06 Mayıs 2021

Beşinci Dünya Savaşı!..

İnsan denilen canlılarla, coronavirüs denilen canlısılar, bütün dünyada, birbirlerini yok etmecesine, iki yıldır ciddi ciddi savaşıyorlar.

Bilim kurgu filmlerinde, hatta diğerlerinde de tarafların hedefi hep dünya hâkimiyeti'dir, onu elde etmektir.

Yorumlu kısa dünya tarihinde, iki büyük dünya savaşı anlatılır. Sonrasında bir de soğuk savaş dünya tarihine eklenmiştir. Yetmez…

Sanal Doğu-Batı gerginliği, yerini Güney-Kuzey sahici kutuplaşmasına bırakınca, tüm dünyada güneyden gelen terör saldırıları ile ona bağlı sığınmacı göçleri baş gösterir.

Bendeniz bu şok karşısında sayı ile kendime geldiğimde, büyük bir sorumlulukla, böylesi yaygın kapışmaya Dördüncü Dünya Savaşı dedim, deyiverdim. Yine yetmedi.

Bu defa, insan ile coronavirüs arasında bir savaş çıktı, iki yıldır sürüyor. Ayırımsız bütün dünyayı kaplayan Covid-19 cephesi, diğerlerine taş çıkarttı!

İnsan evlâdı bu saldırı karşısında çok büyük kayıplar veriyor, eski savaşlardan fazla.

Şimdi elinizi vicdanıza koyun, bu yazının başlığına Beşinci Dünya Savaşı demekte haklı değil miyim?

Gelelim bu mukaddemeden sonrasına...

Efendim!.. Bu savaşı insanlar adına bizim sınırlarımız içinde yürüten yetkili ve sorumlular, NEDEN virüsten yana, onun lehine yorumlanabilecek rakamlarla oynayarak böyle süflî tarafgirlik yapıyorlar, neden?

Savaşta böyle işgüzarlık yapana ne denir, biliyor musunuz? Biliyorsunuzdur elbet. 

Savaşan taraflardan Coronavirüs namııyla maruf olanı, varyantlarla kıvraklığını hiç kaybetmiyor, yepyeni mutasyonlarla kılıktan kılığa giriyor ve hiç yerinde durmuyor, koskoca dünyada girmediği delik bırakmadı. Hem birliğini hiç bozmadı, hem de kıvraklığını korudu Savaş taktikleri çok yaman, numaralanmış dalgalar halinde saldırıyorlar. İki dalga aralığında gevşeyip dalgaya düşenleri ise hiç mi hiç af etmiyorlar.

Bizim taraf, yani insan tarafı, kendini daha muhkem yerlerde muhafaza altında tuttuğunu zannederken, anlamsız birlik beraberlik şarkıları söylüyor ama, bir arada olmayı beceremiyorlar, ayrışıyorlar. Birbirlerini aldatmaya başlıyor, savaşta mübah olanı, virüse karşı değil birbirlerine karşı yöneltiyorlar. Binbir numara ile test, netice, hasta, ağır hasta, yoğun bakım hastası, asendromlu hasta, iyileşenler ve vefat edenler bunların birazını her gün sayıyor, hesabının tutuyor, anlaşılmaz hale sokup, yüzdelere vuruyor, kayda geçiriyor, bizim elimize vermediği duru hakikati, yaratılan bu sütrenin ardına saklıyor, sanki!.. 

Teselli, oyalama, umut verme, hizmet getirme, söz verme gibi erdemli çıkışlar eksik olmuyor. Ama denk düştü mü hepsini unutup, yandaşlarla kalabalık toplantılar yapmakta, onu da ilân ederek kurum satmakta hiç beis görülmüyor.

Testleri dolayısıyla vakaları azaltarak, kayıpları gölgeleyerek, savaşta kırılan tarafın dikkatini ve direnme gücünü örselemiş olarak ne yapmaya çalışılıyor ki, yada ne yapmamaya?..

İnsan tarafının elindeki etkili silahlarından biri aşı, biri dikkat ve kendini sakınmak ise diğeri de kendini tecrit edebilme aklıdır.

Siz ne yapıyorsunuz, sürekli her şey yolunda, meraklanmayın diyor ve ekliyorsunuz, biz diğer kalan her şeyi de yoluna koyarız, vs. vs.

Neleri yoluna koyuyorlar?

Tecriti aç kapa yaparak, süreyi sürekli değiştirerek, istisnaları abartarak, uzman Bilge'leri dinlemeyerek, kendi çıkarları gereği her türden toplantıya cevaz vererek. Hiç sıkılmadan her konuda insanlara tarihler sunarak, sonra yerine getirememeleri bir yana, verilen sözleri bile unutup yokmuş sayarak.

Özet;

Hizmetkâr olduğunu söyleyen saraylılar, kurtlar sofrasına taze koronavirüs yemeği olarak servis edilen bizlerden mi yanasınız, yoksa bizi birer birer yiyip tüketmekte olan koronavirüslerden mi yana? 

Bunun dosdoğru, açıkça ve dürüstçe gösterilmesi gerekir. İçtenlikle ve fedakârane bizim yanımızda mısınız yoksa aldatılıyor muyuz, bilelim. Beşinci Dünya Savaşı'nda bunu bilmeye ihtiyacımız var. Siz de bunu bilin lütfen. 

Gösterişe boş verip, önce can sonra canan ilkesiyle davranıp, önce savaş kazanıldıktan sonra, daha güçlenmiş olarak, geride kalan herkese yardım edebilecek bir sağlığa ulaşmak daha vicdanî olmaz mı? Yoksa sorun daha cüzdanî bir mesele mi?

Uyanın heey!.. Sallanmayın, tükeniyoruz!...

Aşı silahı ile, tecrit edilmiş siperleriyle, çatışma hastanelerinde, can derdinde yaralıları ve şehitleriyle, maddi yardım güvenceleriyle, doğru programlanmış sıkı uygulamalarıyla beşinci dünya savaşını lütfen ciddiye alın artık, lütfen!..

Yazarın Diğer Yazıları

Tan Oral çiziyor...

Türkiye'nin önde gelen çizerlerinden Tan Oral, çizgileriyle Türkiye ve dünya gündemini yorumluyor

Tan Oral çiziyor...

Türkiye'nin önde gelen çizerlerinden Tan Oral, çizgileriyle Türkiye ve dünya gündemini yorumluyor

Tan Oral çiziyor...

Türkiye'nin önde gelen çizerlerinden Tan Oral, çizgileriyle Türkiye ve dünya gündemini yorumluyor