07 Ağustos 2020

Bayram'da Cihangir entelijansiyası, Kürkçü mü genç, ben mi?, 74'lük delikanlı Trump'a karşı, yüzyılın düğünü

KGG'nin çizgisi bütün kadınlara ama özellikle gözaltına bile alınan İzmirli Mülkiye Angara grubu kadınlarına...

Cihangir, Bayram'da yüzde 60 göç verdi. Şişli, Kadıköy, Çankaya, Alsancak, Karşıyaka gibi. Öteki yerleri bilemem ama Cihangir göçe karşılık Nişantaşı, Etiler ve Moda'dan gelen "barbar" üst orta sınıfın işgaline uğradı.

Biz orta sınıflar, Kahvedan, Home Room ve neredeyse boş olan Firuz Ağa Camii'nin kahvesine sığındık. Orada Sırrı Süreyya Önder'le öpüşmeden bayramlaştık ama "Lütfen beni iki hafta magazin unsuru yapma" dediği için fotoğrafımızı kullanmıyorum. Zaten biraz yorgundu ve fotoğraf da parlak çıkmadı.

Bayram'ın ikinci günü 'Home Room Emre'nin müdavimlerine çok lezzetli bir sürprizi vardı. İşsizleri ve pandemide bile iş bulan ünlüleri bir güzel doyurdu. İçkisiz geç öğle yemeği bila ücretti. Sürprizin en hoşu ise sinemacı Sermiyan Midyat'ın yoğurduğu isotlu çiğ köfte oldu. (Benim viskilerim 22'de oturan Murat Doğan ve Selim Akçın'dan geldi. Karton bardakta)  En sıskamız olan yazar Bilal Dede bile beğendi.
 
Ben daha fazla ilgi gördüğüm için "Arıza" Ahmet Mümtaz Taylan ve "Yeni Hayat" Başak Sosyal hava kararmadan kalktılar. Bahanesi de, 'setleri varmış'. "Tarih" Gürsel Göncü ve "Çatı Kapı Aşk" Tülay Günal masa değiştirdiler.
Ben de çok güzel Yorkshire puding yaparım ama Sermiyan Midyat'ın isotlu çiğ köftesi de bayağı iyiydi
Sürpriz ağırlamanın en asilleri eşleri ve çocuklarıyla gelmiş olan yazar Şebnem İşigüzel ve ressam, çizer Ramize Erer'di. Sokak'ta Şebnem, Radikal'de Ramize ile çalışmış olmak beni tekrar mutlu etti. Bence yemeğin en güzel sözü Şebnem İşigüzel'den geldi: Bir tek faşizmin magazini olmaz. Şapka.
 
PS: Şimdi sadık fanlarım YT ve DT gelmedi mi diye merak edecek. Hayır gelmediler. YT Boğaz'da oturan bir şarkıcı arkadaşına davetliymiş. DT ise torununun yeni doğan kızı Badem'e bakıyormuş.
Boylarınca çocukları olan iki güzel kadın: Şebnem İşigüzel ve Ramize Erer 

Darbuka konçertosu

Bayramın son akşam yemeğini Seray Şahiner'in Cihangir'deki yeni evinde yedik. Nefis mücver ve karnıyarık-pilavla mesafeli bir yemekti. Yok canım, darbukacı-yazar kızımız o kadar da marifetli değil. Aşçılık, annesi Gülsün Kos'tandı. Benden başka Avcılar Belediyesi Basın Danışmanı Ceren Kumbasar ve Hürriyet'ten Erkan Aktuğ vardı ki, yemeklerin yarısını ve salataları o yedi.
 
Şahiner yakında yine Balık Ayhan'dan derslere başlıyor. Bizleri kırmadı beş dakikalık bir resital verdi. Seray Şahiner sizi davet ederse ve yaşınız 65+ ise gitmeyin. Asansörü yok.
The Beatles t-shirt'ümle ben, darbukasıyla Seray Şahiner  (Foto Erkan Aktuğ)

Amed'in melekleri

İzmir'in Konak Kent Konseyi Mülteciler Meclisi  varsa, Diyarbakır'ın da Göç ve İnsani Yardım Vakfı (GİYAV) var. Hangi nedenle olursa olsun yerlerinden edilmiş "dezavantajlı" çocuklara (bu siyaseten doğrucu kavramlar bazen içimi bayıltıyor ama galiba doğrusu bu) eğitim, burs veriyor; etkinlikler düzenliyorlar. Şimdilik 225 çocuğa ulaşabiliyorlar ve tabii ki desteğe ihtiyaçları var.

Stajyer magazin muhabirliğinden telife geçmek için kendini paralayan Sedat Yılmaz'ın zorla verdiği bilgiye göre vakfın başkanı Çiğdem Ertak. Hiç sürpriz değil. Zaten kadınlar da olmasa bu Türkiye halkları ne yapacaktı bilmem.

Yılmaz'a çok da haksızlık etmeyeyim. Etkinliklerin Kurmançi, Zazaca ve Türkçe yapıldığını da ondan öğrendim. Destekleriniz için linke tıklayabilirsiniz. 

Vakfın odalarından birinde eğitim 

Tarihimden yapraklar

Şefim Ertuğrul Kürkçü'nün saçlarına dikkat 

İlk fotoğraf 10 Kasım 1970. Kürsüde konuşan Dev-Genç'li ODTÜ Mimari'den Ertuğrul Kürkçü. Hemen arkasındaki yıllar sonra aynı doktora sınıfında buluşacağımız Mülkiyeli Zafer Kutlu. Yer, yanılmıyorsam Ankara Anıtkabir. Bana daha bir kere gitmek kısmet olmadı.

Siz bizi bir de mitinglerde görecektiniz...

Öteki fotoğraf ise 45 sene sonra, vekilim Ertuğrul Kürkçü ile İzmir'de. Rejimi bilemem ama zaman da çok insaflı sayılmaz. Kürkçü sanki benden bir tık daha iyi kalmış. 

K.G.G.

Bu linkler ihmal edilmesin

*Yeni internet yasası ve son haftanın sansür gündemi Susma Platformu'nda 

*Az buçuk İngilizce bilen iletişimci milleti için Fr(ON)t(LINE)

*Özgürüz Radyo'da Ragıp Duran magazini 

Sıkça sorulan sorular ve cheap shots

- Sonunda olanlar oldu ve genç meslektaşım İsmail Saymaz (oğlum Hüso'nun akranıdır), Türkiye, Orta Doğu ve Balkanların en en korkunç TV kanallarını geze geze Freud'u haklı çıkardı. Gerçi haksızlık etmeyeyim, bu haklı çıkarmada aylardır evlenememesi de (iki erteleme) epey pay sahibi.

En son Instagram'da (benim yok) damatlığını sergilemiş. Allahım o ne yakışıklılık.  Ne var ki ben galiba 16 Ağustos Hilton Düğünü'ne gidemeyeceğim. Çünkü geleneksel mesane ameliyatım o araya denk gelebilir. Ama İsmail üzülmesin, aylardır sakladığım çeyreği altın fiyatları artınca, pandemi krizi bahanesiyle sattım. Zaten ellerim boş gidecektim.

Sayar kızımızdan ricam, düğünden sonra, İstanbul Sözleşmesi'ne dayanarak, Saymaz oğlumuzun ekran seyahatlerine sınırlama getirsin.

Ralph Lauren’in takvimi dolu olduğundan Saymaz, tasarımcı olarak arkadaşı Kağan Gökalp'i seçmiş

- Ciddiye aldığım elimizde kalan üç beş mecradan biri olduğu için sonunda yazmaya karar verdim. BirGün gazetesinin manşetten çok güzel gördüğü 800. Hafta Cumartesi Anneleri eylemi haberi. Koca ilk sayfada Cumartesi Anneleri adı geçmiyor.

İzmir Ekonomi Üniversitesi'nde ikmale bıraktığım bir iletişim öğrencisi göndermiş. İnşallah onun da benim gibi sarı noktası yoktur.

BirGün elimizde kalan iki üç gazeteden biri 

- Bizim semtin üç çılgın muhtarı var. Cihangir'in Adnan Bal, Pürtelaş'ın Fehime Esen, Kılıç Ali Paşa'nın Halil Kalafat. Müthişler, her şikayete 24 saat içinde yetişiyorlar. Ne var ki Bayram'da beni çok küstürdüler. Sokak sokak, cafe-kahve dolaşıp lokum ikram etmişler. Bana uğramadılar.

Herhalde duydular ki, Çarşamba akşam üzeri aşağıdan bağırmaya başladılar "Tuğrul Bey" diye. İntikamımı aldım ve cama yarı çıplak çıktım.Kapıma kadar geldiklerini kanıtlayan bir selfie çekerlerse sinirimin geçeceğini söyledim. Gördüğünüz gibi çektiler. Ah biz seçmenler gücümüzü bilsek!

Mahallenin seçilmiş muhtarları ve seçmen Tuğrul Bey
 

Advertorial

65 plus'ı rahat bırakın

Üç ayda bir çıkan Cogito Dergisi'nin son sayısı, Necmiye Alpay ve feminist Lynne Segal'le başlayan tam, doğru saydıysam, 15 makaleden oluşuyor. Telif ve tercüme müthiş yazılar. Bir de avukat Eren Keskin röportajı var. Anneanne olan da anneannesi olan da bir göz atsın derim.

İki kez filme çekildi

Graham Green'in 1951'de yazdığı roman tam bir yaz okumalığı. 1955'te Deborah Kerr ve Van Johnson; 1999'da Ralph Fiennes ve Juliana Moore oynamışlardı. Meslektaşımız Hüseyin Gündoğdu'nun çevirisi ise dört dörtlük.

Müzik önerisi

The Rolling Stones'dan sonra 74 yaşındaki Neil Young da Başkan Donald Trump'a şarkılarını kullanmayı yasakladı. Son şarkısı "Bir lider aranıyor, kadın ya da siyah..."
 
Şarkıyı bulmama yardım eden akademisyen ve yeni yazarlarımızdan Ali Çiçekdağ'a teşekkürler.
 
 
 
 
 
 

Yazarın Diğer Yazıları

165 yaşındaki Mülkiye ve çok daha fazlası var bu magazinde...

Sevgili hayranlarım ve okurlarım, bir kez daha belirteyim ki hiçbir sosyal medya platformunda hesabım yok; bu yüzden "Biz bunu sosyal medyadan biliyorduk" deyip beni üzmeyin...

78 yaşında hâlâ beni şaşırtıyorlar

Bu hafta fotoğrafım yok çünkü patoloji raporum ancak perşembe öğleden sonra çıktı; daha Taksim İlkyardım doktorumu görmedim ama galiba kanserimle başa çıkmış, tabii kesinleşince size daha iyi bilgi veririm

Demokrasi yok, su ve para da yok; ya sigara?

Sizce moda olduğu üzere benim yerime de bir kayyım atayacak olsalar bu kim olurdu, cevaplarınızı bekliyorum...

"
"