri belirlenmesin diye kartı çıkarıp bataryayı ayırdı.
MİT’ten çıktığı andan itibaren, “Ben ne yapabilirim” diye düşünüyordu. Kıbrıs Barış Harekâtı başlayınca din görevlisi olan babası, “Mehmet, minareye çık, sala ver” demişti. Onu hatırladı. 13 yaşındayken babasının verdiği talimat, darbe gecesine damgasını vurdu. Az sonra minarelerden salalar okunmaya başladı. Tüyleri diken diken eden salalar, darbeye karşı direnişin ve bir milletin uyanışının simgesi oldu.
Camilerden salalar okunurken, Mehmet Görmez, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ulaşmayı başardı. “Sayın Cumhurbaşkanım İslam dünyasının duası arkanızda, siz kazanacaksınız. Ben camilerden salalar verdiriyorum ve herkesi hukukuna sahip çıkmaya çağırıyorum” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Allah razı olsun Mehmet Hoca” dedi, ardından ilave etti; “Salalar verilsin, herkes hukukuna sahip çıksın”.
Böylece, “Darbelerin susturduğu salalardan, darbeleri susturan salalara” gelindi.
Hürriyet'in 15 Temmuz ekinde yayımlanan röportajda Fikret Bila'ya konuşan Başbakan Binali Yıldırım “Ben kendisine (MİT Müsteşarı’na) sordum, ‘Darbe oluyor, ne yapıyorsun?’ ‘Yok’ dedi. ‘Bir şey yok, normal. Biz çalışıyoruz’...” demişti. Binali Yıldırım saat 23:03'te NTV yayınına bağlanarak "Askeri bir kalkışma söz konusu" demişti.
© Tüm hakları saklıdır.