Hrant hiç İzmir’e geldi mi?
Bilmiyorum.
İzmir’i sever miydi?
İzmir hakkında bir şeyler yazdı mı?
Onu da bilmiyorum.
Ama Hrant’ın sevdiği bir İzmir var.
Bunu biliyorum.
Çekirdeğe çiğdem,
domatese domat,
sigortaya asfalya diyen,
kızlarının güzelliğiyle nam salmış İzmir mi?
Hayır, bunlar İzmir için ayırt edici özellikler olamaz.
Hrant’ın sevdiği İzmir;
milliyetçi hezeyanlarla “Yunanı, düşmanı, emperyalistleri denize döktük.” diye övünen İzmir olamaz.
Her yıl 9 Eylül’de coşup, dört gün sonra, 13 Eylül’de yakılarak yok oluşunu unutturmaya
çalışan,
23 Eylül’ünde ise “itfaiye haftası” kutlamaları yapan bir İzmir de değil.
Bütün semt, cadde, meydan adlarını bir kurtuluş mitinden alan,
kentin bütün geçmişini yangın küllerine gömüp, hiçbir şey olmamış gibi üstüne oturan bir
İzmir hiç değil.
Hrant’ın sevdiği İzmir;
güzelim imbatının önünü beton duvarlarla kesmiş, yeşili kent yaşamından çıkarmış, modernleşme adı altında, kentin doğasını, kültürünü, mimarisini yok etmiş, betona ve asfalta boğulmuş bir İzmir değil.
Farklı olana tahammül edemeyen, giderek daha çok içine kapanan, tek tipleşen, en önemli caddesine soykırım suçlusu, İttihatçı Talat Paşa’sının adını vermiş bir İzmir de değil.
Hrant’ın sevdiği İzmir’i biliyorum.
O, “Güzel İzmir”i;
birlikte yaşamanın ilk örneklerini vermiş, çok kültürlü, çok dinli İzmir’i sever.
Nüfusunu Türk, Musevi, Yunan, Ermeni ve Avrupalılların oluşturduğu, halkının 3-4 dili birden konuştuğu, Yunancanın, Ermeniceye, Türkçeye, ingilizceye, İtalyancaya karıştığı, caddelerinde, en canlı renklerin iç içe geçtiği , yerel kıyafetlerin birbirine karıştığı İzmir’i sever.
Hrant, “Güzel İzmir”i;
sokaklarından yükselen yasemin, mimoza kokularının, dans kulüplerinden yayılan müzik
seslerine karıştığı; tiyatroların, spor takımlarının, okulların, hastanelerin birbirleriyle yarıştığı,
Istanbul’dan sonra bölgenin en büyük ticaret merkezi olan, Egenin incisi olan İzmir’i sever
Hrant’ın sevdiği İzmir’i biliyorum.
Bir zamanlar bu topraklarda yaşamış,
sevinmiş, aşık olmuş, üzülmüş komşularını unutmayan,
onların acılarını paylaşan,
sevgiyle anan,
geçmişini, kendisini arayan,
Yüzleşen İzmir’i sever.
O “Güzel İzmir”i sever.
O İzmir, geçen yıl 13 Eylül’de, “İzmir Hatırlıyor” dedi,
bir dizi etkinlikle hatırlamaya çalıştı “Güzel İzmir”i
Hrant’ın sevdiği İzmir,
Soykırımın 100. yılında soykırımla yüzleşiyor.
İzmir’de, Musevit Han’da, Azize Kafe’de, bu hafta boyunca Hrant’ı anıyor.
O İzmir yüzleşiyor, Hrant’la, Soykırımla...
İzmir Hrant Dink Anma Programı
14 Ocak Çarşamba, saat 19.00,
Hrant için Adalet Arıyoruz
Yıldız Ramazanoğlu (Yazar,Aktivist),
Erol Bakırcıoğlu (Sözlü Tanık)
15 Ocak Perşembe saat 19.00,
Yüzyıllık Adalet Arayışı
Ferhat Kentel (Akademisyen,Şehir Üniversitesi),
Zerrin Kurtoğlu (Akademisyen, Ege Üniversitesi)
16 Ocak Cuma saat 19.00,
19 Ocak'tan 19 Ocak'a
Belgesel gösterimi
Ümit Kıvanç'la söyleşi
17 Ocak Cumartesi, saat 16.00
Vicdan Filmleri gösterimi
Forum: 100. yılında soykırımla yüzleşmek,
Müzik dinletisi: Ceren Özkarataş
19 Ocak Pazartesi Saat: 18.30
Hrant Dink Anma Yürüyüşü
(İzmir Emek ve Demokrasi Güçler ile beraber)
Alsancak Leman Kültür önünde buluşma
Ayrıntılı bilgi için
İzmir Yüzleşme Atölyesi
https://www.facebook.com/izmir.yuzlesme.atolyesi
@ymbymb