Cemaate yakınlığıyla bilinen medya organlarına yönelik yapılan 14 Aralık Operasyonu’na Avrupa’dan de yoğun eleştiri geldi. Öne çıkan bazı değerlendirmeler şöyle:
Güven Özalp'in Hürriyet'teki haberine göre, Avrupa Parlamentosu’ndaki Sosyalistler ve Demokratlar’ın lideri Gianni Pittella, “Operasyon, Avrupa ailesinin bir parçası olmayı amaçlayan demokratik ve modern bir ülke için kabul edilemez. Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye’yi yanlış yöne, Avrupa’dan uzağa götürüyor” dedi.
Bir alarm sinyalidir
Almanya Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert “Polisin gazetecilere ve medya mensuplarına yönelik bu tavrının Türkiye’deki düşünce ve basın özgürlüğüyle nasıl bağdaştırıldığı anlaşılamıyor. Demokrasinin temel ilkelerinde her türlü şüpheyi ortadan kaldırmak Türkiye’nin yararınadır. Bu, AB’ye yakınlaşma sürecine bakış için de geçerli” ifadelerini kullandı.
Alman Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir de, “Türkiye’nin Avrupa’dan ve demokrasiden giderek uzaklaştığını gösteren bir ‘alarm sinyali’” diye konuştu.
Endişe verici gelişmeler
Michelle Müntefering (Türk-Alman Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı): İnsanlar Cumhurbaşkanı’ndan hukuk devletine sahip çıkmasını ve eleştirel seslere saygı duymasını bekliyor.
Paolo Gentiloni (İtalya Dışişleri Bakanı): AB ile Türkiye arasında açık diyaloğun devam ettirilmesinde her zaman ön safta yer alıyoruz ancak ifade özgürlüğü de vazgeçilmez bir değer.
Margot Wallström (İsveç Dışişleri Bakanı): Gelişmeler endişe verici. Medya özgürlüğü, demokrasinin çekirdek ilkelerinden.
Linas Linkevicius (Litvanya Dışişleri Bakanı): Türkiye, tüm özgür dünya için ana ilke olan medya özgürlüğüne saygı göstermeli.
Sebastian Kurz (Avusturya Dışişleri Bakanı): Yaşananlar, Türkiye’deki ifade özgürlüğü ve medya özgürlüğüne yönelik inanılmaz bir saldırı.
Ciddi bir geri adım
Nils Muiznieks (Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri): Yaşananlar, medya özgürlüğü için ciddi bir geri adım. Hukukun üstünlüğüne uygun davranmalarını ısrarla tavsiye ediyorum.
Anne Brasseur (Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Başkanı): Türkiye’de ifade özgürlüğüne saygı konusunda kaygılarımız dikkate alındığında tutuklamaların Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’yle (AİHS) uyumlu olup olmadığı konusunda ciddi soru işaretleri var. Ciddi şekilde endişeliyim.
Ska Keller (AP’deki Yeşiller Grubu’nun Başkan Yardımcısı): AB’nin adalet, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki baskısını artırması gerek. Erdoğan, Türkiye’yi otokratik eğilimleri için oyun alanı olarak kullanmayı durdurmalı.
Hükümet intikam alıyor
ABD’nin saygın insan hakları örgütlerinden Freedom House (Özgürlük Evi), “hükümetin yolsuzlukları haberleştiren gazetecilerden adeta intikam aldığı”nı duyurdu.
Ulusal Basın Kulübü (National Press Club), ABD’li gazetecilerin basın özgürlüğüne saldırı dolayısıyla kaygılı olduğunu belirtti.
New York merkezli Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ), ‘derin kaygı’ açıklaması yaptı ve ‘politik intikam’ olayı diyerek operasyonu kınadı.
Merkezi Paris’te bulunan Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün (RSF) Doğu Avrupa ve Orta Asya Büro Temsilcisi Johann Bihr, “Doruk noktadaki, muhalif seslere yönelik bu baskıları kınıyoruz” ifadelerini kullandı.
Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ), “Ciddi endişeliyiz” dedi.
Çökertme girişimi
New York merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Türkiye Uzmanı Emma Sinclair-Webb de “Operasyonun kritik medyayı çökertme girişimi olduğunu” söyledi.
