19 Aralık 2013

Hanginiz daha masum?

11 yıllık Ak parti iktidarında güçlenen, insandan çok sırtlanı andıranların çoğunluğu oluşturduğu ‘yeni medya’da zevk çığlıkları ile bir diğerini gömmeye başladı.

Bu kavganın tek bir mağduru var o da bizleriz.

Bu ülkenin vatandaşları.

Ak parti oy vereni de vermeyeni kadar mağdur.

**

Ak Parti ve Cemaat el ele verip birbirini büyütmüş, genişletmiş, kitlelerini artırmış iki yapı.

Biri diğerine başarıyı, iktidarı getirmiş diğeri ise bunun karşılığında ona devlet içinde ‘gizli güç’ olma olanağı vermiş.

İddia edildiği gibiyse şayet bu arada çalınmış-çırpılmış, türlü hukuksuzluğa da imza atılmış.

İş ayrılık noktasına geldiğinde ise bugüne kadar biriktirilen tüm açıklar tek tek ortaya çıkartılmaya başladı.

**

Şöyle ki; önce insanların özel hayatına dair videolar, ses kayıtları ortalara saçıldı. Kavganın şiddeti arttığında ise Başbakan'dan, emniyet müdürlerinden,  İçişleri Bakanı'ndan habersiz ‘bakan çocuklarına’ operasyon düzenlendi ve yolsuzluk dosyaları ortaya saçıldı. Daha sorgu aşamasında dosyada yer alan bilgiler, belgeler basına servis edildi.

11 yıllık Ak parti iktidarında güçlenen, insandan çok sırtlanı andıranların çoğunluğu oluşturduğu ‘yeni medya’da zevk çığlıkları ile bir diğerini gömmeye başladı.

Aynen uzun yıllardır farklı konu başlıkları ile yüzlerce insana yapıldığı gibi.

**

Dün Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç yaptığı konuşmada sosyal medyayı, gazeteleri, televizyonları ‘çirkin yayıncılıkla’ eleştirirken, ahlaklı olmaya davet edip masumiyet karinesini hatırlatırken gözden kaçırdığı önemli bir konu vardı o da şikâyetçi olduğu bu ortamdan sorumlu olduklarıydı.

Bu kasetli/kayıtlı, dinlemeli/yayınlamalı ortam Ak Parti iktidarı döneminde oluştu ve güçlendi.

Birçok yayın kuruluşu da uzun zamandır bugün Arınç’ın rahatsız olduğu yayınları bu tip verilere dayanarak yapmakta. Evet belki daha önce Ak Parti’ye dokunmuyorlardı ama bir çok masum insanın canını yaktılar.

**

Ve finale gelirsek; Başbakan kameraların karşısındaki yerini alıp ‘çetelerden, örgütlerden hesap soracağız’ derken unuttuğu şey aslında bizim onun karşısına çıkıp bu ‘çeteleri’ bizim hayatımıza soktuğu için  hesap sorma hakkımız olduğudur .

Bugüne kadar beraber yürütülen tüm operasyonlarda hiçbir  sorun, haksızlık, adaletsizlik görmeyen, yapılanların çete işi olduğunu düşünmeyen  Başbakana sormak isterim; hanginiz daha masum?

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Olası barış sürecine nasıl destek olabiliriz?

Bilmediğimiz, anlamadığımız, doğrulatamadığımız, muhatapların da anlamaya çalıştığı, belirsiz, ‘ağır çekim’ bir süreçteyiz. Evet barıştan yanayız, aksi düşünülemez bile. Ancak bu koşullarda ve bu aşamada barış için verebileceğimiz tek destek, sadece sessizce izlemek olacaktır…

Yoksa sen de bir kadın düşmanı mısın?

Kadına şiddeti kınamak için eylem yapan kadınlara devlet eliyle yine şiddet uygulandı. Bunlar yaşanırken sokaklarda eyleme katılan kadınlara hırsla saldıran sivil erkekler de vardı… Soruna “ama’lı, fakat’lı” yaklaşan her kim olursa olsun, onu derhal yaptığı kadın düşmanlığıyla yüzleştirmeniz gerekir

Artık kabullensek iyi olur, sosyal medyaya hapsedilmiş sefilleriz!

Haber verme, haber alma hakkı elden alınmış, ülke rejim değiştirmiş, açsın açıktasın ama sen hâlâ kim hangi konuda ne dedi ne demedi takibindesin. Sosyal medya etkili bir iletişim aracıdır kabul… Ama sen ‘göstermelik tepki’ ile ülke kurtaramazsın kardeşim. Zaten böyle böyle kaybettin elinde avucunda olanı… Biz bu saçları tweet atarak tepki verme hobisiyle beyazlatmadık!

"
"