İktisadî ekonomide tasarrufî tedbirler elzemdir, denir.
Olmazsa;
Ekonomik iktisatta tutumlu önlemler gereklidir, dersiniz.
O da olmaz ise;
Vur patlasın, çal oynasın!.
Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın!
Durunuz, heyecanlanmayınız… 
Hepisi, lâfın gelişi söylenmiş sözler.
Maksat, masalımıza ilginç bir giriş olsun.

Adı var kendi yok bir ülkede, kendi var adı yok bir Koca Reis, günün birinde, hatırı sayılır bir zam yapmış yeme-içmeye. 
Sonra da sonucu merak etmiş.
Aklı evveline dönmüş, nasıl karşılandı, diye sormuş.
Ne olacaktı, herkes perişan, ver yansın feryat ediyorlar cevabını almış ve eklemiş.;
Hemen iki misli bir zam daha yapın, diye.

Aman zaman, napıyorsunuz, yanıtları saray duvarlarında yankılanmış.
Ama o duymamış.
Olur mu? Elbette duymuş.
Emir demiri keser misali, dilediği zam, misliyle yapılmış.
Kendileri yine, meraklanmış, sormuş;
Şimdi nasıllar, napıyorlar, diye. Sormaz olaymış.
Yer yerinden oynuyor, kıyametler kopuyor, yanıtını almış oturmuş!.
Oturduğu gibi de fırlamış, ayağa kalkmış, gürlemiş.

Size, yüklüce yeni zamlar yapın, diyorum, damardan!.. Dalga geçmeyin!
Bu buyrukları, kuyruklar derhal yerine getirmiş. Masal bu ya...
Zamlar furyası bu minval üzere devam edip gitmiş. Gidip gelmiş, gelip gitmiş, uzamış da uzamış!
Zam yiyenlerin tepkileri ayyuka çıkmış, yer gök inlemiş. Mahalli matbuata göre, zamlar yürekleri dağlıyormuş.

Reis, deve yükü yeni zamlardan sonra çömezine bir kez daha sormuş, son durumlar nasıl, diyerekten.
Cevabı acilen gelmiş:
Halk göbek atıyor, ağızları kulaklarında şarkılarla, türkülerle herkes dans ediyor, halay çekiyor… Çalıyorlar söylüyorlar, bir festival bir festivaldir, gırla gidiyor… Her yerde çiçekler, bayraklar, uçuşan etekler, neş'e, kahkaha etrafa yayılıyor.

İşte şimdi ayvayı yedik! Yandık, mahfolduk diyen Koca Reis'in mırıldanmaları müşavirlerin kulaklarını tırmalıyor. Ardından emir yağmuru gecikmiyor elbet;
Zamlardan bazılarını hemen geri çekin, çabuk olun!..
İndirimler yapın derhal… Şakaya gelmez! Bu arada;
Festivalleri de engellemeyi, yasaklamayı sakın ihmal etmeyin! Göreyim sizi!...
Biraz sükûnete ihtiyacımız var. Sükût altındır!..

Şimdi anlaşıldı mı vehbinin kerrakesi, anladık mı?.. Nihayet…
Zembilden üç zam daha düştü, biri bana, biri sana, biri de hâlâ anlamayana..
İyi pazarlar efendim… 

Masal bu ya…